Kırlangıç

Tuğçe’ye Mektuplar

4.
savrulmuş sonbahar yaprakları
gri,
puslu..
yapraklar birer birer
terk ediyor erik ağacını
oysa yalnızlığa alışkındır erik ağacı
bu ne ilk terk edilişi onun ne de son
Anka kuşu gibi
küllerinden değil ama
her bahar yalnızlığından
yaratıyor kendini erik ağacı
(yalnızlık paylaşılmayan
bir varoluştur aslında..)
geçte olsa düşüyor cemre

pencerem de doğum sancıları çeken
dünya güzeli bir sonbahar
kış doğdu doğacak
yeşil bulutlar geçiyor içimden
güneye gidiyorlar
büyük ihtimalle..
büyük ihtimalle
içimde kanat çırpan kırlangıç
sana dair
seninle ilgili..

saat sabahın beşi Tuğçe
bugün onuncu günü
özgürlüğün,
özgürlüğümün..
özgürlük..!
özgürlük ne ekmeğimizde
ne aşkımızda
ne şarabımızda
özgürlük Sinop Cezaevinin duvarında..

saat zamanın somutlaştırılması Tuğçe
bugün onuncu günü…
toplamaya çalışıyorum
bir kurşun kalem
bir beyaz kağıtla hayatımı
ama o kadar dağılmış ki
neresinden tutsan ayrılık…


Kasım – Aralık 2010
Murat ÇELİK
23 Aralık 2010 tarihli Ergani Haber Gazetesinde yayımlandı.