Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Kasım '09

 
Kategori
Bayramlar
 

Kimse başkasına kurban olmasın!

Kimse başkasına kurban olmasın!
 

Çocukluğumdan beri ne zaman Kurban Bayramı gelse, ' Kurban ' ve ' Bayram ' kelimelerini yanyana oturtamam zihnimde. Kan selleri, bıçaklar, satırlar, kelleler, işkembeler, boynuzlar, ipini koparıp kaçan boğalar, kör bıçaklarla kesilemeyen hayvanların feryat figan bağırışları, kurban yerine elini, kolunu kesen kasaplar (!), yüzülmüş deri taşıyan kamyonetler...Ve bayram; çocukların sevinç çığlıkları, başucunda saklanan yeni ayakkabılar, askıda hazır bekleyen yeni giysiler, el öpülünce alınacak harçlıkların hesaplanması vs vs. Yakıştı mı sizce yanyana?

Yine Kurban denince aklıma lise yıllarımdan Fuzûli'ye ait şu dizeler gelir.

Yılda bir kurban keserler halk-ı alem ıyd için

Dembedem saat-be-saat ben senin kurbanınam


Mecaz bile olsa birine kurban olmak hiç hoş gelmiyor bana.' Kurban olmak ' sevginin dozunu gösterecek bir ifade olmamalı sanki. İnsan sevdiği için ölümü değil, yaşamayı seçmeli.

Sözün özü; şu ' Kurban ' kelimesinden hiçbir zaman hoşlanmadım. Neden derseniz;

Civan gibi gençlerimizi henüz 20'li yaşlarda teröre kurban verdik.

Her bayramda ve dahi bayram dışındaki sıradan günlerde yıl boyunca, yüzlerce insanımızı trafiğe kurban verdik.

Beş parasızlıktan ne yapacağını şaşırmış nice insanımızın adı ' Kader kurbanı ' oldu.

Körpecik genç kızlarımızı töreye kurban ettik.

Yine körpecik pek çok kızımız, sapıkların kötü emellerine kurban oldular.

' Kurban olsun ablan sana ' diyen şarkıları dinledik, el çırparak.

Ben artık ' Kurban ' kelimesinde hoş bir yan bulamıyorum. Çocukken anladığım; bayramda kesilen güzel gözlü hayvancıkların, et alamayan ailelere dağıtılmasıydı. Bu noktada çocuk ruhumu teselli edecek bir yan da vardı. Şimdi ise ' Allah için kurban, küp için kavurma ' söylemi geliyor aklıma.

Ben artık televizyonda, denize akan kanları, ellerini doğramış adamları, kaçan boğaları görmek istemiyorum. Yukarıda saydığım kurban olma türlerini de görmek istemiyorum. İnsanlar sevdiklerine ' Kurban olurum sana ' bile demesinler bence.

Çocukların anılarında, başuçlarında duran kırmızı rugan ayakkabılar, minik ellerine sıkıştırılan harçlıklar, ailenin bayram yemeğinde bir araya gelişinin coşkulu fotoğrafı kalsın.

Kurban kelimesini sadece şu cümledeki şekliyle duymayı bağışlayabilirim; Kurban olam kalem tutan ellere...

 
Toplam blog
: 261
: 2212
Kayıt tarihi
: 23.07.07
 
 

1954 Antalya doğumlu ve Antalyalı'yım. Ülkemin ve özellikle bu şehrin sevdalısıyım. Sanatın pek çok ..