KİMİNİN AKLI ŞAM'da, KİMİNİN AKLI BAĞDAKİ DAMDA...

Valimiz Sayın Şerif Yılmaz'ı uğurladık, yeni valimiz Sayın Orhan Düzgün'e de "Hoş geldiniz" dedik, o konu da şimdilik kapandı.

 

Sıra nereye geldi diyecek olursanız, aslında "Dış Politikaya geldi" demem ve oradan devam etmem gerek, güncel bu. Sayın Başbakan'ımız "Maaile" Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Sayın Barack Hüseyin Obama'yı ziyarete gitti.

 

"Maaile" gittiler, çünkü aralarında oldukça fazla samimiyet var. Sayın Erdoğan kendilerine Barack Obama diye seslenirken, Obama da kendilerine sadece Tayyip diye sesleniyorlar. Yani o kadar samimiler.

 

Sayın Başbakan'ın "Samimi" olduğu kişilerin akıbetine bakınca, Obama için de endişe etmemiz gerekir. Ancak durum öyle değil bu kere...

 

Suriye konusunda mesela, sap gibi ortada kaldık...

 

Başbakanın dış politikasında göre Suriye konusunda ABD'nin yanında olacaktık, ABD Suriye'ye karşı askeri harekat yapınca da yanında yer alacaktık... 

 

N'oldu?...

 

ABD'ye giderken bunla ilgili "Çantamızda" bir sürü belge-bilgi vardı, güya askeri harekat konusunda Obama ile görüşecekti...

 

Rahmetli Turgut Özal da, birinci körfez harekatından sonra bir koyup Irak'tan üç alacaktı, ama birini bile ne yazık ki alamadı.

 

Simidi...

 

Suriye konusunda yalnız kaldık mı?

 

İktidara bakarsanız, hayır kalmadık...

 

Peki n'oldu?...

 

Cenevre konferanslarına devam!... 

 

Yandaş basının çıkardığı tantanalı bir ziyaret değil Başbakan'ın ABD ziyareti. ABD basını dikkate bile almadı.

 

O nedenle bu konuyu da geçelim bir kalem.

 

Peki, geriye ne kaldı?

 

Televizyonlardaki "Kamu spotunda" olduğu gibi, sigara bırakma kampanyasına değinelim. Çünkü ben, 6 aydan beri sigara içmiyorum artık ve pek de rahatım doğrusu. Herkese de tavsiye diyorum...

 

Şimdi bıyık altından gülenler olacak, biliyorum, "Abi..." diyecekler "Sen geçmişte de bıraktındı da 15 gün bile sürmedi."

 

Vallaha doğru, hacı emminiz bu söze ne desin. Lakin bu kez farklı gibi. O zaman her dakika canım sigara çekiyordu, şimdi "Ben hiç sigara içtim mi ki" diye soruyorum, o kadar yani...

 

Gerçi İbrahim "Abi... Sen yine rezerv koy, n'olur n'olmaz, belki yeniden başlarsın, karizma çizilmesin, yine sözünü tutamadın demesinler" diyorsa da, yok bu kez gerçekten bırakmış gibiyim. Hatta sigarayı bırakma konusunda yardımcı olan değerli Doktor Şemsettin Sak'a buradan teşekkürlerimi iletiyorum. Sayesinde ben ve arkadaşlarımdan birçoğu sigaraya veda ettiler, edecekler de hariç...

 

Sigara başta olmak üzere, sağlığa zararlı maddelerden vazgeçelim, ama arada sırda bi tek atabilelim, dost meclislerinde adabına uygun, sohbet mezesi ile, değil mi?

 

Son olarak unuttuğumuz bir konuya da değip kestirmeden geçelim...

 

19 Mayıs 1919, Atatürk'ün Samsun'a ayak basarak, bu milletin "Vatansız" kalmasının önüne geçmişti ve bu günü de "Geçlik"e emanet etmişti... Adı "Gençlik ve Spor Bayramı" idi, sonradan "Atatürk'ü anma"yı da eklemek zorunda kalmıştık.

 

Dün gördük, kim "Genç" kim değil...

 

Kimin aklı Şam'da, kimin aklı bağdaki damda...

 

Hoşça kalın... Genç kalın ki, bayramlarımızı kutlayabilelim...

 

21 MAYIS 2013 

İBRAHİM PEKBAY