Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Mart '08

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Kızmayan kelimeler!!

Sessizlik içinde uzun süre kafasını kaldırmadan önündeki içki şişesine baktı.
Sanki aylardır o şişeye yalan söylemiş de özür dilemek istiyormuş gibiydi!
Bir umutla en son yazısını birkaç hafta önce yazdığı dipteki odaya geçti.
Hafiften sendeliyordu,bilgisayar masasının karşısına koyduğu sandalyeye sanki kırılacakmış gibi dikkatlice oturmuştu.

Alalacele sitesindeki sayfasına girdi,kurcalamaya başladı.

Korkudan yayına veremediği onlarca yazıları,terkedilmiş haldeydiler.

Hepsini de kafası karışıkken yazmıştı,okunacak gibi değillerdi.

Belki içerisinde küfürler bile olabilirdi!

Önceleri her telden konular yazardı,vur patlasın çal oynasın!

Ama şimdilerde hep ona kızıyordu.

Yayınlarsa şimşekleri üzerine çekebilirdi.

Kime neydi ki hem onun aşkından?

Onu içine hapsetmeliydi yeniden.

Evi,terkedilmiş birisinin yaşadığı yerin sahip olması gereken özellikleri taşıyordu!

Her odasında aşırı doğallıktan doğan bir düzensizlik vardı!

Toparlanmalıydı,saatine baktı gece yarısını çoktan geçmişti,

Aşkını unutması mümkün olamıyordu bir türlü,içmemeyi deneyecek gücü yoktu.

Güya yeniden başlamaktan korkuyordu,en son daha bir önceki akşam aynısından devirmişti oysa!

Mutfak tezgahının üzerindeki içkiden bir bardak aldı,sonra bir tane daha,bir tane daha.

Yeniden bilgisayarının başına geçti.

Hemen resimlerim klasörünü açtı ve onun yüzlerce resminden birisinin üzerine tıkladı.

Büyüttü,büyüttü taaaki sadece gözleri netleşene kadar.

Bir zamanki bakışları aynen duruyordu,şimdilerde kimbilir ne kızgın bakıyordur diye düşündü!

Ama şu an daha yeşillerdi sanki,monitörün renk ayarlarıyla oynamamıştı oysa.

Gözlerini gözlerinin içine dikip bir daha,bir daha baktı.

Masadaki hediye paketlerini işaret ederek söylendi.

Hepi topu iki sevgililer günü geçti kapıyı çarpıp gittiğin günden beri.

Ve hep önemsediğim diğer günler....

Aha,hediyelerin hepsi orada duruyorlar işte.

Ben üzerime düşeni hep yaptım.

Hiç sensiz kalmadım sen hep vardın, iyi yada kötü ama hep seni yazdım,yaşadım.

Ama sana duyuramadım,çünkü aklı başında yazamıyorum eskisi gibi.

Kalbimdeki yerini hiç değiştirmedim,aşkım da tıpa tıp aynı.

Ama sana kızmayan kelimeleri yazamıyorum.

Bunları derken gözleri doldu.

Sevdiği yüzünden her şeyini kaybettiğini, yazamadığını söylemek kolay değildi bir yazar için...

Söylediklerine pişman oldu sonradan .

Uzun zamandır en iyi yaptığı şeyi yaptı,sustu.

Sonra yutkundu,bu defa içinden konuştu.

Ne pahasına olursa olsun yazacağım!

Rezil edeceğim seni herkese.......!

 
Toplam blog
: 1021
: 1607
Kayıt tarihi
: 19.10.07
 
 

Çok eski olmayan bir tarihte tıpkı sizler gibi Melek'lere gülümsermişim uykulu hallerimde!  ..