- Kategori
- Şiir
Kır zincirlerini hayal
Hayal, gerçeğe uzanma cesaretini bulunca muhteşem; gerçek ise hayallerle muazzamdır...İşte Hakikat!
Burnumda tütüyorsun;
Çaresiz sızlayan direğimden
Bacası islenen yüreğimden
Sonsuz üşüyen seherimden
Işığı sızdıran günlerimden
Anlamadın mı?
Burnumda tütüyorsun;
Ümitsiz can veren rengimden
Gözümde titreyen ferinden
Zincire tutunmuş hayalden
Umuda mahkûm dilimden
Anlamadın mı?
Burnumda tütüyorsun;
Çatısı tutuşmuş evimden
Duvarı sarmalayan alevden
Hazan kokulu tuvalden
Gün be gün solunan kederden
Anlamadın mı?
Burnumda tütüyorsun;
Kafesi yırtılan canımdan
Rüyamı kaplayan âhımdan
Ateşle eriyen yalandan
Ciğere saplanan kalandan
Bize varamayan zamandan
Anlamadın mı?
Burnumda tütüyorsun;
Nâr nâr inleyen bedenden
Her ân damla damla gidenden
Kıyımızda asılmış köprüden
Hayatı kucaklayan gizlerden
Aşka kıyamayan gözlerden
Anlamadın mı?
Burnumda tütüyorsun;
Aşk duvarına çarpan
Bizliğe inat!
Her nefeste sürgün veren
Sarmaşık gibi,
Hiçi göğüsleyen sözlerden
Anlamadın mı?
Burnumda tütüyorsun,
Anlamadın mı?
Bir hayal perdesi
Hep olacaksa
Alev alev yanan bu yüreklerde!
Aşka uzanan şu ellerimiz
Her gün uzaklaşan
Ufku bekler de
Hakikat çiçeğini soldurur diye
Tuttum nefesimi
Buz gibi ân’da.
Bize hasret kalmış
Kanayan günü
Hiç kımıldamadan
Seyrediyorum…
Bu tülden duvarı
Yık artık, bir gün!
Rabbimden hediye
Gel işte! Bize…
Burnumda tütüyorsun,
Anlamadın mı?
Çek bizi hayalden
Ulvî gerçeğe
Kızılla sulanmış bu manzarayı
Zamanın yüreği mühürledi de,
Ey Gerçek!
Sen bunu anlamadın mı?
Burnumda tütüyorsun…
22.09.2011
Yegâh Elif Mirzâde