Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mayıs '09

 
Kategori
Bilim
 

Kişilik nedir? nasıl gelişir?

Kişilik nedir? nasıl gelişir?
 

Günlük yaşantımızda; kişiliği gelişmemiş, kişiliği zayıf ya da kişilik sahibi, gibi deyimlere çok sık rastlarız.

Hatta bu sözcüklerle insanları tanımlarız.

Peki, nasıl oluyor da bazıları kişilik sahibi olurken, bazıları kişiliksiz, ya da kişiliği gelişmemiş oluyor?

Acaba doğuştan mı geliyor? sonradan mı kazanılıyor?, yada okumakla mı kişilik sahibi olunuyor?

Ayrıca kişiliğimiz, insanlarla iletişim kurarken, herkese göre başka şekilde mi değişiyor? İsterseniz bu soruların cevaplarını bulabilmek için, kısaca kişiliğin tanımına değinelim.

KİŞİLİK;

Kalıtımla gelen özelliklerin ve mizacın değişmeden kaldığı, hem de çevresel ilişkilerle ömür boyu değişen ve gelişebilen yapıdır.

Nasıl ki insanların dış görünüşü zamanla değişiyor, ancak kemik yapısı ve hatları özelliğini koruyorsa kişilik de tıpkı buna benzemektedir.

İnsanın tüm yaşantısının etkilerine bağlıdır.

*Yaşanan deneyimler, insanların bakış açısını çok farklı şekillerde değiştirebilir. Bu da kişiliğe yansır.

* Kişilik, zamanla değişip gelişebilmektedir.

*Kişilik, sosyal ortamda tamamlandığından, kişi bulunduğu gruplar içinde aldığı sosyal rollerle kişiliğini geliştirir. Çünkü insan, toplumsal bir varlıktır.

*Ancak okul, tek başına kişiliğin gelişmesi için yeterli değildir.(okumakla kişilik gelişmez)

*.Kişiliğin bütünlüğü içerisinde her insanın, öteki insanlardan farklı olmasını sağlayan, kendine has özellikleri vardır. Bireye özeldir.

* Bu özellikler kişiliğin belli öğeleriyle bağlantılıdır ve bunların dışarı yansımasıdır.

Örneğin; öfkelenme, alınganlık ya da patavatsızlık, güzel konuşma… İnsanların birbirinden ayıran farklı özellikleridir.

Bunların yanı sıra insanın yürüyüşü, ses tonu, mimikleri, beğenisi, …. Kişiliğin bir parçasıdır.

*Kişilik, uzun bir zaman diliminde şekillendikten sonra, bir daha esneklik göstermez

*Ayrıca, egosintoniktir. Yani kişinin normal olmayan davranışlarda bulunması, onu rahatsız etmez. Hatta bundan mutluluk duyar.

*Kişilik bozukluğu olan insan, çevreye uyum sağlayamadığından, çevrenin ona uyum sağlamasını bekler.

*Bazen, huy, mizaç ve karakter gibi tanımlamalarla kişilik eşleştirilebilinir. Ancak bunlar kişiliğin sadece bir yanını oluşturabilir.

Genel olarak en çok kişilikle eş anlamlı kullanılan, karakterdir.

Bireyin karakteri; kişiliksel özelliklerle, içinde yaşanılan çevrenin değer yargıları ve ahlak kurallarından oluşur.

Toplumsal değerler ve ahlak kuralları, çocukluktan beri benimsenirse ve ya uyum sağlamak amacıyla insanın kendini zorlamasıyla yerine getirilirse kişi dışarıdan ‘’karakterli’’ olarak değerlendirilir.

Karakterin gelişmesi ve biçimlenmesine ilişkin değişik ruh bilimi ve toplum bilimi yaklaşımları bulunmasına karşın, bunların hepsi karakterin oluşmasıyla vicdanın oluşması arasında sıkı bir bağ olduğunu vurgulamışlardır.

Sonuç olarak; Kişiliğin sürekli ve tutarlı görümü ‘’karakter’’ sözcüğüyle ifade edilirken,

Bireyin yapıp ettikleri, ortaya koydukları, başka insanlarla ilişkileri, eğilimleri ve yaratmaları onun kişiliğini belirler.

Sözün özü;Çevreye uyum sağlayabilen, söyledikleri ile yaptıkları tutarlı olan, saygılı, güzel ahlak

sahibi insan KİŞİLİĞİ GELİŞMİŞ insandır.

Özlü söz; ‘’baca eğri de olsa dumanı doğru çıkar’’

Saygılarımla.

 
Toplam blog
: 287
: 13046
Kayıt tarihi
: 22.11.08
 
 

Öğretmenlik yapıyorum ve anneyim. Çocukları çok seviyorum. Yüreği sevgi dolu olan insanlara, sela..