Kim korkar HDP'den?

Ben korkmam örneğin.

HDP’li bir arkadaş, HDP ile ilgili bir bloğuma karşı dava açacakmış. Açsın. Kazansın. Cezamı çekerim.

O arkadaş da, tarih önünde yargılanır ama cezasını çekmez.

2015 genel seçimleri yaklaştıkça, HDP taraftarları ve karşıtları arasında, bloglarda kıyasıya çekişme yaşanması yoğunlaştı.

Bu arkadaşlardan biri, o tarz bir soru sormuş.

HDP’den kim, neden, nasıl korkuyor?

Bu korku değil.

Tecrübe.

Benimkisi, 32 yıl önce onlarla aynı hapishanede yatıp, onlarla konuşmuşluğun, onları tanıyorluğun tecrübesi.

Başkalarınınki genel:

40 yıllık Kani, olmaz Yanni, hesabı.

32 yıldır kendi halkından binlerce kişinin ölümüne neden olmuş bir geleneğin partisinin demokrasi söylemi tutmuyor.

Söz verip, ateşkesi kezlerce bozmuş bir savaş geleneğininbarış söylemi tutmuyor.

Kendi halkında, şıh-ağa-milletvekili-topraksız köylü geleneğine uyan, proto-feodal bir geleneğin demokrasi söylemi tutmuyor.

Gençkız intiharları yerel Dünya rekoru (bakınız: Batman’da Gençkızlar Neden Ölüyor?), töre cinayeti, başlık parası, kuma, imam nikahı geleneği olanların kadın söylemi, hiç mi hiç tutmuyor.

Almanya’dan özür dileyip, Türkiye’den özür dilemeyenlerin, enternasyonalizm söylemi tutmuyor.

100 yıllık Barzani-Talabani iç savaşı sözkonusuyken, halkların kardeşliği söylemi hiç tutmuyor.

Olabilir, 1968’liler ve 1978’lilerin bir bölümü, bunları yiyebilir. Yemeyenleri de var.

Kıtırdır sonuçta.

Yalan korkutur mu?

Bazılarını belki korkutabilir.

Çünkü faşizm, sonuçta en büyük yalanı söyleme zanaatıdır bir bakıma. Bakınız Hitler’in kendi ağzıyla bu konudaki söylemi.

Faşizm, beni korkutur mu?

Hayır.

Kürt faşizmi beni korkutur mu?

Hayır.

ABD ve Dünya faşizmleri beni korkutur mu?

Hayır.

ABD ve Dünya faşizmi hizmetinde Kürt faşizmi beni korkutur mu?

Hayır.

Şu sıralar, faşizmin yanında, engizisyonun da olduğunun tarihsel bilincindeyim ve onlarla savaştayım.

Savaşırım.

Yenilirsem ve kellem giderse, eyvallah. Ateistim sonuçta. Kellem giderken, kelime-i şahadet falan da, getirmem.

Ancak onlar yenilirlerse, tehcir ve mübadelenin onlar tarafından yeniden anımsanması gerekebilir, yaptıklarını itiraf ettiklerinin 100 yıl sonra geri tepmesi olarak gibi.

Gerçek şu:

HDP’liler artık tehdit etmeye başladılar.

Bu da, onların sonunu getirdi çoktan.

Yenilirken giderayak kendileriyle birlikte öte yana epeyi kelle götürecekler bencesi.

Belki, benimki de gider kimbilir.

Şimdiden, bu kelle Kürtler’e ve HDP’ye helal olmasın, dedim bile.