Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Eylül '17

 
Kategori
Kültürler
 

Kleopatra, " Marmaris'i " Neden Çok Sevdi ?

Kleopatra, " Marmaris'i " Neden Çok Sevdi ?
 

     Koskoca Roma’lı Kumandan Marcus Antonius, sevgilisinin “güzellik sırı’nı” muhakkak öğrenmeliydi. Yoksa  gözleri açık giderdi öteki dünyaya. Roma’da, dedikodular almış yürümüştü. Bu deli divane, başımıza iş açacak deniliyordu. Roma, kumandanı sepetlemek istiyordu.

     Antonius, baktı ki bu aklın cebe konacak yeri yok .Elini çabuk tuttu. Bir gecede giyindi kuşandı. Güvercinlerle haber saldı sevdiceğine. “Seni Tarsus’ta bekliyorum” diye.  Ve Mısırdan, 60 gemi dolusu deniz kumunu da  önden yolladı.

Görüntünün olası içeriği: gökyüzü, açık hava, doğa ve su

SAKAR'DAN  GÖKOVAYA BAKIŞ    

     7 yıl sürecek renkli, romantik, ateşli bir aşk yaşadılar, Marmaris’in Sedir Adasında. Sedir  Adası, aşk yuvalarıydı. Marmaris’te o zamanlar defterdarlık yoktu. Gemilerle kum, Sedir Adasına boşaltılırken   ambar işlerine bakan adam, düşünüyordu. Ve papirüslere şöyle bir not düştü:  “7 gemi dolusu kum teslim alındı. Bu kumların boku, ileride çıkar”

     Kleo’nun Tarsusta geçtiği kapı, Kleopatra Kapısı olarak değiştirildi. Halen de öyle. Kleo ve Antonius, çiçeklere boğuldu o gün.

     Romalı Antonius, bu güzelliğin sırrını sordu, aşk dolu gecelerin birinde. Kleo’ nun zarif göğsü, kabardı kabardı indi, zarif işaret parmağını, usul usul kaldırıp, Romalının dudağına götürerek değdirirken, “sus” işareti yaptı.

     Gösteri başlıyordu. İlk önce, Gökova’ya gelindi. Sakar Tepesinden süzülen tahterevan, oradan doğruca Sedir Adasına geçti. Kleo, kumları harmanlayıp, ateşledi. Kumlar, mısır patlağı gibi çatırdayarak sesler çıkardı. Sanki havai fişek şöleni vardı. Bir yanda mehtap, bir yanda alevlenen kumsal, bir yanda deniz. Kleopatra, “Aşkımız, bu kum tanelerinde saklı. Her patlayan tanelerin içinde sen varsın” diye fısıldayıverdi. Tabi, Antonius mest oldu.

     Çapları 1 milimetreden daha küçük ve her tanesi aynı büyüklükte olan o kum, halen Sedir Adasında var.  Plajdan her girip çıkanın üstü aranıyor şimdi. Kum çalınmasın diye. Yalnızca Dünya'nın iki yerinde var olduğu bilinen bu özel kumun diğer özellikleri de ateşte yanıyor, sodalı suda kendiliğinden çoğalıyor ve büyüteç altında incelendiğinde hareket ediyor olmasıdır. Karbonatlı çamurun bir çekirdek etrafında birikmesiyle oluşan kumların denize kattığı eşsiz güzellikteki renk de, muhteşem. Kumların bir benzerinin de Kızıldeniz'de olduğu bilinmekteydi zaten..

     Yarı çıplak Mısırlı kızlar, dizi dizi durmuş “Lir” çalaraktan, atmosferi de aşk havasına çoktan sokmuşlardı. Lir çalanlar, diyapozon kullanmadı o gece. Her biri, diyapozondu zira. Sellercesine, ölürcesine, aşk ile yoğrulmuşlar, aşk potasına dökülmüşlerdi sanki her biri. Uzun saçlarını, rüzgara vermişlerdi. O gece, bir kaçı, gökyüzünde ışıldayan yıldızlarla biriyle, nişanlanıvermişti. Kleo’nun olduğu yerde aşk, muz gibiydi. Herkese göre tadı değişiyordu soyarken, yerken, vuslatlara erilirken, zevkten kumlara düşerken.

Görüntünün olası içeriği: 2 kişi

 ANTONİUS, AŞK GECELERİNİN BİRİNDE KLEO İLE   

     Ya Antonius?! Coşarak bağrını açmış, yumruk yaptığı elini, göğsüne göğsüne vurarak, sesleniyordu Kraliçesine “Aşkının sırrı eğer bir sığla yağında saklı ise, “köpürt beni” Kleopatram!” demesi, boşuna değildi. Zira bu günkü Günnük Ormanlarında bu ağaçlardan yağ üretiliyordu. Kabuklarını soya soya, sızma yağ gibi topluyorlardı. Ve Kleo, bu yağla güzelleşiyordu esasında. Ve Marmarisli kızların güzelliğinin kökeninde, hala bu yağın sırrı gizli.

     Bir yanda testi testi şaraplarla muhteşem bir gece yaşadılar. Yedi kat yerin dibine, 7 kat da gökyüzüne çıkıp çıkıp indiler. Kleo “ Bu mekan, benim, gönül iksirim” diye fısıldadı. Güzelliğin birinci şartı, ruhu hoşnut kılmak” dedi. Antonius, olan bitenlerden şaşkındı… Bu gün bu yer, Kleopatra Adası diye anılır.

     Yağ çok muhteşemdi. Mısırlılar ölülerini mumyalarken,, bu yağla da güzelleştiriyorlardı ayrıca. Evde kalmış kızlar, bu yağ sayesinde güzelleşip, yuva kurdular. Günümüzde Mısırlı mumyalar yeryüzüne çıkarılırken neden gülümser acaba? Hiç düşünme fırsatınız oldu mu? Temiz havaya kavuştuğundan mı? Hayır ve de nayır. Bu yağın verdiği güzelliktir yüzüne vuran ve onu mutlu gösteren.

     Neyse mumyaları boş verin. Gece mece rüyanıza girer sonra. “Siz benim oramı buramı niye karıştırıyorsunuz. Gidin kendi işinize ” En iyisi mi, Antonius ve sevgilisine sormak lazım bunları. Tabi, onları bulursanız

     Ama, Marmaris ve çevresinde yetişen bu ağaçlar, bilinçsiz şekilde azalıyor. Dini törenlerde tütsü olarak kullanılıyor bu “Sığla” yağı. Ağaçların gövdeleri oluk oluk yarılıyor. Sızan yağ, kaşıklarla toplanıyor, talaşları ile birlikte kaynatılıp, kıl torbalarda, preslenerek süzülüyor. Bal kıvamında koyu renkli bir madde bu.

     16. yüzyıldanberi de biliniyor. Sünnet çocuklarının yaralarının iyileşmesinde birebir. Vücut parazitlerine de öyle. Kozmetikte, parfümcülükte, mide ağrısında, sabunda, çiklette, aşk yaraları dahil her bir şeye yararı var. Bakkallarda minik şişelerde satılıyor.

     Kleo’dan bu yana bu ağaçlardan günümüze ancak 3-5 ton yağ çıkarılıyor. 1980 de bu miktar 19 ton idi. Bazı insanların tenleri, kendiliğinden güzel kokar. Demek ki, Kleo’nun kendi vücudunun özel kokusu ile bu yağ birleşince, insanlar çıldırıyor olmalı.

     Muğla Üniversitesinden nihayet ses çıktı:  “ 65 milyon yıl öncesi bilinen bu sığla ağacı yağının üretiminin durma noktasına” geldiğini denilerekten.

     Kleopatra’nın aşk iksiri, tükendi, tükenmek üzere. Ama, Kleonun güzelliği, halen  ayakta.

     Ört  ki, ölem !

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi

LİR ÇALAN KIZLAR, KLEONUN GÖZDESİYDİ... ANTONİUSLU GECELERE EŞLİK ETMİŞTİ.

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi, gökyüzü ve açık hava

 MISIRDAN SEDİR ADASINA, GEMİLERLE  KUMLAR TAŞINDI.

Görüntünün olası içeriği: açık hava

BU GÜN HALA DAHA TARSUSTA BU KAPI DURUYOR. İSMİ,   KLEOPATRA KAPISI OLARAK ANLMAKTA

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi, ağaç, bitki, açık hava ve doğa

MARMARİS GÜNNÜCEK ORMANLARINDA AĞAÇLAR ÇİZİLEREK  SIĞLA YAĞI TOPLANIRKEN

Görüntünün olası içeriği: gökyüzü, açık hava ve doğa

İŞTE SEDİR ADASI. KUMLARI İSE ÇOK DEĞİŞİK

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi

KLEO'NUN AŞK GECELERİNDE NEDİMELER DE MİZANSENİ  BÖYLECE TAMAMLIYORLARDI.

Görüntünün olası içeriği: gökyüzü, ağaç, bitki, okyanus, açık hava, doğa ve su

AŞK YUVASI SEDİR ARASINDA, TARİHİ TİYATRO DA VAR. KLOE VE ANTONİUS, AŞKTAN VAKİT BULUP DA TİYATROYA GİTMİŞLİKLERİ YOK ANLAŞILAN. OLSAYDI, HABERİMİZ OLURDU YANİ

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi, ağaç, açık hava, doğa ve su

KUMLARI HALA YANIYOR SEDİR ADASININ.

.Görüntünün olası içeriği: 1 kişi

İŞTE KLEO. ÇEVRİLEN FİLMLERDE  BAŞ YAPIT OLARAK HALA HÜKMÜNÜ SÜRDÜRMEKTE.BUNUN, KLEONUN GÜZELLİĞİNDEN Mİ YOKSA KUMLARININ SİHRİNDEN Mİ OLDUĞU, BU GÜN HALA KONUŞULUYOR.

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi, oturan insanlar ve yakın çekim

KLEONUN DEVRİNDE NEDİMELERİ VEYA PLAJ ARKADAŞLARINA OLAN İHTİYACI DÜŞÜNDÜK.  BİR TEK RESİM BULAMADIK LİTERATÜRDE. BULA BULA BU KIZCAĞIZI BULDUK."OLSA OLSA DEDİK, MAYOLARI BÖYLE OLURDU" DİYEREKTEN.

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, okyanus, gökyüzü, açık hava ve su

Görüntünün olası içeriği: dağ, açık hava ve doğa

SAKAR GEÇİDİNDEN GEÇERKEN.

Görüntünün olası içeriği: dağ, gökyüzü, açık hava ve doğa

SAKAR DAN CANIM GÖKOVA. KLEOPATRA BU YOLLAR DAHA AÇILMAMIŞKEN, DAĞLARDAN BAYIRLARDAN TAHTI İLE  İNDİ.ŞALLARINI   UÇURARAKTAN.

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..