Kitap okuma alışkanlığım

Çocukluğum televizyonun, gazetenin olmadığı, piller çabuk bitmesin diye ara sıra radyo dinlenilen ortamda geçti. Evde babamın küçük küçük dini hikayeler içeren kitapları vardı. Babam sık sık onları yüksek sesle okur bize de dinletirdi. Ben okumayı öğrenince o kitapları okmaya başladım. Etrafımda okuyabileceğim farklı kitap yoktu. Okulumuzda bizim ablalarımızın okuduğu dönemde az sayıda kitaptan oluşan bir küçük dolaptan ibaret kütüphane vardı. Okul müdürünün odasındaydı, ordan kitap alıp okuyabileceğimi ben bilmiyordum, biri de söylemiyordu. İlkokul 3. sınıfa ta okurken bir gün evde kapağı yırtılmış bir kitap buldum ve hemen okumaya başladım. Bana göre bir hazine bulmuştum ve neredeyse iki yıl boyunca her gün bıkmadan okuduğum bu kitap Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler idi. Beşinci sınıfa geçtiğim yaz ablam bir kitap almıştı ve o yaz tatili boyunca da o kitabı okudum. Orta okula başladım. İlçe halk kütüphanesinin değerli emekli öğretmeninin sayesinde çocuk kitaplarından başlayarak seviyeyi artırarak okuyor, kitapları o kadar çabuk bitiriyordum ki bazan okumadan iade ettiğimi düşünüyordu. Ortaokul son sınıfta şehir değiştirdim, orada halk kütüphanesi yoktu ve benimde kitap alacak kadar harçlığım. Okulda ki kütüphane de ise doğru dürüst kitap yoktu. Öğretmenlerden biri bir kırtasiye ve kitap evi açmıştı. Hergün önünden geçerken vitrinde ki kitaplara baka baka adlarını ve yazarlarını ezberlemiştim. Bir gün yine bakarken öğretmen beni çağırdı ve okumak isyediğim kitabı seçmemi söyledi. Utandım, ezildim ne diyeceğimi bilemedim. Ama öğretmenim ısrar etti, " Kitabı al, ciltle, oku ve kirletmeden getir " dedi. Ben de öyle yaptım ve o kitapevinde olan bütün kitapları hiç kirletmeden okuyup iade ettim. Kendi mesleğimi elime aldığım zaman ilk işim Dünya Klasiklerini almak oldu. Kitaplar benim hep en değerli hazinem oldu. Okumak isteyenlerle her zaman kitaplarımı paylaştım ama götürenlerin çoğu bir daha getirmedi. Buna çok üzülmeme rağmen hala kitaplarımı paylaşmaya devam ediyorum.Kitap satın alamayanlar; kirletmeden ve kaybetmeden isteyen herkesle kitaplarımızı paylaşalım ve daha çok okuyalım. Kitaplar pahalı ve almak zor. Bu günlerde bir kaç tanıdığım aradı ve ayda kaç kitap okuduğumu sordular. Anket yapılıyormuş. Bu yazyı yazmama da bu anket sebep oldu. Bu vesile ile alamayanlara kitaplarımızı vererek, birbirimizle değiştirerek daha fazla insana okuma alışkanlığı kazandırmış oluruz değil mi? Ayrıca birine hediye almak istediğinizde bu neden bir kitap olmasın? Aydınlık günler dileği ile..