Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Temmuz '08

 
Kategori
Kitap
 

Kendine iyi eşlik eden adam Charles Bukowski

Kendine iyi eşlik eden adam Charles Bukowski
 

CHARLES BUKOWSKİ


2008 yılı başında, bir yazar ile tanıştım Charles BUKOWSKİ.

Karşılaştığım satırlar: canlı, hayat ve gerçeklerle doluydu.Yazarın ifade ettiği gibi “ neon ışıkları” saçıyordu bu satırlar.

Öfke, hüzün, komik ve sıra dışı… tam benim sevdiğim gibi.

İlk olarak “Ekmek Arası” kitabını okudum, çok etkilendim ve bir cümlesini çok sevdim:

“İyi eşlik etmişimdir kendime hep “.

Yazarın böyle düşünmesi ne kadar güzel! Ben de kendimi sorguladım. Önemli olan bu:

Kendine iyi bir arkadaş olabilmek.

Kitap, Yazarın çocukluk ve gençlik yıllarını kapsıyor. Aile ve arkadaş ilişkilerinin anlatımı, olağanca doğal ve sade üslubuyla beni hayran bırakmıştı .

“ Mükemmel bir basitlik “ diyor bir arkadaşım Bukowski eserleri için ve bence en doğru özet bu olmalı.

Mezuniyet balosu gecesi….. ateş böcekleri… anlatılan bölümde çok hüzünlenmiştim.

Daha sonra okuduğum, ”Ne Adammışım Ben”

şiirindeki dizeleri farklı anlam taşıyorlardı benim için.

”…………

ve yıldızları teker teker vurup
aşağıya indirdim
ve sonra da mehtabı vurdum..

……”

***

Charles Bukowski ve “ Kadınlar” romanı.

Bukowski’ ye çok kızacağımı düşünmüştüm, kitabı okumadan önce. Fakat hiç öyle olmadı, kızmadım. Tam tersi, hemcinslerime kızdım.

O kadar iyi tanımış bizi Bukowski, bu fırsatı nasıl eline vermiş olabiliriz, bilmiyorum, bilemiyorum.
Ben bile tanımıyormuşum. Hayretler içinde okudum.

Kitaplardan alıntı yapmayı seviyorum .Bir romanın tamamını alıntı olarak nasıl yazabilirim burada, onu düşünüyordum, biraz zor…

Ama yine de beni etkileyen bazı satırları paylaşıyorum:

“ İnsanlar mektuplarında hayatlarında olduğundan çok daha iyiydiler genellikle. Şairlere benziyorlardı bu anlamda.”

“….. bir adamın yeteneğini pohpohlamak, bütün yalanların en bağışlanmazıydı; çünkü
bu onu yüreklendirmek demektir, gerçek yetenekten yoksun birini yüreklendirip, hayatını harcamasını telkin etmektir. Çok insan yapar bunu dostlar ve arkadaşlar özellikle.”

“ İyiydi yaşlı olmak, kim ne derse desin.Bir tür berraklığa ulaşabilmek için bir yazarın en az elli yaşına gelme gerekliliğini son derece mantıklıydı. Ne kadar çok nehir aşarsan o kadar çok şey öğrenirdin nehir hakkında - deli gibi akan suya ya da gizli taşlara yenik düşmediğini varsayarak. Azgın akar bazen o nehirler”

“ Tuhaf şey acı. Kuşu avlayan kedi, trafik kazası, yangın….. Acı gelir, GÜM ve ortadadır, üzerine oturur. Gerçektir. Ve başkalarına bir ahmak gibi görünürsünüz. Birden bire aklınızı yitirmişsiniz gibi. Neler hissettiğinizi anlayan, nasıl yardım edebileceğini bilen birini bulmaktır tek ilaç.”

***

Ve “Kasabanın en güzel kızı”

Kısa sekiz hikaye ve Pis Moruğun Notlarından seçmeler.
Küçücük bir kitap sadece 109 sayfa.
Hikayeler güzel, kısa ve anlamlı.Daha önce okuduğum kitaplarından tanıdık kareler vardı.

İlgimi çeken Pis Moruğun Notları oldu. Çok öfkeli yazmış Yazar.Öfkesi o kadar büyük ki yazdıkları plânsız ve programsız.Herkes hayal kırıklıklarını farklı biçimde ifade ediyor.

İnsanların biri birilerini yaptıkları kötülükleri bütün çıplaklıyla, cesurca yazmış Bukowski;

Helada beş dakikadan fazla kaldığı için işinden kovulanlar, fuhşa zorlanan gencecik kızlar - onun kahramanlarından sadece bazıları bunlar.

“ Devrime duyulan romantik özlemin dışında olumlu hiçbir şey göremedim henüz. Ne gerçek bir lider ne de devrim sonrası kesin gelen ihanetin ÖNÜNE GEÇEBİLECEK sağlam bir platform. Eğer birini yok edeceksem o adamın bir kopyasını aynı yöntemle yerine konduğunu görmek istemem.”

“ Küstahlığı ile ünlü Bukowski dahil, bazı insanlar için seks trajikomiktir. Takıntılı olduğum için yazıyorum seks hakkında.bir sahne oyununda izleyenleri güldüren bir unsurdur benim için seks ama perde arkasında adamı biraz ağlatabilir. Gıovanni Boccaccio benden çok daha iyi yazdı. Mesafeli ve biçemli.ben konuya hak ettiği zarafeti veremeyecek kadar yakınım.insanlar beni ahlaksız buluyor.eğer henüz Boccaccio okumadınızsa lütfen okuyun “ Dekameron” iyi bir başlangıç olur”

Ve son olarak:

“ Seks ilginçtir ama o kadar da önemli değil.fiziksel olarak dışkıdan daha önemsizdir bir kere.hiç seks yapmadan 70 yıl yaşayabilirsiniz ama bir hafta helaya çıkmazsanız hayatınız tehlikeye girer.”

Öfke, Hüzün, Gerçek, Komik ve Sıra dışı…

Yapaylıktan uzak ve beğendirmek için değil. Olduğu gibi, tüm gerçekler. Kendimize bile itiraf edemediğimiz gerçekler. İçinden geldiği gibi. Bence muhteşem!

<ı>(Not: Tercümeleri çok önemsiyorum. Güzel ve zengin Türkçe dilimizdeki çeviri hatalarını kabullenemiyorum. Üzülerek yazıyorum, fakat o kadar çok kötü tercümeler okuyorum ki… zaman zaman isyan ediyorum. Avi Pardo mükemmel bir iş çıkartmış ve ne yazık ki çok nadir okuduğum, kusursuz tercümelerini dile getirmeden geçmek istemiyorum.)

 
Toplam blog
: 144
: 1854
Kayıt tarihi
: 13.03.08
 
 

Doğduğum ve büyüdüğüm şehir Kırcali, Bulgaristan. Yıl 1964. Makina Mühendisiyim. Evli ve iki çocu..