Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Nisan '10

 
Kategori
Blog
 

Kısa Bir Mola

Kısa Bir Mola
 

Yazarımız yıllık izninin bir bölümünü kullandığından yazılarına ara vermiştir”. Bu ibareyi ne kadar çok sevdiğimi biliyorsunuz. Daha evvel de bahsi geçmişti. Şimdi derinden düşününce neden sevdiğimi daha iyi anladım sanırım.

Adı üstünde yıllık izninin bir bölümünü kullanıyor olmak başlı başına sevinilecek bir durum zaten :) Üstüne üstlük işin içinde seyahat de varsa tam “yeme de yanında yat” durumları.

Buraya kadar anlaşıldığı üzere bana yollar göründü efendim. Nereye gittiğimi sır gibi saklamayı düşünüyorum. Orhan Pamuk gizli saklı gider de biz gidemez miyiz? Başımız kel mi? Hindistan biraz uzak kaçacağı için daha yakın bir yer olabilir belki.

Bu aralar Afrika’ya ilgi duymaya başladım. Haritadaki şeklini mi seviyorum yoksa merakımdan mı bilemiyorum. Keza aynı şekilde Güney Amerika’yı da seviyorum galiba. Her ne hikmetse oralarda hep yaz mevsimi yaşanıyormuş gibi geliyor. Sıcak, çöl ve kuraklığı çağrıştırıyor. Ama yine de merak ediyorum işte. Belgesellerde görüyorum baya yeşil yerler de var.

Güney Amerika işi biraz zor. Yolculuk uzun ve sıkıcı geçer. Uçakta 10 saat gitmeye cesaret edemem. Afrika biraz daha yakın. Orası belki olabilir. Ama orada da başka sıkıntılar söz konusu olabilir. Örneğin şimdi gitmeye kalksam çıplak kalırım orada. Yazlıklarımı zuladan çıkartmadım henüz. Kışlıklarla gidip hamam sefası yapacak değilim di mi :)

En iyisi oralara kadar gitmemek galiba. Şimdilik! Daha yakın bir yerler bulmalı. Buldum galiba :) Ama dediğim gibi gizli tutmayı düşünüyorum. Hayranlarımdan bir müddet uzak kalarak kafamı dinlemek istiyorum.

***

Benim ağzımda bakla ıslanmaz efendim. Dayanamam her şeyi hemencecik söyleyiveririm. Şimdi yukarıdaki satırları okuyunca bazıları nahoş hallere gark olabilir. Şöyle ki:

“Şuna bak herif burnundan kıl aldırmıyor! Yok hayranlarıymış, yok gizliymiş!”

“Ayol kendini bi çok sanıyor bu da! Üç tane yazı yazdım diye yazar geçinir oldu!”

“Hah meymenetsiz şey! Altı üstü iki satır yazdı, Orhan Pamukla aşık atacak gööya!”

“Pes, vallahi pes! Pişkinliğin dik alası! Şişkinliğin daniskası! Hangi cehenneme gidersen git bize ne!”

“Herif iyice uçtu iyi mi? Meydanı boş buldu, salladıkça sallıyor! Peh!”

Vesaire…
Vesaire…

Durunuz! Stop’unuz! Van minüt! Hatta van buçuk minüt!!

***


Malum-u âliniz olduğu veçhile ben ve zevce hazretleri tıbbiye işi ile meşgul olmaktayız. Hal böyle olunca naçizane hayranlarımız peyda oluyor. Umumiyetle bunlar hasta oluyorlar. Allah’ın inayeti bizim de vesilemiz ile iyileştikleri vakit “fan” da dedikleri “hayran” kitlemiz haline geliyorlar efendim :)

İşte zevce hazretleriyle birlikte bu hayranlarımızdan uzakça bir yerde biraz dinlemek gayesindeyiz. Bizim sitenin bahçesi de pek güzel, pek yeşil bir yer. Ortasında biri fıskıyeli olmak üzre iki adet de havuz yapmışlar. Mis gibi.

E hazır hafta sonu tatiline girmişken evde çayımızı demleyip, termosa doldurduktan kelli pastaneden alacağımız kurabiyelerle havuz başında piknik yaparız belki dedik.

İşte o eğlence halinde iken blog mlog yazacak vakit bulamayabilirim. Onu şeyedeyim dedim. Hal-i pür melalim budur efendim. Siz ne anlamıştınız? :))

***


Belki de başka bir plan yaparız. İlla evin bahçesi mi olacak yahu :)

***

Dur bakalım. Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler…

***


Aslında hazır “mola” demişken hakikaten de mola verebilirim. Şöyle 10 gün nadasa bıraksam kendimi. Hem Ahmet Balcı da geri döndü :))

***

İyi fikir yahu. Nasıl olsa 1 Nisan da geçti. Ciddiye alınırım :) Zaten Ahmet Secer’den fırçayı yedik. “Yazacaksanız dolu dolu yazın, boşa yazmayın” dedi ya :)

***


O zaman görüşene kadar buralara iyi bakınız. Didişmeyiniz. Herkes oturduğu yeri güzelce silsin. Kalemlerinizi sırada açmayınız. Silgileri delip boynunuza da asmayın reca ediciiim, hiç hoş durmuyor.

***

Kaçtım :)

Murat HACIOĞLU

W E B B E N

 
Toplam blog
: 656
: 1708
Kayıt tarihi
: 08.12.08
 
 

Allah kimisine “Yürü ya kulum” demiş. Ben onu “Yürü, yaz kulum” anladım. Yürü anca gidersin manas..