Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '17

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Kişisel gelişim: Nedir "Kişisel gelişim?"

Kişisel gelişim: Nedir "Kişisel gelişim?"
 

selimucgul.com


Bence insana okulda verilen eğitim onun hayatta başarısı için hiçbir zaman yeterli olamaz. Okuldan ayrı olarak insanın kendi kendini yetiştirmesi vardır. Kitapları, kaynakları arayıp bulacaktır;  yararlı, aydın, erdemli insanları bulacak onlarla fikir alış verişinde bulunacaktır. Yoksa okul neye yarar ki.. Hele okulların iyice imam hatip’e dönüştürüldükleri bir zamanda… Bu durumlarıyla ne dünyaya yeterler, ne de öteki dünyaya…
 
Bir çok kurum (iş yerleri, patronlar..) insan kaynakları aracılığıyla iş yerlerine aldıkları insanların yetersizliğini bildikleri için; onları kendileri için yararlı, işe yarar insan hale dönüşmeleri için ayrıca çabalar harcarlar… Kurslar verirler, dershanelere gönderirler; yüksek lisans yapmalarına fırsat verirler.. Stajlar, etütler ve konferanslar yoluyla yeni elemanları iş yerine alıştırmaya çalışırlar. Elemanların bir çoğu bu sıkıyı görünce, basar gider.. Kimisi de “Sonuna kadar dayanacağım..” diyerek
, kendisine yardım etmek isteyen insanlara yardımcı olmaya çalışırlar. Nihayet gerçekten yararlı, işi çeviren insanlar haline dönüşürler. 
 
Ama yetişme evresinde insana çok iş düşer. İnsan akıllıysa kendi kendisini yetiştirebilir, ama eksikliklerini gören kimse de çoğu kez başkalarından yardım olmak durumunda kalabilir. 
 
İnsanın istediği nedir? Eh biraz deneyimli insanlardan nasihat, hayat hakkında, iş hakkında onların görüşlerini almak; içinde uyanan bir çok soru için yanıtlar bulmak… Böyle akıllı insanları bulmak kolay mı?
 
Bazıları da işin kolayını bulmuşlar. Piyasaya çıkmışlar, yeni bir “meslek” gibi  “Kişisel Gelişimi” kitaplayıp, pazarlamaya çalışmışlardır. Herkesin çabasına saygı duyulur. Ama hangisi, ne.. İnsana yararlıdır; bunu insanın kendisi arayıp bulacaktır. 
 
Piyasada bir çok insan akıl satmaktadır. Kimisi “Yoga” ilmini pazarlamakta, kimisi de Uzak Doğu sanatlarını bilmekle insanları yücelteceğini sanmaktadır. Herkesin yolu , kafası kendine göre.. Piyasaya çık bak, kimin aklı sana yatıyor; işine yarıyor, onun peşinden git. Ama hiçbir zaman tam bir hayranlık uygun bir yol değildir. İnsan her zaman kuşkucu, her zaman eleştirici olmalıdır.
 
Bize akıl veriyorlar da, akıl satıyorlar da; acaba kendilerinde gerçekten akıl var mı? Veya bu sattıkları akıl gerçekten verilen paraya değer mi? 
 
Bazıları kendilerini “Kişisel Gelişim” üstadı diye tanıtmışlar ya… Bunun elbette bir bedeli vardır onlara göre. Ve bunu pek de ucuza vermezler.
 
Oysa “Kişisel Gelişim” akıllı ve becerili olmakla eş değerdedir. Sen kendi işine yarayanı seçeceksin; kendini geliştirebilecek olanı fark edeceksin. Aslında kimse bu oyunu senin yerine oynayamaz. Sana yardım edebilirler, işte o kadar.. Fakat önemli olan senin ihtiyaçlarındır. Bunu sen bileceksin.
 
Nedir “Kişisel Gelişim?” bana göre biraz nasihat, biraz öğüt… Ama erdemli insanların, aydın insanların; senin böyle kabul ettiğin insanların düşünceleri… Gerisi sana kalmış.. Bu düşünceleri kabullenmek veya reddetmek.
 
Ama her insanın zaman zaman nasihata, güzel sözlere, işe yarar bilgilere ihtiyacı vardır. Çoğu kez insan bunları nereden, kimden alacağını bilemez. Araştırıp durur…
Biraz da hayat araştırma değil midir?
 
Hiçbir zaman her sorunun yanıtını altın fanus içinde bize sunulmuş olarak bulamayız… araştırmamız gerekir. Bulduğumuzu sandığımız zaman karşılaştırmamız, denememiz gerekir.
 
Hayat öyle kolay mı?  Keşke okullar her istediğimiz şeyi bize verebilselerdi.. Öyle az şeyle mezun oluruz ki, bunu hayata atılınca anlarız. Ondan sonra araştır  dur.. Nerede bulabilirim?
 
İşte size nasihat veren, yol göstermeye çalışan bir bilge daha.. Okuyun bakalım onun sözlerini belki bazısı işinize yarar. Bazen güzel sözleri dinlemekte yarar vardır.
 
İşte size Rudyard Kipling’in  çok tanınmış  “Eğer-if” adlı şiiri.. Belki bir gün bir derdinize çare olur.. Olur mu onu da bilemiyorum, ama sunması bizden, okuması sizden…
 
Adam Olmak (Eğer)
 
Eğer, bütün etrafındakiler panik içine düştüğü 
ve bunun sebebini senden bildikleri zaman 
sen başını dik tutabilir ve sağduyunu kaybetmezsen; 
 
Eğer sana kimse güvenmezken sen kendine güvenir 
ve onların güvenmemesini de haklı görebilirsen; 
 
Eğer beklemesini bilir ve beklemekten de yorulmazsan 
veya hakkında yalan söylenir de sen yalanla iş görmezsen, 
ya da senden nefret edilir de kendini nefrete kaptırmazsan, 
bütün bunlarla beraber ne çok iyi ne de çok akıllı görünmezsen; 
 
Eğer hayal edebilir de hayallerine esir olmazsan, 
 
Eğer düşünebilip de düşüncelerini amaç edinebilirsen, 
 
Eğer zafer ve yenilgi ile karşılaşır 
ve bu iki hokkabaza aynı şekilde davranabilirsen; 
 
Eğer ağzından çıkan bir gerçeğin bazı alçaklar tarafından 
ahmaklara tuzak kurmak için eğilip bükülmesine katlanabilirsen, 
ya da ömrünü verdiğin şeylerin bir gün başına yıkıldığını görür 
ve eğilip yıpranmış aletlerle onları yeniden yapabilirsen; 
 
Eğer bütün kazancını bir yığın yapabilir 
ve yazı-tura oyununda hepsini tehlikeye atabilirsen; 
ve kaybedip yeniden başlayabilir 
ve kaybın hakkında bir kerecik olsun bir şey söylemezsen; 
 
Eğer kalp, sinir ve kasların eskidikten çok sonra bile 
işine yaramaya zorlayabilirsen 
ve kendinde 'dayan' diyen bir iradeden 
başka bir güç kalmadığı zaman dayanabilirsen; 
 
Eğer kalabalıklarda konuşup onurunu koruyabilirsen, 
ya da krallarla gezip karakterini kaybetmezsen; 
 
Eğer ne düşmanların ne de sevgili dostların seni incitmezse; 
 
Eğer aşırıya kaçmadan tüm insanları sevebilirsen; 
 
Eğer bir daha dönmeyecek olan dakikayı, 
altmış saniyede koşarak doldurabilirsen; 
 
Yeryüzü ve üstündekiler senindir 
 
Ve dahası 
 
sen bir İNSAN olursun oğlum...
 
Genç insanların, nasihata ve akıllı yol göstericilere çok ihtiyacı olduğunu sanıyorum. Rudyard Kipling’in bu şiiri çok ders verici… Böylece notlarımın arasına almayı düşündüm.
 
 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..