Kim şehit?

Yıllar önce yine genel seçimler olmuş ve meclise bilinen malum kişiler azınlık da olsa demokratik haklar gereği, muhasır medeniyetler gereği ellerini kollarını sallaya sallaya (aslında bu el kol sallama tüm vekiller için geçerli ya neyse), Yüce Meclisimize girmişlerdi. Sonrasında beklenen oldu ve yemin töreni günü geldiğinde;
"NE MUTLU TÜRKÜM" yerine, "YAŞASIN A.B.D VE ONUN SÖMÜRGECİ ORTAKLARI VE BULARDAN BESLENEN HALKIM" denildi. Aslında tam olarak böyle denilmedi de, ben bu söylemi, aynen söylendiği gibi ifade etmeye çalışırsam yazımın kazaya kurban gideceğini bildiğim için temkinli olmak zorunda kaldım. O tarihleri yaşayanlar ne demek istediğimi zaten anlayacaklardır...
Şimdi dönelim bu güne; Bugün ise, beklenen olmadı Yüce Meclis'te hiçbir olay çıkmadı, aksine yerel yönetimlerde, çatlak diyemeyeceğim adeta bilinçli ve kasıtlı söylemler, söylenmeye başlandı. Merkez Diyarbakır ve sırasıyla Batman ve diğerleri de bugün yarın görüş bildirmeye başlayacaklar. Benim akıllı uslu şanlı şöhretli ve bir o kadar da çalışkan milletim, o kadar çok çalışmaya hayatla içli dışlı olmaya o kadar çok yatkın ve asimile olmuş ki, olup bitenden kimse bir rahatsızlık duymuyor... Öyle ya özgür ifadenin gerçeklerin sesi seçim öncesinin haylaz medyası, işbirlikçi OLMAYAN medyası, malum medya ve sevgili vatansever yazarları bile adeta seçim sonrası ya sustu, ya susturuldu ya da küstü bu ülkeye insanlarına ve ideallerine..! Sanırım onlarda muhalefet yapmaktan hoşlanıyorlar, malum şahıslar gibi...
Yüce milletim tarih tekerrürden ibarettir derler ya, işte yine öyle oldu ve bu çatlak sesleri artık tabandan duymaya başladık. Zaten yol verilmiş bir kere, eğer öyle olmasa, seçimden hemen sonra nasıl söylerdi;
AMA 5 SENE SONRA, AMA 10 SENE SONRA FEDERASYON KURULACAK MUTLAKA DİYE...
Başkanlarda haklı kendi çapında, onlar bizim yapamadığımızı yaparak ölülerine sahip çıkıyorlar hem de açıktan, hemde hangi topraklar üzerinde, hangi bayrağın gölgesinde ve himayesinde yaşadıklarını unutarak...
Şehitlerimizi rahmetle anıyoruz diyorlar, biz ne diyoruz KELLE... Onlar sahipleniyorlar, bizde paça çorbası niyetine yudumluyoruz lafları. Olsun varsın, nasıl olsa bizler zaman içinde yolcu olduk, onlar ise hancı oldular. Gözü yaşlı cenaze törenleri de, Albayrağa sarılı tabutlarda artık yavaş yavaş görsel medyada tatile çıkacak... Elbette istediğini vezir, istediğini ise rezil yapan güzel medyam, başka şehitlerin cenazelerini verecek... SARI-YEŞİL-KIRMIZI TONLU TABUTLARI NAKLEN YAYINLAYACAK... dedim ya biz artık YOLCU olduk.
Herşey olacağına varır diyerek, asıl gücüme giden bir konuyu dile getirmek istiyorum ve soruyorum;
YÜCE ULUSUMUN SEÇİLMİŞLERİ VE KORUYUCULARI
Madem bizler şehitlik mertebesini ve hangi koşullarda şehit olunacağını yıllar yılı yanlış öğrenip, yanlış bellemişiz... Hal böyleyken ve de yol yakınken, gelin açıklayın Allah Aşkına;

GERÇEK ŞEHİT KİM..!

MEHMETLERİMİZE YÜCE RABBİMDEN ŞAHADET, ONLARI YETİŞTİRİP ŞAHADET UĞRUNDA YİTİREN ANALARIMA DA SABIRLAR DİLİYORUM...

Saygılarımla.