Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Efsane FB 1907 Baterist Metin

http://blog.milliyet.com.tr/efsanefb1907

02 Ağustos '09

 
Kategori
Psikoloji
 

Kim Normal Kim Anormal ?

Kim Normal Kim Anormal ?
 


Çoğu insan normal olabilmek adına büyük çaba harcar... Araştırmalar, normal olarak nitelendirilen insanların genel birtakım özelliklere sahip olduklarını ortaya koyuyor...


Duygusal iniş-çıkışları az, geçinilmesi kolay, alışılagelmiş değerlere aşırı derecede saygılı ve uygun davranış meraklısı, sorumluluk sahibi insanlar normal kabul ediliyor. Yâni, normal olarak tanımlanan kişiler alışılmışın dışına çıkmayan, kimseyi rahatsız etmeyen, kolayca sevilen, genellikle de kibar ve hoş olan tipler. Lâkin bir o kadar da tekdüzeler... Macera merakı, yaratıcılık fazlaca görülen bir şey değil normal kavramına uyanlarda. Uzmanlara göre onlar vasat zekânın üzerine çoğu zaman çıkmıyorlar!..


Netice itibarıyle, normal diye nitelendirilen özelliklere sahip olmak istiyorsanız, sıradanlığa ve çoğunlukla daha düşük bir zekâ seviyesine de razısınız demektir.


Sosyal hayatta anormallik...

X Bey, yaşı 36 ve çevrede görülen türden bir iş yaşamı yok. Günde birkaç saat kadar evindeki bürosunda ve ancak yaşamını sürdürmesine yetecek miktarda para kazanacağı işler yapıyor. Günün geri kalanını da bitkilerle uğraşarak, müzik aleti çalarak geçiriyor. Müzik dinliyor, kitap okuyor ve yazı denemeleri yapıyor. Gelecekle ilgili bir planı yok, günlük yaşıyor ve sosyal hayata katılmaktan da pek hoşlanmıyor...


Topluma göre X Bey nasıl biri?.. Para eşittir başarı ve mutluluk görüşünü benimseyen toplumlarda, büyük hedeflere doğru uğraş vermeyenler genellikle tembel, sağlıksız, anormal sıfatlarına layık görülüyor.


Peki ya psikologlara göre X Bey nasıl biri?.. Montreal'in McGill Üniversitesi'nde motivasyon üzerine araştırmalar yapan psikolog Richard Koestner bu tarz yaşam seçimlerinin kişinin temel kişilik yapısına uygun olduğu sürece bir sorun teşkil etmediğini savunuyor. Motivasyonu iç (daha fazla manevi değerlere dayalı kişisel mutluluk ihtiyacı) ve dış motivasyon (mesleki başarı, zenginlik ve şöhret gibi ihtiyaçlar) şeklinde ikiye ayıran Koestner, iç motivasyonu tatmin etme yolunu seçenlerin gerçek mutluluk ve huzuru çok daha büyük oranda yakaladığını belirtiyor. Her ne kadar depresyon, aşırı güvensizlik gibi psikolojik sorunlar bireyin ileriye dönük hedef belirlemesinde ve bu uğurda uğraş vermesinde engel teşkil etse de, yaşam tarzı kişinin tümüyle kendi istek ve kontrolü altında seçilmişse o halde durum başka, diye de ekliyor Koestner.


Seks hayatında anormallik...

Bazıları azlığından, bazıları tekdüzeliğinden, bazıları da yokluğundan şikâyet eder...


X Hanım, yaşı 43 ve yaşamı boyunca cinsel istek nedir bilmemiş, lâkin bundan şikâyetçi de olmamış. X Hanımın karşı cinse karşı son derece romantik duyguları hep olmuş, aşık da olmuş, ama cinsel istek duymamış. El ele yürümek, yanak yanağa oturmak ona zevk vermiş ve yeterli olmuş...


Bu normal mi?.. Bu, toplumun sadece yüzde biri içerisinde yer alan bir örnek, çok ender bir durum. San Diego Cinsel Sağlık Merkezi'nin kurucusu ve başkanı Dr. İrvin Goldstein konuya şöyle yaklaşıyor...


"Her ne kadar aseksüellik çok ender görülen olağandışı bir olay da olsa, kişi aseksüelliği sorun olarak görüp değiştirme ihtiyacı duymadığı sürece sorun yok. Eğer bu hanım, ben çok mutsuzum, romantik ilişki kuramıyorum, yardım edin diye gelirse, işte o zaman ortada düzeltmemiz gereken bir sorun var demektir."


Ya ilginç fetişler?.. Sadece pornoya bakarak uyarılabilen erkek ya da uyarılmak için tokatlanması gereken bir kadın...

Sadece kadın iç çamaşırlarına dokunarak uyarılabilen ve buna benzer şiddetli cinsel takıntıları olan sayısız insan mevcut...


Psikolojinin bu tip saplantılara yaklaşımı da şöyle... Alışılmışın dışında cinsel davranışlar, başkalarına zarar veren türden veya uyarıyı sağlayan tek etken değilse normal kabul ediliyor. Teşhircilik ya da pedofilia (çocuklara karşı duyulan cinsel arzu) başkalarına karşı zarar potansiyeli taşıdıkları için direkt anormal davranış olarak sınıflandırılıyor.


Eğer cinsel uyarılma yalnızca tek bir uyarıcıya odaklanmışsa da problem var. Üstelik odaklanılan uyarıcı garip bir şey olmak zorunda da değil. Sabit fikrin varlığı durumu anormal yapmaya yetiyor. Başkalarına zarar söz konusu olmasa dahi sabit fikirde genellikle müdahaleye gerek oluyor, çünkü bu tip alışkanlıklar cinsel yaşamı kısıtlayıp bencil hale getiriyor.


Yapayalnız dolaşmayı tercih edenler normal mi?..

Bütün toplumlarda yalnızlık kötü bir durum olarak görülmekte. Bu durumda yalnız dolaşanlar da çekinilmesi gereken insanlar oluyorlar. Doğrusu, toplumda zararlı davranışlar sergileyenlerde görülen bir özellik yalnızlık. Lâkin, yalnızlığı seçen herkes de anormal mi? Böyle durumlarda normal kabul edilmeyen, kişilik yapısındaki fonksiyon bozukluklarından kaynaklanan uyumsuzluktan dolayı sosyalleşme eksikliği. Yâni bilinçli olarak tercih edilen yalnızlık değil!


Bazı insanlar doğuştan içine kapanıktır, kendi başına kalmakta huzur bulurlar. Sosyalleşmek, yapılan bütün diğer işler gibi enerji gerektiriyor. Bütün gün iş yerinde mecburen sosyalleşen bir insanın, günün sonunda insanlardan köşe bucak kaçmasından daha doğal ne olabilir?


Espri anlayışı anormal olanlar...

Bir arkadaşınız depremle ya da ölümle dalga mı geçiyor?.. Sizce felaket olan olaylar ona eğlence konusu mu oluyor?.. Size göre arkadaşınız anormal mi?.. Belki şaşıracaksınız ama psikolojide zorluklarla başa çıkabilmenin yollarından biri de felaketleri espriyle birleştirmek.


Evlat ayrımı yapanlar anormal mi?.. Kesin siz öyle bir şey yapmazsınız!..

Evlat ayrımı yapmak norm dışı değil, hatta normun ta kendisi! Araştırmalar, 65 yaş üzeri anne-babaların yetişkin çocukları arasında birini favori seçtiklerini ortaya koyuyor. Fakat çoğunluk bunu bilinçaltı yapıyor. Farkına varmaları durumunda müthiş bir suçluluk duygusu baş gösteriyor. Psikologlar bu duruma "sorun yaratmadığı sürece problem nerede?" diyorlar. Araştırmalar, yetişkin çocukların anne ve babalarının bütün çocuklarını eşit tutmadıklarını aslında bildiklerini gösteriyor. Tabii aynı zamanda bu durumu şiddetle reddettiklerini de... Yine uzmanlara göre çocuklar arasında herhangi bir eşitsizlik yapılmadığı müddetçe bunun hiçbir önemi yok.


Bundan böyle çevrenizdeki gariplikleri değerlendirirken bir daha düşünün bakalım... Anormal diye damgaladığınız kişi gerçekten öyle mi?.. Yoksa o normal de siz mi? :-))

 
Toplam blog
: 1907
: 3759
Kayıt tarihi
: 28.07.07
 
 

03 Şubat 1967 İstanbul doğumlu, romantik bir müzisyenim işte... Müzik, bateri, spor, Fenerbahçe, ..