Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Haziran '11

 
Kategori
Siyaset
 

Kılıçdaroğlu yanıltıldı mı...?

Kılıçdaroğlu yanıltıldı mı...?
 

Seçimin kesin tarihi henüz belli olmamış, sadece 2011 yılı biliniyordu. Siyasetin içinden gelen, yani deyim yerindeyse konunun uzmanı olan bir dostumla, seçimin olası sonucunu konuşuyorduk. İkimizin tahmini de aynı istikamette; anormal bir gelişme olmaması halinde, AKP’nin üçüncü iktidarına da tek başına uzanacağı yönündeydi. 

Sonra seçim tarihi belli oldu. Propaganda çalışmaları başladı. Ardı ardına gelen kamuoyu anketleri de bizimle aynı istikametteydi; "AKP tek başına iktidar." 

Sonra… Sonra bir şeyler oldu… Anlam vermekte zorlandığım şeyler söyleniyor, eşyanın tabiatına aykırı şeyler yapılıyor, anormal gelişmeler yaşanıyordu. Kudretli bir elin, bu sürece müdahale edeceği, bütün dengelerin alt üst olacağı izlenimi uyanıyordu bende. Gidişat, bir CHP-MHP koalisyonunu işaret ediyordu. 

Bir süre sonra aynı dostumla, kesin tarihi belli olmuş seçimi değerlendirmek üzere bir araya gelecektik. Aslında, tamamen aynı fikirde olmak, hiçte hoş bir şey sayılmaz. Konuşacak, tartışacak hiçbir şey kalmaz ortada çünkü. Bir kez daha, neredeyse benimle aynı şeyleri söylüyordu dostum. Birkaç ay önce hemfikir olduğumuz tahminimize ters düşen bir başka tahminde, tekrar hemfikir olmuştuk. 

Eşyanın tabiatına aykırı gidiş, sonraki günlerde de devam etti. CHP’lilerin anlam veremediği şeyler oluyor, söylenmesi gereken bir çok şey söylenmeyip, şaşkınlık yaratan açıklamalar yapılabiliyordu. Hatta kendi aralarında tartışarak, gelişmeleri anlamlandırmaya çalışan CHP’lilere bile rastlamak mümkündü. Halbuki tüm bunların sebebini dostum ve ben biliyorduk. Bu konuyu ‘siyasetin tanrısı’ isimli yazımda da işleyecek; bir CHP-MHP koalisyonuna gittiğimizi iddia edecektim. 

Seçim sonuçları anket şirketlerinin zaferi, bizim ise tüm tezlerimizin çöküşü niteliğindeydi. Nitekim, seçim sonrası ilk karşılaşmamızda dostuma; “meğer ne kadar çok anlarmışız siyasetten, bu kadar da yanılgı olmaz ki” diye takılacaktım. 

Bu yazının başlığı, aslında dostumun bu sözlerime verdiği cevaptan çıktı; “yalnız bizi değil, Kılıçdaroğlu’nu bile yanılttılar..” 

Kılıçdaroğlu yanıltıldı mı, yanıltıldıysa bunu yapan kim, ben bilemem; iddia dostuma ait. Ancak beni yanıltan ismi çok iyi biliyorum. Eşyanın tabiatına aykırı gelişmelerin, şaşkınlık yaratan açıklamaların bir çoğu, aynı şahsa kadar uzanıyor. 

CHP’de her seçim sonrası adet olduğu gibi, cadı kazanı yine kaynatılmaya başlandı. Kılıçdaroğlu ne yapar bilmem ama, kazanın altına odun taşıyanların tamamına karşı olmama rağmen, ben o kazanın içine, Gürsel Tekin'i tereddüt etmeksizin atardım… 

 
Toplam blog
: 20
: 718
Kayıt tarihi
: 30.11.10
 
 

22/01/1967 doğumlu, Yüksek Okul İşletme Mezunuyum... Zaman zaman muhasebe elemanı, zaman zaman iş..