Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ekim '09

 
Kategori
Edebiyat
 

Kitaplar Arasında: Paşa Pınarı'ndan Dörtlemeler

PAŞA PINARI / dörtlemeler asker şairlerimizden emekli general şair ve yazar Fazıl Bayraktar’ın yeni çıkan kitabının adıdır. Daha önce bu köşede değerli Fazıl Bayraktar’dan söz etmiştim. Yine de bir hatırlatma bağlamında birkaç cümle ile değinmek istiyorum: Fazıl Bayraktar, 1928 yılında Kastamonu’nun Araç ilçesine bağlı Aksu köyünde doğmuş, 1949 da Harp Okulu’nu bitirerek jandarma subayı olarak silahlı kuvvetlerimizin saflarında hayata atılmıştır. Anadolu’muzun birçok il ve ilçelerinde bölük, tabur, alay, tugay komutanı olarak Jandarma teşkilatının değişik kademelerinde onurlu bir şekilde görev yapmış, generalliğe yükseldikten sonra, 1980 yılında emekliye ayrılmıştır. Fazıl Bayraktar, onurlu mesleğinin yanı sıra sanatla, edebiyatla da uğraşmış, Türk edebiyatına kalıcı eserler kazandırmıştır. Onunla da ortak noktalarımız vardır. İkimizin de Harran üzerine yazdığımız ve bu adı taşıyan şiir kitaplarımız vardır. Şair Bayraktar’ın yayınlanmış kitapları: Harran Ovası’ndan Mektuplar ( 1964), Kadın Parmağı öyküler (1993), Harran Güzellemesi (1996), Çeşitlemeler ( 1996), Bıngıldaki Çayır öyküler ( 1996), Şehit ve Gazi Atalarımızın Soy Kütüğü, Araştırma (1998), Bir Kasabaya İki Deli Fazla, öyküler, (2001), Kastamonu Yöresi Deyimler ve Maniler ( 2004), Seçme Araç Şiirleri Antoloji (2007 ) ve Beydilli Oymağında Bey Düğünü, öyküleri basım aşamasındadır. Şair ve öykü yazarı Sayın Fazıl Bayraktar’ın şiir ve yazıları ülkemizde yayımlanan birçok sanat ve kültür dergilerin de yayınlanmış ve halen yayınlanmaktadır. Bana gönderdiği yeni kitabı PAŞA PINARI dörtlemelerden ibaret olup zarif dörtlükler halinde güzel bir baskıyla yayına giren Ankara’da Kültür Ajans Yayınları arasında çıkmıştır. Kitabın Önsöz’ünü HAGEM Eski Genel Başkanı (Prof. Dr.) Sayın Nail Tan kaleme almıştır. Şair Bayraktar bu değerli eserini bana özel bir mektupla armağan etmişlerdir.Mektup deyip geçmeyin. Asker mektupları, aşk mektupları, dost, arkadaş , ticaret ve iş mektupları gibi..Bu günlerde siyasilarin ( Erdoğan-Baykal ), birbirlerine gönderdikleri mektuplarından söz ediliyor. Ya postacının getirdiği, yolunu dört gözle beklediğimiz mektuplar. Dört köşesi yanık, gül kokulu mektuplar, tütün kokulu mektupların yeri bir başkadır.Mektuplar, dostluğu, arkadaşlığı pekiştirden birer yazılı belgedir.Edebiyatımızda da ayrı bir yeri vardır.Şair Fazıl Bayraktar'ın, bana imzalı olarak gönderdiği bu değerli şiir kitabının yanında zarif, manidar bir mektubu vardır. Bir hatıra bağlamında bu mektubu aynen sizlerle paylaşmak istiyorum: <ı>Aziz Şairim, <ı>İzmir:08.10.2009 <ı>Umarım Letonya’dan dönmüşsünüzdür. Çağrı’da okuduğum son yazınız o geziye dairdi. Bendeniz de üç aylık sıla-i rahimden kürkçü dükkânına yeni avdet eyledim. Bol bol yayla havası kokladım; enerji depoladım. <ı>Bu arada, kültür Ajans dörtlük ve beyitlerimi ihtiva eden “Paşa Pınarı “ bir kitabımı yayımladı. Kitaptan bir nüshayı tetkiklerinize sunuyorum. <ı>Maşallah, Evliya Çelebi gibi durmaksızın dolaşyıyorsunuz. Sizin gibi dost ve ihvanı çok olanlar dolaşırlar tabii. <ı>Gözlerinizden öperim. <ı>Fazıl Bayraktar <ı>E.General / imza. diyerek bu zarif ve manidar mektuplarını bana göndermek zahmetinde bulunmuşlardır. Öncelikle Sayın Şair dostum, ağabeyim olarak saydığım Fazıl Bayraktar’a burada hem kitabı ve hem de bu nazik ve zarif mektubu için de ayrıca teşekkürlerimi arz ediyor; bir asker gibi selamlıyorum. Paşa Pınarı “ şair Fazıl Bayraktar’ın dörtlemeler ve inci gibi yazılan beyitlerinden oluşan bir güldestedir. Nail Tan bu kitabın ÖN SÖZ’ünde özetle şunları yazıyor: “ Şair Bayraktar, çoğu gazete sayfalarında kalmış, bir bölümü Çeşitlemeler kitabında yayımlanmış, berceste diyebileceğimiz ikilik ve dörtlükleri nihayet bir kitap bütünlüğünde okuyucuya sunmaya karar verdi. “Paşa Pınarı’na (Alamünit Şiirler )’den her biri beyinlere, yüreklerde kolaylıkla kendine bir sıcak bir yuva bulmaktadır. Bu şiirler Ziya Paşa, Mehmet Akif Ersoy, Yahya Kemal Beyatlı, Neyzen Tevfik ve Necip Fazıl’ın beyit ve dörtlükleri gibi okuyanı adeta damarına girip kan olup vücudunda dolaşmakta ve hücrelerine yerleşmektedir.”. Sayın Nail Tan, bunları bir edebiyatçı şair gözüyle yorumunu yaptıktan sonra bize artık söz düşmez. Çünkü o’da bir şair ve yazardır, burada durmak lazımdır. Zaten o gerekeni söylemiştir, Şimdi sözü fazla uzatmadan, eğip bükmeden şair Bayraktar’ın bu güzelim “Paşa Pınarı’dan yudum yudum ak pak, Toroslarda akan bir pınar suyu niyetine kana kana dörtlüklerinden içip serinlenerek sizinle paylaşmak istiyorum: Kitabın ilk giriş dörtlüğü şöyle başlıyor: Ozan göçüp gitse de, duvarda sazı kalır, Kelam ehli yitse de mecliste sözü kalır. Sahibin ne dediyse yaz sevgili kalemim, Bir gün her şey bitse de söz uçar, yazı kalır.(.s.1 ). “Paşa Pınarı” dörtlemeler, kolayca okunsun ve okuyucuyu pek rahatsız etmesin diye 14 bölüm halinde konularına göre dörtlükler sergilemiştir. Bu kitabın isim babası da gazeteci Tahsin Şentürk’tür. Tahsin Şentürk, Karabük’te yayınladığı bir gazetede Şair Bayraktar’ın bu dörtlemelerini hep bu isim altında yayımlamıştır. Bunu da bir vefa borcu olarak yerine getirmişlerdir. İyide etmişlerdir. Her zaman söylüyorum, yine altını çizerek yazıyorum: Vefa diye bir şey vardır..Vefa, sadece İstanbul’da bir ilçenin adı değildir.Ne yazık ki bunu çabuk unutanlar vardır. Dostluk ve Arkadaşlık bölümünden birkaç dörtlük sunuyorum: DRAMA Şişeler dostu oldu, kadehler arkadaşı, İşret sofralarında mezeler oldu aşı. Ne itibar kaldı ne çevresinde dostlar, O şimdi yalnızlığın iflah olmaz ayyaşı.(.s.13). İDAM SEHPASI Kötü dost, hatırını iyi günlerde sorar, Sana muhtaçsa şayet, her gün, her saat sorar. Gün gelir, devran döner, dost sandığın o hain, İhanet meydanında idam sehpası kurar. (.s. 13). ÖYLESİ – BÖYLESİ Kimi var dost sanırsın; tekerine taş koyar, Kimi var, candan geçip dost yoluna baş koyar. Kimi var, milyarderdir, dosta zırnık koklatmaz, Kimi var, kendisi aç, dost önüne aş koyar. ( s.15 ). DOST ARAMAK ÜSTÜNE MÜSEDDES Kara günde dost ara, sana himmet lazımsa, Dostlarından kazık ye, sana ibret lazımsa. Emsalsiz bir dost edin, sana ziynet lazımsa Dostlarını sıkı tut, sana servet lazımsa. Dost ararken başını bulutlarda gezdirme, Tevazu iksiri iç, sana hürmet lazımsa… (.s.18). KUTUP YILDIZI Arkadaşın kötüsü, başı belaya sokar, Arkadaşın iyisi, şefkatle, dostça bakar. Arkadaşın alası. Kutup yıldızı gibi, Gündüz görünmez amma gece ortaya çıkar. (.s.19 ). <ı>Şair Bayraktar, dost ve arkadaşlıklar üzerine bunları söylerken Hallacı Mansur’u anmadan geçmiyor. Şunları yazıvermiş kitabının bir başka yerinde: <ı>Linç edilmek için getirilen Hallacı Mansur, meydanda taşlanıyor, taşlar vücuduna değdikçe gülümsüyor. Şibli’nin attığı gül vücuduna dokununca feryat etti. <ı>Yanındaki muhafız sordu: - <ı>Nedir bu halin? - <ı>Taşlar, gaflet erbabından geliyor, onlar acıtmazlar. Fakat gül, gönül erbabından geldiği için acıyı hemen hissettim” diyor. Şair Bayraktar bunu yazdıktan sonra şu dörtlüğünü yazıvermiş: GÜL Dost kazığı yiyerek girdin bunca yaşına, Hedef oldun onların yumruğuna, taşına. Dost sandığın onlar ki, keşke düşman olsaydı, Gönül dostu olanlar gül atarlar başına. ( .s.25 ). “ PAŞA PINARI’nda okunmaya değer bulduğum iki yüzden fazla dörtlük ve beyit vardır. Bunların çoğu 11 heceli ve zengin kafiyelidir. Şair, dörtlüklerini yazarken iyi düşünmüş, ince elemiş ve sık dokumuştur.. Her kelimenin kendine özgü ayrıca bir anlamı olduğunu düşünerek bilinçli olarak halk şiirine uygun bir sanat anlayışı içinde sanatı, edebiyatı ve kültürümüzün tüm özelliklerini düşünerek dörtlüklerini özenle kaleme yazmıştır. Dörtlüklerin yorumu bir kitaba sığacak kadar anlamlıdır. Hepsinden örnek vermeği çok isterdim. Sözü fazla uzatmak istemiyorum. Emekli general şair ve yazar Fazıl Bayraktar, uzun yıllar Türk Silahlı kuvvetlerimizin bağrında görev yapmış, mesleğinin yanı sıra da sanatımıza, kültürümüze eserler kazandırmıştır. O’nu askerce selamlıyor, sağlıklı günler ve uzun ömürler diliyorum. Böylesine onurlu, böylesine değerli bir asker Paşanın ellerinden saygıyla ve hürmetle öpüyorum demekten kendimi alamıyorum. Teşekkürler Sayın Paşam, elinize, dilinize sağlık ve ömrünüze bereket diyorum.

 
Toplam blog
: 2227
: 832
Kayıt tarihi
: 27.06.09
 
 

1946 Mardin ili, Kızıltepe ilçesi'nin Esenli köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Kızıltepe'de bit..