Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Kasım '14

 
Kategori
Dil Eğitimi
 

Kesme işareti, kesme işaretinin kullanım yerinin zamanla değişmesi

Kesme işareti (’ )

Özel adlara getirilen çekim eklerini ayırmak için kullanılır:

Kişi adları, soyadları ve takma adlara konur.

Mustafa Kemal’im, İnönü’ye, Muhibbi’nin, Kara Fatma’yı, Tarancı’dan, Oktay Akbal’mış…

Ulus, boy, oymak adlarına konur:

Türk’üm, Japon’dan, Rus’muş, Kınık’ın, Türkmen’e, Oğuz’un

Devlet adlarına konur:

Türkiye Cumhuriyeti’ni, Osmanlı Devleti’ndeki

Türkiye Cumhuriyeti ’nin Cumhurbaşkanı Gazi M. Kemal Paşa yoğun alkışlar, başarı dilekleri ve dualar arasında kürsüye geldi. (Turgut Özakman, Cumhuriyet,s.341)

Coğrafyayla ilgili yer adlarına konur:

Avrupa’nın, Filandiya’da, Ege Denizi’nde, Meriç Nehri’ne, Tuz Gölü’nden, Zigana Geçidi’nden, Doğu Anadolu’ya, Arapgir’i, Mustafa Kemal Bulvarı, Bahçelievler Mahallesi’ni, Çevre Sokak’ı…

Ziya Osman Saba, İstanbul’da ölmüş (1957) ve çok sevdiği Eyüp sultan’da toprağa verilmiştir.

Sert ünsüzle (p,ç,t,k) biten bir özel ada ünlüyle başlayan bir ek getirilirse özel adın yazımı değiştirilmez:

Gaziantep’i, Sinop’u, Ahmet’e, Ataç’a, Zonguldak’ı... Söylenirken bu sert ünsüzler yumuşatılır. Gaziantebi, Sinobu, Ahmede, Ataca, Zonguldağı..

Kişi adlarından sonra gelen saygı sözcüklerinden sonra konur:

Erdal Bey’in, Hülya Hanım’da, Osman Paşa’nın, Dursun Efendi’ye…

Gök bilimiyle ilgili adlardan sonra konur:

Jüpiter’de, Mars’ın, Venüs’e, Samanyolu’nda

Kitap, dergi, gazete ve sanat eseri adlarından sonra konur:

Söylev’de, Yaban’ı, Cumhuriyet’te, Onuncu Yıl Marşı’nı, Yunus Emre Oratoryosu’nda…

“Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nde kendi içine kapalı bir dünya gösterir, gerçeklerden kopuk bir düş dünyası." (Zehra İpşiroğlu, hzl: Refika Taner-Asım Bezirci, Seçme Romanlar,s.129)

Yasa (kanun),tüzük, yönetmelik, yönerge ve genelge adlarından sonra konur:

Medeni Kanun’da, Milli Eğitim Temel Kanunu’na, Atatürk Uluslararası Barış Ödülü Tüzüğü’nü, Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nde

Din ve mitolojiyle ilgili özel adlardan sonra konur:

Tanrı’ya, Cebrail’i, Buda’yı, Afrodit’e

Hayvanlara verilen özel adlardan sonra konur:

Karabaş’ın, Pamuk’u, Miki’yi, Leydi’den…

Sayılara getirilen ekleri ayırmak için kullanılır:

Cumhuriyet, 29Ekim 1923’te kuruldu.

Bir sözcük içinde bir ünlünün düştüğünü belirtmek için kullanılır:

“Karacaoğlan der ki burada durulmaz.
“Gül dikende biter diken gül olmaz.  
Vız vız eden her sineğin bal’olmaz.”

(Karacaoğlan)

Seslerin konuşma sırasında düştüğünü göstermek için kullanılır:

N’oldu? N’etsin, N’eylesin? N’apalım

Bir harf ya da ekten sonra gelen ekleri ayırmada kullanılır:

 A’dan z’ye  öğrendi.

Hakkında açıklama yapılan sözle ilgili ek, ayraç kapandıktan sonra yazılır. Kesme işareti de ayraçtan sonra konur:

Yunus Emre (1240? 1320 )’ nin doğum tarihi kesin değildir.

Kısaltmalara getirilen ekleri ayırmak için konur:

TBMM’nin, MEB’de,AB’den, TV’ye, DMO’nun

Büyük harflerle yapılan kısaltmaların okunuşunda, kısaltmanın son harfi esas alınır. Ancak, sözcük niteliğindeki kısaltmalarda ve küçük harfle yapılan kısaltmalarda sözcüğün okunuşuna uyulur: 

ASELSAN’dan, AŞTİ’ye, BAĞ-KUR’a, BOTAŞ’ın;c m’de,kg’ın, km’ye, sn’ye, Alm’yi, Ar’den, çev’e…

Sonunda nokta olan kısaltmalarla üs işaretli kısaltmalar kesmeyle ayrılmaz:

Cad.leri, Bşk.lar ,mad.si,Rus. yı,cm3e(santimetre küpe),m2ye(metre kareye

Sıra sayı rakamlarından sonra gelen ekler, kesmeyle ayrılır; ayrıca nokta konmaz:

2’nci, 5’inci,6’ncı,

Yabancı özel adlardan sonra getirilen çoğul ve yapım ekleri kesmeyle ayrılır:

Lille’li, Nice’ler, Bordeaux ’lu...

Yabancı özel adların dışındaki özeladlara getirilen yapım ekleri, çoğul ekleri ve bu eklerden sonra gelen ekler, kesmeyle ayrılmaz:

Türklük, Türkçe, Müslümanlık, Hıristiyanlık, Avrupalı, Malatyalı; Reşat Nuriler, Gürbüzler, Çağataylar, Değerler; Kuşadalılar, Ardahanlılar, Arapgirliler... Bu eklerden sonra gelen çekim ekleri de ayrılmaz: Türkçeleşti, Türkçenin, Avrupalının, Kuşadalıdan...

Benzerleri anlamındaki çoğul eki –ler ayrılır:                                                                    

“İnanın Mustafa Kemal’ler   tükenmez.” 

(Halim Yağcıoğlu)

Şiirde seslerin ölçü nedeniyle düştüğünü göstermek için kesme işareti kullanılır:

 “El kızı bulunur, ata bulunmaz/                                                                                             

Geri dönsem kınar m’ola el bizi !”

(Karacaoğlan, Refik Ahmet Sevengil, Halk Şairleri,s.141)

Kesme işaretinin kullanıldığı yerlerin değişmesi

Değişik tarihlerde yayınlanan TDK’a “Yazım Kılavuz”larında; kesme işaretinin kullanıldığı yerlerin değiştiği görülmektedir. Her değişiklik, uyarılar başlıkları altında verilmiş; ancak konu gün geçtikçe daha karmaşık bir durum almıştır. Bu nedenle de bu işaretin kullanılması, yazınımızda farklılıklar göstermektedir.

TDK ’nün 1985’de yayınlanan İmlâ Kılavuzu”nda; özel adlara getirilen ekleri ayırmak için gerektikçe kullanılır, deniyor.

Doğan’dan, Kemal’e; Edirne’den, Aydın’a; Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Yaban’ı…

1993’te yayınlan“İmlâ Kılavuzu”nda; özel adlara getirilen çekim eklerini ayırmak için gerektikçe kullanılır, deniyor.

Doğan’dan, Kemal’e; Edirne’den, Aydın’a; Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Yaban’ı…

İki İmlâ Kılavuzu”nda da kurum ve kuruluş adlarına getirilen ekler, çoğunlukla kesme işaretiyle ayrılmaz denilerek belirsiz bir anlatım kullanılmış. Oysa yazım kurallarının açık, net, anlaşılır olması gerekir.

1996’daki “İmlâ Kılavuzu“da, özel adlara getirilen iyelik ve hâleklerini ayırmak için konur, deniyor. Bu kural, daha sonraki tarihlerde yayınlanan yazım kılavuzlarında da genel kural olarak korunmuş.

Fatih Sultan Mehmet’e, Atatürk’üm; Jüpiter’ den, Venüs’ü; Türkiye’de, Van Gölü’ne, Ağrı Dağı’nın; Ziya Gökalp Bulvarı’nda, Çankaya Köşkü’ne, Sait Halim Paşa Yalısı’ndan; Kiralık Konak’ta, Sinekli Bakkal’ı

Ancak, kurum ve kuruluş adlarından sonra gelen iyelik ve hâl eklerinden sonra kesme işareti kullanılmaz,deniyor.

Türkiye Büyük Millet Meclisine, Türk Dil Kurumundan, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına

Bu örnekler, özel ad değil mi? Özel adsa neden bunlardan sonra gelen iyelikve durum ekleri kesmeyle ayrılmaz? Bir açıklaması yok. Bence bu özel adlardan sonra gelen iyelik ve durum ekleri de kesme işaretiyle ayrılmalı ki kurum ve kuruluş belirginleşsin. Yazınımızda; bu kuralla örtüşmeyen kullanımlar var.

“1931’den 1933’e kadar Malatya’da, Adıyaman’da öğretmenlik yapan Dinamo, sınavla Gazi Eğitim Enstitüsü’nün resim iş bölümüne girer.”(Asım Bezirci.Temele Gül Dikenler, s.31)

2005’te İmlâ Kılavuzu, Yazım Kılavuzu adıyla yayınlanmış. İyi de olmuş. Türkçe yazım dururken Arapça imlâ, gerekli mi? Türkçe ’yigerilere götürüp Arapça ’nın içine tutsak etmeye ne gerek var, bilmem ki.

2005’te basılan Yazım Kılavuzu ’da da kurum, kuruluş, kurul ve iş yeri adlarına gelen ekler kesmeyle ayrılmaz, deniyor.

Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Dekanlığına; Bakanlar Kurulunun, Yürütme Kuruluna

1996’da,2000’de yayınlanan İmlâ Kılavuzu ’da kişi adlarından sonra kullanılan unvanlara gelen ekler kesmeyle ayrılmamış.

Zeynep Hanıma, Ayhan Beyden, Ahmet Mithat Efendinin, Enver Paşayı

2005’te, 2009’da yayınlanan Yazım Kılavuzu’ nda kişi adlarından sonra gelen saygı sözlerine getirilen ekler ayrılmış.

Nihat Bey’e, Ayşe Hanım’dan, Mahmut Efendi’ye, Enver Paşa’ya vb.

2005’te yayınlanan Yazım Kılavuzu’nda özel adlara getirilen yapım ekleri, çoğul eki ve bunlardan sonra gelen diğer ekler kesmeyle ayrılmaz, deniyor. Bu kural, 2009’da yayınlanan Yazım Kılavuzu’nda da geçerliliği korunmuş.  

Yapım eklerinin ayrılmaması, 2009’dan önceki yazım kılavuzlarında da var. Ancak, yapım ekleri ve çoğul ekinden sonra gelen ekler, kesmeyle ayrılmaz, deniyor. Özel adlardan sonra yapım eki gelmişse yapım ekinden sonra gelen çekim eki neden ayrılmaz. Gerekçesi de belirtilmeliydi.

Türkleşmekte, Türkçenin, Müslümanlıkta, Hıristiyanlıktan …yazılması mı,Türkleşmek’te, Türkçe’nin, Müslümanlık’ta, Hıristiyanlık’tan yazılması mı daha uygun olur? Bence, özel adlardan sonra yapım eki de gelse yapım ekinden sonra gelen çekim eki kesme işaretiyle ayrılmalı ki özel ad belirginleşsin.

 

  

 
Toplam blog
: 391
: 2555
Kayıt tarihi
: 04.12.12
 
 

Hüseyin BAŞDOĞAN, 1942'de Malatya- Arapgir'de doğdu.Arapgir Ortaokulunu, Diyarbakır Öğretmen Okul..