Keşke herkes Angut olsa…

Angut'un aslında bir kuş olduğunu bilmeyen bir ton "angut!" var ülkemizde. Angut Kuş’unun eşi öldüğü zaman (yanına o anda başka bir yırtıcı hayvan veya bir insan gelse dahi) gözlerini bir dakika bile eşinin ölüsünün üstünden ayırmadan o da ölene kadar onun başucunda  bekler...  işte bu canlının yaptığı en büyük "angut" luk budur.. Ayrıca bu olay bütün angut kuşları için geçerlidir, arada bir görülen bir şey değildir. Çok ürkek bir hayvan olmalarına rağmen eşinin ölüsünün başında bekleyen angut kuşuna elini uzatsanız dahi oradan kaçmaz.(1)

     Angut kelimesini maalesef hakaret, laf atma anlamında kullanırız Türkiye’de. Aslında bazı kelimelerin çok derin anlamları olduğunu göremeyiz çoğu zaman. Keşke herkes angut kuşu sadakatinde, samimiyetinde olsa. Oysa Türkiye’de ‘Angut’ bile olamayan o kadar çok insan var ki… Konumuzu Hz. Süleyman Peygamberin güzel bir hikayesiyle sonlandırmak isterim…

Hz. Süleyman (As.) ın huzuruna girip selam veren baykuşa sormuş.

**Ey Baykuş! Evlere konunca niçin uzun uzun ötersin?
**İnsanoğlu bu kadar ağır imtihanla karşı karşıya iken nasıl rahat uyur? Demek isterim.
**Gündüzleri niçin dışarı çıkmazsın.?
**İnsanoğlunun birbirine olan zulümlerinden dolayı...
**Feryadında ne dersin?
**Ey gafiller. Yolculuk var. Hazırlıkta bulunun, derim.

Hz. Süleyman (a.s.) Şöyle buyurmuş;

İnsana böyle yol gösteren başka bir kuş yoktur. Neden insanoğlu onu uğursuz sayar anlamadım.(2)

 KAYNAK

(1)    http://www.uludagsozluk.com/k/angut/

(2)    http://www.gizlimabet.com/archive/index.php/t-12626.html