- Kategori
- Mizah
- Okunma Sayısı
- 1334
Kimler balık yemez

Yemekle yetinmeyip, gübre niyetine dibine döken var
“Hamsi lağha” diye bir olay yaşadınız mı? 50 yaşınızın altındaysanız bu pek mümkün değil. En fazla büyüklerinizden duymuşsunuzdur, ama bu olağanüstü tabiat olayını kendi gözlerinizle görmüş olmanız imkânsız…
1960’lı yıllarda –ve belki daha öncesinde de- yani Karadeniz’i henüz kendi ellerimizle katletmemişken, balık o kadar boldu ki…
Eylül aylarında Karadeniz hamsiye dar gelir ve biraz da peşinden kovalayan kofana gibi büyük balıkların amansız takibinden kurtulmak için, insana sığınırcasına kendini karaya atardı. Hamsi kavağa çıkar mı diye sorarlar ya, o dönemde kıyıda kavak olsa, hiç şüphesiz oraya da tırmanırdı.
Avlanmak için denize açılmaya ne hacet, hamsi kendi ayağıyla gelirdi Karadenizlinin sofrasına. Kumsallara dolan hamsiyi taşımaya kovalar değil, sepetler yetmezdi.
Günlerce hamsiden başka şey yenmez, bir kısmı tuzlanarak tenekelere basılır, kalanı ziyan olmasın diye gübre niyetine çay fidanlarının dibine dökülürdü. O dönemlerde çayda hafif bir balık kokusu oluşmuşsa, sebebi budur…
Ve elbette Karadenizli nimetini hayvanlarıyla paylaşırdı; kedileriyle, köpekleriyle, kuşlarıyla… Bir tek ineklerle koyunlar sevmezdi hamsiyi. Hoş onlara da yedirmek için uğraşanlar olmuştur mutlaka, ama biri inek, öbürü koyun, ne anlarlar balıktan!...
“Hamsi lağha” bolluğu anlatan yerel bir tabir. Artık kullanılmıyor. Hamsiyi, Karadeniz’i küstürdüğümüzden beri, bırakın kıyıda, denizin derinliklerinde bulmak bile zorlaştı. Birazcık sığırlaşmaya başlamışsak, bilesiniz bu, Karadeniz’in ve hamsinin intikamıdır…
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.

İnsanoğlu herşeyi tüketti, yakında insanları da tüketecek ...
Mustafa Tunç 25.06.2012 16:14- Cevap :
- Hamsi tükendikten sonra insanoğlu tükenmiş çok mu? Hamsisiz hayata hayat mı denir? 25.06.2012 21:57