Kişisel imajınız, markanız sizin iletişim aracınızdır

Kişisel imaj ya da kişinin markası kişinin çevresi ile kurduğu ilişkilerde bir iletişim aracıdır. Kişinin kendi imajını yaratması ve bunu yaparken özünden uzaklaşmaması önemli.

Bir insanın imajı, dış dünyaya kendisini sunuş şeklidir diyebiliriz. Kişinin çevresinde oluşturduğu değerleri, düşünceleri ve fikirleri…

Kişisel imaj ya da marka sözlü iletişimimiz, beden dilimiz, görüntümüz, dinleme ve konuşma yeteneğimiz, öğrendiklerimiz, deneyimlediklerimiz, birikimlerimiz, potansiyelimiz, özsaygı ve özgüvenimiz, kişisel gelişimimizdir.

Kişisel imaj hem sosyal hem de profesyonel yaşamda oluşturulmalı.

Peki, oluşturulan imajı yönetirken dikkate alınması gereken en önemli etkenler neler?

Kişinin kişisel imajının çevresinden aldığı geribildirimler olumlu mu? Kişisel imaj gerçekten başarılı mı? Çevrede yarattığı etkiler ne şekilde?

Kişisel imaj tutarlı mı? Yoksa kişinin karakteri yapısı, yaşam tarzına uyumlu olmayan bir yapıya sahip? Kısaca iç ile dış farklı şekilde mi kendini sergiliyor yoksa ikisi arasında gerçek bir uyum var mı?

Kişide iletişim becerileri gelişmiş mi? Kişi dinleniyor ve çevresindekileri etkin dinliyor mu?

Sözlü ve yazılı iletişim yönünden kişi gerçekten başarılı mı? Bu yönlerini geliştirmek için çaba gösteriyor mu?

Kişinin beden dili ile sözel dili birbiri ile uyumlu mu? Yoksa dili farklı bedeni farklı mı konuşuyor?

Profesyonel yaşamda giyim tarzı bulunulan sektöre, bulunulan pozisyona, kişiliğe ve fiziki görünüme uygunluk gösteriyor mu? Sosyal yaşamda da bulunulan ortama, kişiliğe ve fiziki görünüme uyum sağlanan bir giyim tarzına dikkat ediliyor mu? Kişiye yakışan tarzda; uygun renklerde ve stilde kıyafet, ayakkabı, aksesuar seçimi yapılabiliyor mu?

Nezaket ve protokol kurallarına dikkat ediliyor mu?

Karizma, liderlik, özgüven, özsaygı vb. karakteristik özellikler var mı?

Çalıştığınız şirkette ve sosyal yaşamınızda olumlu bir imaj oluşturmak istiyorsanız;

·         Hem genel kültür hem de mesleki anlamda bilgili olun. Kendinizi geliştirmek için zaman ayırın. Bilgi eksikliği olan konularda öğrenmeye açık olun. Kendinizi okuyarak, araştırarak geliştirin.

·         Kültürlü olun. Bolca dergi, kitap, gazete okuyun. Ülkede ve Dünya’da olan olaylardan haberdar olun. Gündemi takip edin.

·         Enerjik ve zinde olun. Enerjik olabilmeniz için kan şekerini devamlı normal seviyede tutmaya çalışın. Meyve, sebze ve kepek ekmeği gibi nişastalı karbonatlar kan şekerini uzun süre belli seviyede tutar. Öğün atlamayın. Uyku düzeninize dikkat edin. Enerjiyi arttırmanın diğer bir yolu da doğru nefes alabilmektir. Diyafram nefesi alma alışkanlığı kazanın. Enerjiniz arttırmak için kafein almak istediğinizde, aşırı kafeinin de zararlı olabileceğini düşünerek bunu günde bir veya iki fincan kahve içerek yapın. Bol su için. Egzersiz yapmaya zaman ayırın.

·         Duruşunuz her zaman dik olsun. Dik durun. Bu hem beden sağlığınız açısından hem de kendine güvenen bir görüntü sergilemeniz açısından önemli.

·         Giyiminize, saçınıza, makyajınıza dikkat edin. Profesyonel bir görünümünüz olsun. Konumunuza uygun giyinmeye ve size yakışacak tarzda seçimler yapmaya özen gösterin. Bu itina; etrafınızla sadece ilgili bir titizlik değil, kendinize olan saygınız ile de ilgili.

·         İletişim becerilerini geliştirin, ses tonunu etkin kullanın, iyi bir dinleyici ve iyi bir konuşmacı olun. Bu etkinlikleri kazanmak için biraz çaba ve istek yeterli.

·         Beden dilini doğru kullanın. Beden dilini kullanmayı rahatlıkla öğrenebilirsiniz. Hem özel yaşantınızda hem de profesyonel hayatınızda oldukça işinize yarayacak.

·         Protokol ve nezaket kurallarını gittiğiniz ve bulunduğunuz her yerde uygulayın.

·         Dakik olun. İş saatlerine uyum gösterin. Sosyal yaşamda da randevularınıza zamanında gidin. Kimse bekletilmeyi sevmez değil mi?

·         İşinizi iyi yapın, verilen görevleri zamanında ve titizlikle bitirin.

·         Masanızı ve dolaplarınızı tertipli tutun.

·         Herkese adil davranın.

·         Sorun çözücü olun. Sorunun kaynaklarını belirledikten sonra sorunun nedenlerinde fazla takılmak yerine, çözüme daha çok odaklanın.

·         İnsanlarla iyi geçinin. Empati kurmaktan vazgeçmeyin. Hoşgörülü ve saygılı olun.

·         Güler yüzlü olun.

·         Yöneticinizle ve iş arkadaşlarınızla yüksek sesle tartışmayın. Düşünce ve isteklerinizi yapıcı bir şekilde dile getirin.

·         İşinizden yakınıp şikayet etmeyin. Bu durumu her yerde dile getirmeyin. Bir sorun olduğunu düşünüyorsanız, yakınmak yerine çözüm yoluna gidin.

·         Dedikodudan ve insanları yargılamaktan uzak durun.

·         Ve en önemlisi size yapılmasından keyif duymayacağınız hiçbir şeyi başkasına yapmayın.

Yeşim BUYURGAN

Kişisel Gelişim Uzmanı, Eğitmen

*Telif hakları gereği yazılar yazar ismi ya da link belirtilmeden kopyalanamaz.