Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Şubat '08

 
Kategori
Eğitim
 

Kitap Okuma Üzerine

Kitap Okuma Üzerine
 

Son yapılan araştırmalara göre ülkemiz okuma alışkanlığının durumu:

Ülkemizde düzenli okuma alışkanlığının % 0, 01,

394 kütüphaneye karşılık 400.000 kahvehanenin bulunması,

Kitap okuma oranının % 4, 5’larda kalması,

Üniversite mezunu sayısının 14 kat artmasına rağmen kitap okuyanların sayısının 1965 yılına göre %10’lara gerilemesi,

Haftalık televizyon seyretme oranının 20 saat olması, (Bence daha fazla sadece hafta sonları 20 saat çok rahat bulunur)

Gençlerin %70’inin hiç kitap okumaması,

Türkiye’nin okuma becerilerinde 173 ülke içinde 82. olması,

Çocuğunun kitap okumamasına duyarsız kalan ebeveynlerin oranının %70’i aşması,

Okuma alışkanlığına çözüm bulunmazsa ülke geleceğinin tehdit altında olması,

Türkiye’nin toplumsal yaşamında kitabın 235. sırada olması,

İçine kapalı, kendini ifade edemeyen, kendine yabancılaşmış ve mutsuz gençlerin sayısının artması.

Bu nedenlerden dolayı Milli Eğitim Bakanlığı kitap okumakla ilgili projeler üretiyor. Önce okullarda her gün 20 dakika “Okuma Saati” etkinliği yapıldı. Son yıllarda lise ve üniversiteye giriş sınavlarında yoruma dayalı sorularda ciddi artışlar sağlandı. Bu soruları ancak kelime haznesi geniş, çok okuyan gençler rahatlıkla yapıyorlar. Zaten akıcı konuşma ve yazmanın yolu kitap okumaktan geçmektedir. Okuma alışkanlığı olanların olayları kendine has yorumlama tekniği varken, okuma alışkanlığı olmayan bireyler ise başkalarından duyduklarını savunan birey olup çıkmaktadır.

Tabi halkın kitaptan kaçmasını televizyona bağlamamamız gerekir. 12 Eylül Darbesi maalesef kitapları vurmuştur. Kendi halinde biri olan babam bile kitaplarının kimisini yakmış kimisini gömerek saklamıştır korkuyla. Üniversitede hocamız iki farklı ilk okuma kitabı göstermişti. 50 yıl önceki ilk okuma kitabında evin dedesi, ninesi dahil tüm fertler kitap okurken yaklaşık 10 yıl önceki ilk okuma kitabında bazı fertler kitap okurken evin ninesi örgü örüyordu. Basit ama önemli bir ayrıntıydı.

Maddelerden birisi ise anne ve babaların çocuklarının kitap okumalarını önemsemedikleridir. Çevremden hatırlarım özellikle sınavlara girecek öğrenciler ellerinde okuma kitapları olduğunda anne ve babaları “Kitap okuyacağına iki soru çözsene!” diyerek kızmışlardır.

Kitap, gazete okumayanların bir diğer bahanesi ise internettir. “Hocam niye gazete alıyorsun internette hepsi var paran boşa gidiyor!” şeklinde bazı eleştiriler ile de karşılaşmıyor değilim. Oysa internet ne kadar gelişirse gelişsin kağıdın kokusunu vermiyor. Aynı zevki alamıyorsun.

Anne ve babalardan kimi zaman çocuklarına kitap okumak için yardımcı olmamız isteniyor. Onlara önerdiğimiz ise anne ve babanın elini taşın altına sokmasıdır. Kendi özel hayatından 1 saat fedakarlık yaparak kendi belirledikleri bir zamanda televizyonu kapatarak çocuğunun önünde kitabı eline alarak okumasıdır. Çocuğa verilecek en önemli mesaj budur.

Muğla İl Milli Eğitim Müdürlüğü yeni bir proje geliştirdi. “Muğla Geleceğini Okuyor” adlı kampanyayla okul aile birlikleri de projeye dahil edildi. Proje kapsamında okullara kitap alınması, halkla birlikte okuma saatleri yapılması gibi çalışmalar planlanıyor. Hafta içi okul saatleri dışında okuma etkinlikleri yapılarak öğrencilerin kitap okuma alışkanlıklarının artırılması hedefleniyor. Öğretmenlerin de 20-30 dakika özveri yapmaları şart. Hepimiz aynı gemi içindeysek gemiyi ilerletmek için fedakarlık şart.

 
Toplam blog
: 150
: 2951
Kayıt tarihi
: 14.01.07
 
 

1975 Aydın doğumluğum, bir Ege sevdalısıyım. Dostluğa, arkadaşlığa önem veririm...