Kenetlenen Düşmandan, Kenetlenmek Lazım Vatandaşına

Dünyada söz söyleyen her kuruluş, hemen hepsi Amerika’da ve Amerika’daki ve Amerika’yı yöneten şirketlerin tepe yöneticilerinin yönetiminde olduğu oldukça komik organizasyonlar. Bu kuruluşların hiçbirinin Amerikan çıkarlarına karşı karar almasını kimse beklemediği gibi öyle bir ihtimal de bulunmuyor.

Dünya Beş’ten sahiden büyük olmasına rağmen dünyada karar vericiler hem halktan kişiler değil, hem de dünyada karar vericiler beşten de az olduğuna dair kuvvetli inançlar var.

Sıradan insanların Batı-Doğu fark etmeksizin tamamına yakınının ücretli kölelere dönüştürüldüğü modadan, kültür hareketlerine, basın yayından akla gelebilecek her sektöre sızmış küresel ölçekteki faaliyetlerin düzenleyicileri, seçmen rolünde ve demokrasiyle yönetilen Amerika’daki insanların da mevcut durumdan pek memnun olduklarını sanmak iyi niyetlilik olur. Birçok evsizin de yaşam savaşı verdiği Amerika’da sıradan halk muhtemelen neden dünyadaki insanların çoğunun dünyadaki en son elli yıldan fazla zamandır olan hemen her olayda dünyanın günah keçisi yapıldıklarını anlamıyor olabilirler. Çünkü Amerika’da da 2008 yılındaki ekonomik kriz dolayısıyla bir anda yıllardır ödediği evini, işini kaybetmiş binlerce evsiz ve fakire ilave olarak orada da çökmüş sağlık sistemi, parası olmayanların yaşama şansının olmadığı dünyanın en insani olmayan ve vahşi kapitalizminin yaşadığı o koskoca devasa yapının çökmesi için belki iki gün elektriklerin kesilmesi dahi yeterli olabilir. Amerika çöktüğü anda tepesine çullanmak isteyecek onlarca son derece dosta ilave olarak, Rusya, Çin hatta Hindistan var…

Biz o günleri görür müyüz bilmiyorum ama Amerika da bir gün büyük bir gürültüyle yıkılacaktır. Orayı halen ayakta tutanlar belki de oranın ayakta kalmasını şimdilik isteyen üç beş kişinin kurduğu sistemdir. Ama bir gün orada da işler rayından çıkabilir. Diğer ülkelerden çıkan itirazlar ve kendi kendilerine yetebilirlik Amerika’nın dünyadan hortumladığı kaynakların kesilmesine neden olacak, kısa zaman sonra ise süreç hızla tersine dönebilecektir. Çin, Hindistan ve ağırlık merkezinin ilk defa Asya’ya geçmesiyle muhtemeldir ki, yaşlanan ve artık “obez” olan Amerikan toplumu verimliliğini yitirdiği için bu sürecin gelişini de hızlandırmaktadır. Bazı ülkeler Amerika’daki potansiyele taliptirler ve bunu daha az maliyetle daha verimli olarak gerçekleştirebilme potansiyeline çoktan erişmişlerdir.

Bir ülkenin bir bölgede kök salması bazı şartlara bağlıdır. Halkının birbirine kenetlenmesi, hükümet edenlerin adaletle hükmetmesi, görev ve sorumlulukların adil adaletli dağıtıldığı bir toplum yapısı, yetişmiş insan gücü, zenginlikleri ellerinde tutan kişilerin toplumla arasındaki bağların gücü. Bu şartlar; Amerika gibi bir ülkeye nazaran, maddi çıkarlardan, modern çağda adı kar olan ve eski zamanlarda ise düşmanın soyulması, varlıklarının talan edilmesi, çarpılanları paylaşarak hayatta kalan “obezden” bu ülkedeki insanların tarihi, kültürel, kardeşlik bağları güçlü olduğu herkesin malumudur. Bu ülke; halkının kenetlenmesi, süslü sözler yerine aklı ve bilimi ön plana çıkarmak, dünya gerçeklerinden kopmamak şartıyla tüm zorlukları aşabilecek güçtedir.