Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Nisan '10

 
Kategori
Deneme
 

Kibir

Kibir
 

M İpçioğlu


Boşuna dememiş ya Üstat Cemil Meriç."Kibirden vazgeçersek sevimli oluruz." diye.

Ama kolay mı?

Ama mümkün mü kibirden vazgeçebilmek?

Ruhu yükseltmeden nefsi ezebilmek.

Hele bir de benliğimize işlemişse ben demenin dayanılmaz hafifliği!..

Hafif megaloman, birazcık hodbin, azcık mutantan hasselerimiz bir araya gelince gayr-i ihtiyari bir insiyakla gayetlede mütekebbir bir âdemoğlu oluverip çıkıyorsak meydane…

Bu tekebbürü, bu büyüklenmeyi ve gururu ayaklarımıza ram olmuş olan yüksek teknolojinin her türlü nimeti körüklüyorsa durmadan…

Devletin zümrüdü ankası başımızın üstünde pervaz ettikçe, tekebbür hissi başımızı döndürüyorsa an be an…

Hele bir de atalarımızın dörtnala at sürdüğü sahralarda altımızda… 224 beygir gücünde ve tam 540 nm tork üreten motoruyla, 7 ileri otomatik vitesli lüks bir otomobille seyrü seferdeysek…

Takıp arazi vitesine takkeli dağın zirvelerine doğru sürünce mereti…

Zirveden Konya’nın ufuklarına doğru salkım saçak bir kuş bakışı atınca…

Ey ulu tanrım senin varlığın karşısında acizim. Aciz olmasına amma…

Senin şanına yakışan Koskoca Himalaya’lar, Everest’ler, Erciyesler, Makalular, Toroslar, Ağrılar ve daha nice ulu dağlar sana yetmiyor mu?

Küçük dağları da bana bıraksan olmaz mı?

Hani onları da ben yarattım desem...

Bir kul taifesi de ben taksam peşime…

Senin izzet ve azametine halel mi gelir diye düşünmez mi çiğ süt emmiş insanoğlu…

Rabbimizin izzet ve azametine halel gelmeyeceği kesin ama bizim kulluk dairesinde kalıp kalmayacağımızın garantisi var mı?

Onun için ne zaman rabbimin verdiği nimetlere karşı şükrü unutsam kibir devreye giriyor. Aczimi fakrımı, zaafımı gaflet perdesi altında unutturmaya çalışıyor.

Rahmetli ninemin sözleri ile gafletten uyanıyorum.

Geçenlerde genç nesile aktarmak için ninemin sözlerini manzum dizeler halinde sizler için derledim. Umarım beğenirsiniz…

Tavusun Ayakları

Her kim havaya girse.
Kasılma tavus gibi
Kanadına değil de
Ayağına bak bir de
Hele biraz eğil de...
Derdi rahmetli ninem.
Ben bir şey anlamazdım.
Ninemin sözlerinden
Çünkü ne o yaştaydım.
Temsili anlayacak
Mecazdan çıkıp yola
Gerçeği kavrayacak
Ne de tavus görmüştüm
Hayatta o güne dek
Bilemezdim elbette
Nasıldı kanatları
Tavus denen o kuşun
Niceydi ayakları
Ta ki görene kadar
Bu dünya güzelini
O kümesin içinde
Gülhane parkındaki havuzun köşesinde
Anlamıştım o gün ben
Ninemin maksadını
Mecazdı kanat ayak
Örtmek için kasdını
Düşününce bir anda
Perde kalktı gözümden
Tavusla içselleştim
Bencileyin özümden
Güzelin temsiliydi tavusun kanatları
Ayıba numuneydi biçimsiz ayakları
İşte böyle erenler
Girmeyelim havaya
Gurur, kibir, gösteriş
Sokar başı belaya
Kanadına bakıp ta aldanırsa nefsimiz
Ayağımıza bakıp ders alalım hepimiz

 
Toplam blog
: 79
: 717
Kayıt tarihi
: 30.12.07
 
 

1963 K. maraş doğumluyum. Bir kamu üniversitesinde öğretim üyesi olarak çalışıyorum. Muayyen zama..