Kim kimi bitiriyor!

Taraf’ın haber yaptığı ve kaç gündür gündemde Türkiye’yi tutsak alan belge hakkında sorulan soru yanlış.“AKP ve Gülen’i Bitirme Planı” gerçek mi sahte mi? Yani böyle bir belge gerçekten var mı yok mu? Evet, belge gerçek, yüzde yüz gerçek. Gerçek olmasına gerçek de asıl sorulması gereken soru şu: Bu belgeyi hazırlayan kim ya da kimler? İşte “sonuna kadar giderek” aydınlatılması gerekli bilinmeyen bu.

Medyanın yeminli TSK düşmanları, F tipi solcular, iktidara iliştirilmiş F tipi liberal aydın ve kerameti kendinden menkul demokratlar ile AKP’nin medyadaki doğal uzantılarına bakarsanız bu belgeyi hazırlayan TSK. Bir kısmı biraz daha sureti haktan görünüp üst kademenin bilgisi dışında bazı subayların hazırlamış olabileceği olasılığını ön plana çıkarıp vurmaktalar askere...

Bu kampın dışında kalanların ve muhaliflerin bir kısmına göre ise belgenin TSK ile kesinlikle bir ilgisi yok, bir kısmına göre belgeyi hazırlayanlar GC (Gülen Cemaati) tayfası... Sesi gürültüde yitip giden bir kısmına göre ise inceleme araştırma sonucu beklenmeden hüküm vermek ve belgeyi kesin bir dille birilerine mal etmek yanlış...

Evet, ortada bir belge olduğu gerçek olmasına gerçek de, rivayet muhtelif. Bu belgeyi hazırlayan kim ya da kimler? Her ne kadar inceleme ve araştırmalar tamamlanmadan kesin hüküm vermek yanlış ise de, olaylara ve gelişimine bakarak bazı olasılıklara göre bu konuda bir tahminde bulunmak aynı şey değil.

Belgeye göre “Planın” hedefinde AKP ve Gülen Cemaati, yedi senedir de iktidarda AKP bulunduğuna göre, devletin bütün kurumları da AKP iktidarının elinde ve emrinde iken AKP’yi bitirmeye azmetmiş bir belgenin kim ya da kimler tarafından hazırlandığının -hele teknolojinin akıl almaz olanakları da göz önüne alınarak- hala belirlenememiş olmasında bir garabet yok mu?

Üzerinde tek bir imza olan bir kâğıt parçasının gerçekten o imza sahibi tarafından hazırlanıp hazırlanmadığını saptamak bu kadar zor ve hatta olanaksız ise, malum davada binlerce sayfanın gerçek olduğu nasıl saptanıp da kanıt diye kabul edilerek dosyada mevcut ve toplumda kendilerini kanıtlamış insanlar bu belgelere dayanarak tutuklu ve hala içerideler... Bunda bir garabet yok mu?

Belgeyi kim hazırlamış olursa olsun, belgedeki niyet demokrasi dışı olsun olmasın AKP’yi anladık da... AKP’nin yanında “bitirilmesi” gereken bir Gülen’den, daha doğrusu bir Gülen Hareketi’nden söz ediliyor ve hiç kimse buna itiraz etmiyor! Demek ki Türkiye Cumhuriyeti devletini koruma kollama görevi yasalarla kendisine verilmiş olan TSK, laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu mahkeme kararıyla sabit AKP’yi “bitirme” planları yaparken, onunla aynı nitelikte görüp “bitirme” planlarına dâhil ettiği bir Gülen Hareketi var ve başta Fethullah Gülen olmak üzere hiç kimse “Bu nitelikte, böyle bir Hareket yok” diye itiraz etmiyor! İtirazlar neye? TSK’nin, varlığı böylece bizzat “sahibi” tarafından da kabul edilmiş olan Gülen Hareketi’nin TSK tarafından bitirilmesine! Bunda bir garabet yok mu?

Genelkurmay Başkanı kendi bünyelerinde yaptıkları inceleme ve araştırma sonucuna göre bu belgenin Genelkurmay ile bir ilgisi olmadığının anlaşıldığını açıkladıktan ve ardından Başbakan ile yaptığı görüşmede herhalde aynı bilgiyi Başbakan’ın bizzat yüzüne karşı yineledikten sonra, Başbakan’ın partisinin gerek bu bilgiye ve gerekse belge zaten savcılıkta olup soruşturma başlatılmış olmasına rağmen parti adına savcılığa suç duyuru bulunmasında bir garabet yok mu?

Başbakan Genelkurmay Başkanına inanmadığı için mi suç duyurusunda bulundu, yoksa inandığı için mi? Eğer inanmasa idi medyada da hazır tamtamlar çalınırken Genelkurmay Başkanını görevden alması gerekirdi. Demek ki inandı. Tayyip Erdoğan’ın Genelkurmay Başkanı’na inanması ne demek? Bu belgenin ardında Genelkurmay’ın, yani TSK’nin olmadığına inanması demek. Öyleyse niye suç duyurusunda bulundu? Geriye kalıyor öbür iddianın araştırılması. Bu belgeyi kimin hazırladığı konusundaki öbür iddia neydi? Belgenin Gülen Cemaatince hazırlandığı!

Yoksa Başbakan Tayyip Erdoğanda bu belgenin/planın “AKP ve Gülen’i” değil de sadece “AKP’yi Bitirme” ve iktidarın kendisinden alınarak senelerdir ABD’de hazırlanan Fethullah Gülen’e devri planı olduğu yönünde bir kanaat uyandı da ondan mı suç duyurusunda bulundu? Bunda bir garabet yok mu?

Yukarıdaki olasılıkları aklınızın süzgecinden geçirip aralarında gerçeğe aykırı ya da gerçeği saptıran bir olasılık varsa onu yok sayarak geri kalanlar üzerinden bir tahminde bulunun bakalım... Tahmininizde bir garabet var mı!