Koalisyon ve sıradan ortaklık

Bireysel olarak insanların, sosyolojik olarak da toplumların hayatlarını idame ettirebilmeleri için 2 çok önemli konuyu başarabilmaleri gerekir. Bu 2 konu olmazsa olmazdır.

Bunların birisi yaşadıklarından ders alabilmek, diğeri ise sabit fikirli olmamaktır.

Sabit fikirlilik, yani yaşamının bir döneminde sahip olduğu düşüncelerden asla vazgeçmemek doğru mudur? Başka bir deyişle bir konuda yanıldığını söyleyebilmek tükürdüğünü yalamak mıdır?

Asla doğru değildir. Olaylara at gözlüğü ile sadece bir yönden bakmanın başka bir ifade şekli sabit fikirliliktir.

Bu yönüyle mesela Ertuğrul Günay sözüm onlara sosyal demokratlarca "dönek" diye eleştirilmekte.

Bence tüm siyasiler biraz E.G. gibi olmalıdır. Siyasilerin birinci özelliği, dürüst ve ülke ve millet çıkarını her zaman kendi çıkarının önünde görmesi ise ikinci özelliği de doğru olanı kendi siyasi görüşünün önünde görmesidir. Örneğin sağcı veya solcu birileri tarafından yapılan doğru bir şey, asla karşı görüşlülerce  yıkılmamalı hatta desteklenmelidir. E.G. bunu başarmıştır onu tebrik ederim. Yeri gelmiş, AKP nin yaptıklarının yanlış olduğunu görmüş ve oradan hemen uzaklaşmıştır.  Olay budur.

Ben sağcıyım, sağcılar her zaman doğru yapar veya ben solcuyum solcular her zaman doğru yapar diye birşey yoktur.

T.C. nin kaosa gitmemesi için AKP, CHP, MHP veya HDP koalisyon oluşturacak ortak zemine gelmelidir. Olay, Erdoğan, Kılıçtaroğlu, Davutoğlu, Bahçeli veya Demirtaş meselesi değildir, olmamalıdır. Mesele sağcılık veya solculuk meselesi de değilir. Mesele, doğru olanı yapmaktır. Mesele, T.C. nin mutlu ve refah içinde  bekasıdır. böyle olmalıdır.

İkinci konu ise yaşanılan hatalardan ders alabilmektir. Parti liderlerinin siyasi tarihimizde yaptıkları hataların nelere mal olduğunu, partilerin ortak amaç etrafında birleşememelerinin maliyetinin ne olduğunu bilmeyen var mıdır?

Darbelerde bütün suçu askerlere atarak kendimizi tamamen haklı tarafa geçirebilir miyiz ya da daha doğrusu geçirmeli miyiz? Demirel, Ecevit, Türkeş, Erbakan tamamen suçsuzdu, herşeyi kenan Evren ve komutanlar yaptı demek ne derece doğrudur? Bunu mutlak olarak böyledir dediğimiz zaman zaten gerçekleri göremiyoruz ve gerçekleri görme yeteneğimizi kaybederek şizofrenik bir hal alıyoruz.

Siyasilerimizin geçmişte yaşananlardan ders almalarını beklemek, çok mu büyük bir beklentidir.

Şimdi T.C. aynen o dönemlerin bir benzerini yaşamaktadır. Lütfen ekranlara çıkın , sarılın, öpüşün, hoşgörü, barış mesajları verin. İnsanlarımızı yatıştırın, barıştırın.

Koalisyon bir ortaklıdır. Herkes çok iyi bilir ki bir ortaklığın yürüyebilmesi için , her taraf kendi çıkarından çok karşının çıkarını düşünmelidir. Böylece çıkarı düşünülmeyen taraf kalmaz. Sıradan ve başarılı her ortaklıkta, her sıradan başarılı ortağın başardığı bu konuyu anli şanlı liderlerimiz neden başaramamaktadır.

Bırakın lider diye ortaya çıkan bu insanları, normal her insanın hayatını idame ettirebilmesi için yaşadıklarından ders alması gerekir. Bu özelliği olmayan insanlar, inanın yaşantılarını sürdüremezler. Bu o kadar önemlidir ki, olmazsa olmaz ve  sıradan her insanın yaşamının devamı için sahip olması gereken  bir özelliktir.

Yine Kenan Evren mi sizin koalisyon yapmanızı önlüyor, yine TSK mı sizi provake ediyor? yaptığınız karşılıklı hakaretleri yoksa siz yapmadınız mı, Kenan Evren ve TSK mı herşeyi yaptı? Bu anormal gergin ortamı mezarından kalkan Kenan mı yaptı?

Eğer bu ortamda bu liderler koalisyonu beceremezlerse ki beceremiyecekler gibi görünüyor, o zaman gidilecek nokta KAOS tur. Kaos sonucu neler ortaya çıkar ülke nereye gider öngörü yapmak çok zordur. Tekrar darbe ortamı ve darbe gelirse hiç de sürpriz olmasın.

İktidar olabilmek için buna değer mi? Bu sabit fikirlilik değildir de nedir?