Kitaplarla değişmek

                                              KİTAPLARLA DEĞİŞMEK
 

Günümüzde her şey çok hızlı değişiyor, neyse ki değişmeyen tek şeyin değişim olduğunu bilenlerdenim. Bazı değerler, değiştikçe anlamını yitirmekle birlikte yıllar geçtikçe eskimeyenler de var doğrusu... Örneğin Fransız düşünür Montaigne’in 16. yüzyılda yazdığı Denemeler’i, 21. yüzyılda da karanlıkları aydınlatmaya ve okurlarını sarmaya devam ediyor…

İlkokula gittiğim zamanlardı, bir gün babam elinde Milliyet Çocuk Dergisi’yle geldi. O dergiyle ilk karşılaşmamı hiç unutamam, kuşe kapağı bugün bile gözümün önünde. Dergi cuma günleri çıkardı, o günü iple çeker olmuştum. Kitaplarla dostluğum da bu dönemde sıkılaştı. Artık her hafta derginin yanında, annem de bir kitap alıyordu. O gün bugündür kitaplarla dostluğum hala sürmekte... Okudukça yeni dünyalar keşfettim, bu heyecan yeni romanlara, şiirlere sürükledi beni. Orhan Veli ile de o dünyada tanıştım. Gemlik’e doğru çıkıp, denizi gördüğümde şaşırmıyorum artık! Daha pek çok yazarla da tanıştım kitapların dünyasında. Bazen olayların kahramanı oldum kaybolduğum satırların arasında, kimi zamansa beynimin kıvrımlarında uzak diyarların en yorgun ama mutlu gezgini. Descartes, “İyi kitapları okumak, geçmişin en seçkin zekalarıyla önceden düzenlenmiş bir konuşmaya katılmak gibidir” der; bu söze yürekten katılıyorum. Böyle fırsatları, kitaplar dışında ne sunabilir ki bizlere?

Eskiden ne güzel alışkanlıklarımız vardı, kitap armağan ederdik birbirimize. Fakat bu alışkanlığımızı ısrarla değiştirme çabasındayız. Şimdilerde kitaplar, alınabilecek hediye listelerinin “top on” unda son sıralarda zar zor yer bulabiliyor. Gelin, kitapları listenin baş köşesine çıkaralım. Hakettiğimiz değerleri, kitaba hakkını vererek yeniden kazanalım…