Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ocak '07

 
Kategori
Sinema
 

Kısa film'e adım adım - Beyin Fırtınası

Kısa film'e adım adım - Beyin Fırtınası
 

Senaryosunu yazdığım bir kısa filmi uzun zaman aradan sonra artık bir arkadaşımla çekmeye karar verdik. Senaryonun kaba taslağını yayınlamayı ve fikirlerinizi almayı çok isterdim fakat yarışmaya da göndermeyi düşündüğümüz için yayınlama hakkımız yok. Katılıp nasıl bir başarı yakalarız/yakarlar mıyız bilemiyorum ama denemeye değer diye düşündüm. Bu hafta çekimleri bitirdikten sonra haftaya da ses, müzik ve diğer ayrıntılarla uğraşacağız, sanırım iki hafta sonra herşey hazır olacak. Bu konuyla ilgilenen birkaç arkadaştan mesaj aldım. Film bittikten sonra bir fragman yapıp onu sunmayı düşünüyoruz. Reklam amaçlı olmaması ve blogumuzda bulunan diğer sinemacı arkadaşlara haksızlık olmaması için yalnızca ilgilenen kişilere fragman için bir internet adresi göndereceğim. Gelelim kısa filmin yapım aşamasına...

Her senaristin farklı yazım şekilleri vardır ama özünde her film bir kıvılcımdan, bir fikirden doğar. Bazı sinemacılar bunu unutup ilk filmlerinde mucize yaratmak isterler ve bu genellikle hüsranla sonuçlanır. Pratik yapmak her zaman senaryo formatını öğrenmenize, dolambaçlı yollara başarıyla girip çıkmanıza ve her defasında seyirciyi daha inandırıcı bir şekilde şaşırtmanızı sağlayacaktır.

Senaryo yazmaya başlamadan önce fikirlerinizi, yani kafanızda uçuşan onalrca, yüzlerce ve bazen binlerce kelimeyi kağıda dökmek gerekir. Bunları beyin fırtınası aşamasında birbirine bağlamayı, ilişkilendirmeyi düşünmeyin. Aklınıza gelen kelimeler, karakterler, isimler, nesneler, herşey kağıdın bir köşesine savrulsun. Mesela aklınızda bir cinayet fikri var. Yazmaktan korkmayın, hemen kağıt kalemle bu fikri somut hale getirim. Kimin cinayeti? Kadın, erkek? Sebep? Katil? Neden? Bunlar cinayet kelimesinden yola çıkarak sorabileceğiniz farklı sorular.

Sinema biraz sabır isteyen bir uğraş ve roman yazarı gibi ilham gelmesini beklemek çoğunlukla senaryo yazmak için yersiz bir tutumdur. Senaryo yazarı kelimelerle oynayan, cümleleri esnetebilen, karakterleri hayata oturtabilen biridir ve siz bunu başarmak için sabırlı olmak zorundasınız. Şahsen ben başardığıma inanmıyorum ama emeklemeden de yürümek öğrenilmiyor tabi. Beyin fırtınasının amacı kafanızda uçuşan fikirlerden yakalayabildiklerinizi kağıda döküp bir sonraki aşamada(sonraki yazıda) birbirine bağlamaktır. Gün içinde yanınızda basit bir not defteri taşımanız bile bu iş için yeterlidir. Aklınıza gelen, sizi etkileyen herşey bu deftere yazılmaya değer.

Kısa filmin sinemada çok ayrı bir yeri vardır. Uzun metraja bir adım kala yapılmaya değer bir film türüdür.

Uzun metraj filmlere kıyasla tek dezavantajınız genellikle en fazla on veya onbeş dakika ile sınırlı olmanızdır. Yani seyirciye vereceğiniz mesaj kısa bir süre içinde ve fakat etkileyici bir şekilde ulaştırılmalı. Seyirci ilk dakikada filmin sonunu tahmin edebiliyorsa üzerinde biraz daha durulması lazımdır. Birçok video sitesinde yerli ve yabancı başarılı kısa filmler yapılmış. Yazmaya başlamadan önce bu dünyadan bir yer ayırtmanızı tavsiye ederim. Hayalgücünün sınırı yok, kameranın da ruhu yok. Güç sizde artık! Kendi dünyanızı keşfetmeye hazır mısınız?

 
Toplam blog
: 128
: 1989
Kayıt tarihi
: 03.10.06
 
 

Gözlerini kapat ve düşün: bir cümle kaç kişide farklı etki yaratır? Birbirimizi anlamanın gittikçe z..