Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Nisan '15

 
Kategori
Deneme
 

Kişinin en çok hangi konuda konuştuğu önemlidir; çünkü sakladığını söyler

Kişinin en çok hangi konuda konuştuğu önemlidir; çünkü sakladığını söyler
 

Konuşması, davranışı, neye karşı olduğu ve neyi savunduğu gibi durumlar kişiyi ele verir. İşini bilen dikkatli bir gözlemci takibe aldığı katili böyle ortaya çıkarabilir.

Nasıl bu kadar iddialı konuşabiliyoruz? Kendimizden biliyoruz çünkü… Ben sorunlarımı orada burada konuşmam deseniz de konuştuğunuz konular sorunlarınızla ilgilidir. Ve sorunlar da genellikle saklanır. Aslında sizler de sorunlarınızı anlatmazsınız. Ama biz konuşmanıza bakarak sorunlarınızın hangi konuda olduğunu anlarız.

Burada ipucu kişi kendinde olan eksikliği eleştirir. Mesela korkak biri sürekli cesareti gündeme getirir; korkaklığı eleştirir, cesareti över. Ya da en azından bu konuda çok konuşur. Bunu belki biri eksikliği ile ilgili yatıştırıcı söz söyler umuduyla yapar. Ya da “acaba benden başkasında da var mı” ın cevabını almak ister. Kendisi gibi olan varsa ya da kendisi gibi olanların sayısı arttıkça takıntısı (utancı, üzüntüsü vs) azalır.

Kişilerin sakladığı ya da saklamak zorunda kaldıkları/oldukları şeyleri basit olarak görüyorsunuz. Ensesten tutun ki işledikleri ölümcül bir cinayeti bile saklıyor olabilirler. Vücudunda utanacağı bir eksiklik vardır. Bir hastalığı vardır. Bakire değildir. Hamiledir. Korkaktır. Birini seviyordur. Birinden nefret ediyor, bir başkasına düşmandır. Casustur. Ölümcül hastalık taşıyordur vs.

İnsanlar işte tüm bu ve buna benzer sakladıkları durumları açık edecek konuşma ve davranış sergilerler. Tabi bu kişiye göre değişir. Herkes her şeyi hemen öyle şıp diye söylemez. Zaten söylenen bir şey yoktur. Örneğin kimse ben korkağım demez. Biz bunu konuşma ve davranışlarından çıkarırız. Tepkileri, çıkışları, heyecan ve suskunluğu içinde sakladığı konularla ilgili bize ipuçları verir. Mesela erkeklerle yatmayı meslek haline getirmiş kadınların hepsi de namusludur. Yani bir kadın yerli yersiz aşırı derecede namustan konuşuyorsa bu konuyla bir şekilde ilgisi var diyebiliriz.

Bir konu konuşulurken birden bire aşırı hassasiyet gösteriyorsa, şiddetle reddediyorsa, bir şeyi birileri duyacakmış gibi çekinerek konuşuyorsa ilgili konuda içinde yarası vardır diye düşünülür. Tabii ki takıntılı ya da psikolojik başka sorunları, kişilik bozukluğu ve hani inanç düşünce nedeniyle böyle davranıyorsa ayırmak lazım. Normalde kişi konuşma ve davranışıyla kendini ele verir. Sık sık yerli yersiz kahramanlıktan bahsediyor atıp tutuyorsa bu konuda korkak olduğunu düşünüyor yiğit insanlara özeniyor demektir. Kısaca kişinin dili ne söylüyorsa kalbi odur diyebiliriz. Çünkü insanlar kendilerini saklayamazlar. Ve aslında böyle katilleri bile bulabilirsiniz.

Kişi normal yaşamında en çok neleri gündeme getiriyor? Ya da başkalarının konuştuğu hangi konularda tepkisi daha farklı. Bazı soruları sizden/ondan/birinden öğrenmek için de konu kendisiyle ilgili değilmiş gibi soru sorar. “Bir arkadaşım” diye başlayan cümlelerin çoğunda “bir arkadaşım” kişinin kendisidir.

Konuyu magazin konusu gibi algılamamak lazım. Kişilerin konuşmaları bu yönden dikkatle izlenmeli. Bu sayede onların sakladığı şeyler konusunda ipuçları elde ederiz.  Ve kişi en çok da “bende yok” diyerek kendisinde olanı ortaya koyar.  Cinsel sorunu olan ve bunu saklayan erkeği bu yolla kolaylıkla anlarsınız. Onlar 70 yaşındadırlar ama hala maşallah gecede üç posta atarlar! Çünkü onların kendilerindeki eksiği saklamak için böyle bir savunmaya ihtiyaçları vardır. Bir kişi bir şeyi çok istiyorsa o şey o kişide yok demektir. Namustan bahseden namussuz, cesaretten bahseden korkak, düzenden bahseden düzensiz gibi tespitlerin doğruluk payı yüksektir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..