Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ekim '14

 
Kategori
Deneme
 

Kime Or.....u denir?

Kime Or.....u denir?
 

Erkeğe el kınası, kadına yüz karası olmuş yüzyıllardır.


Bir anda irkildiniz değil mi? “İnsan bu sözcüğü de kullanır mı” dediniz ardından.

Kimileriniz biraz daha derin düşündünüz, “ne tür insan böyle bir sözcüğü başlık yapar” sorusu geldi aklınıza.

Ben yaparım. Benim gibi bir insan yapar.

Benim gibi bir insan yapar çünkü bu sözcüğün gündelik dilde yanlış yerlere ve yanlış kimselere karşı kullanıldığını bilir, buna kızar.

Benim gibi bir insan, insan cinslerinden birinin bu sözcükle aşağılanmasının gelenek haline getirilmiş olmasını kabul etmez. Eğer insana yönelik kötü bir sıfat söz konusuysa bunun her iki cinse karşı da kullanılır olması gerektiğini düşünür.

Benim gibi biri “erkeğe el kınası, kadına yüz karası” gibi erkek türü lehine cinsiyetçilik kokan ifadeleri de kabul etmez.

Yüzyıllar boyu, erkek türünün kimi kötü numunelerinin sırtlarını yerleşik gelenek ve eğilimlere dayayarak bu tür sözcükleri silah olarak kullanmış olmaları onların ayıplarıdır diye düşünür.

İnsanın diğer, nazik, duygusal ve güç karşısında sesini yükseltememiş olan türünün haklı ya da haksız, doğru ya da yanlış her durumda aşağılanır olmasını kabul etmez.

Ruh hali itibariyle aşağı tabakadan birilerinin kadın türüne, “başını kaldırdın, or… oldun,” “adama baktın or….oldun,” “sokağa çıktın, or… oldun” tarzı bütün yaklaşımlarını lanetler.

 Henüz çocuk yaşta kızları kimi tavırlarından ötürü “or… oluyorsun” diye itham etmez, korkutmaz, köşeye sıkıştırmaz. Onları asi etmez, yanlışa zorlamaz. Atadan, babadan öyle bir fikir ve inancı devralmışsa bile en kısa zamanda o çarpık, yanlış anlayışı terk eder.

Yersiz kullanımlarıyla bir kurşuna dönüşmüş olan bu sözcüğün, onun kapsadığı anlamın pek çok genç kızın ve pek çok kadının anlam dünyalarında kara bir deliğe dönüştüğünün, çok ciddi travmaların nedeni olduğunun farkındadır. O sözcüğe karşı kimi kadınlarda inanılmaz bir hassasiyet oluşmuş olduğunu her işittiklerinde moral açıdan çöktüklerini bilir.

Kadınların belki de bütün bu nedenlerden ötürü böyle bir yazıyı yazmaya oturmak istemeyeceklerini de bilir.

 *

Aslında erkekler için kullanılmıyor olsa da, o sözcüğün o ifadeyle itham edilmiş, bu yüzden horlanmış, ezilmiş kimi kadınlardan çok daha fazla yakışacağı erkekler bulunduğunu da bilir.

O erkeklerin bir kısmını da yakından tanır.

O belki kölelere hayvanca muamele yapmış olanların, savaş esnasında sivil halka ve savaş esirlerine her türlü kötü muameleyi uygulamış kimselerin zulümlerini görmemiştir ama kendi aile bireylerine olmadık yanlışlar yapan birilerini tanır. Muhtaç kimselere haksızlık ve hakaret edenleri bilir.

Erkek ya da kadın, yasa ve kuralları çiğneyerek insan çalıştıran, onların emeklerini sömürüp haklarını vermeyen patronlar, elemanlarını kural dışı işlere zorlayan, mobbing yapan yetkililer olduğundan haberdardır.

Kimi cezaevlerinde, kimi çocuk yuvalarında, hasta bakım evlerinde yapılan yanlışların ortaya çıkmış olanlarını gazetelerde okur, televizyonlarda izler.

Yine erkek ya da kadın, iki yüzlü, bencil, kendi nefsinden başka hesap bilmeyen, kibirli, bir sözü diğerini tutmayan; bu özelliklerin birini ya da birkaçını kendisinde toplayan insanların nerede duruyor, hangi sınıftan olurlarsa olsunlar tam anlamıyla or…..  olduklarını düşünür.

Or…. sıfatının kimi kader kurbanı kadınlar yerine bu insanlara daha çok yakışacağına inancı tamdır.

Kadını, bir yolunu bulup kendilerine sermaye edenlerin, alıp, satanların, zorla imzalatılmış senetlerle borçlandıranların, onun etinden kazandıkları ile lüks yaşam sürenlerin gerçek anlamda or….olduklarını da en iyi o bilir.

Bilir ve dile getirir. Dile getirirken de öylesine koşullanmıştır ki sözcüğü tam olarak yazamaz, araya noktalar koyarak ifade eder.

Ama eder.

 

08.10.2014 22:18  

 
Toplam blog
: 284
: 245
Kayıt tarihi
: 21.06.14
 
 

Yaşadığımız evrenin oldukça zengin bir yer olduğunun farkındayım.  Bu zenginliğin çok az bir kısm..