Komedi Dans Üçlüsü: ABD, Ermenistan, Türkiye

Sözde Ermeni Soykırım tasarısının ABD Dış ilişkiler komitesinden geçtiği bu günlerde dikkatimizi vermemiz gereken bir noktaya değinmek istiyorum;

Şimdi sizlere bir komplo teorisi anlatacağım ve sizlerden bunu kendinize sormanızı isteyeceğim;

Bu tasarının bizim üzerimizde nasıl bir bağlayıcılığı olduğundan falan bahsetmek değil amacım, yalnızca görmemiz gereken başka noktaların da olduğunun altını çizmek.

Her sene 24 nisanda önümüze bir şekilde getirilen bu soğuk yemek her seferinde halk üzerinde bir kin ve düşmanlık uyandırmakta ve aslında kimsenin de önemsememiş olduğu ermeni hikayesini halkın kafasına vura vura sokmaktadır.

Ülkemizde 50-60 bin civarında Ermeni kökenli vatandaşımız bulunmaktadır. Bu insanlar bizlerle komşudur, aynı okullara giderler, askerlik yaparlar, oy kullanırlar ve en az bizim kadar vatandaştırlar.

Hallerinden memnundurlar değildirler ayrı bir konudur ama bu ülkede yaşayan her vatandaşın da mutlu olmadığı bir gerçektir. Hallerinden memnun olmasalar da bu onlara özel bir şey değildir yani.

Ermenistan ile sınırların açılması ve ilişkilerin normale döndürülmesi sürecinde imzalamış olduğumuz protokolü hatırlarsınız, iç siyasette bunun açmış olduğu tartışmaları gelişen olayları da.

Burada hatırlamamız gereken bir konu daha var o da 2011 yılı genel seçimleri.

Ben şu an diyorum ki bu soykırım tasarısı tamamen hayal ürünüdür ve tamamen siyasidir.

Herkes bunu söylüyor zaten dediğinizi duyar gibiyim ama bence dikkatlice okuyun.

Bu tasarı ardından AKP ABD ye sert çıkışlarda bulunacak, bir kaç önemsiz sözleşmeyi iptal edecek ve hatta incirlik üssünü askeri uçuşlara kapacaktır.

%47 oy almasına rağmen kendisini devlet kurumlarına kabul ettiremeyen ve bir sonraki seçimde oy kaybedeceğine kesin gözüyle bakılan bu hükümet bunu yapmaya mecburdur.

"One Minute" çıkışının yeterli olmadığını, dışarıda küçük bir saygınlık kazandırmış olsa da iç siyasette bunun etkisiz ve gerçekler göz önünde olduğu için komik kaldığını gören AKP bunu yapmaya mecburdur.

(AKP düşmanı ya da diğer partilerin yandaşı falan olduğumu düşünebilirsiniz ama öyle olmadığımı da belirtmek isterim.)

Peki ABD böyle bir şeye göz yumar mı?

Büyük ihtimalle sayın başbakanın abd gezisinde obama ile görüştüğü ve üzerinde mütabakata vardığı konu şudur;

Bu tasarı meclisten geçirelecektir, ardından AKP, sert ve benzeri görüşmemiş tepkilerle Abd yi sindirmiş gözükecek,

Abd atmış olduğu adımı Akp nin gösterdiği direniş nedeniyle geri çekecek, hatta bir dizi tavizler vererek Türkiye nin haklı olduğunu gözler önüne sermeye çalışacaktır.

Bunun sonucu olarak süper güce karşı büyük bir başarı kazanıldığı ülke gündemine bomba gibi düşecek, Her şeye inanmaya alışkın halk bunu bir güzel sindirecektir.

Tabi ki tüm bunlar karşılıksız olmayacaktır.

Yine büyük ihtimalle, halihazırda imzalanmış olan ABD çıkarları doğrultusunda hazırlanmış sözleşmeler Seçim sonrası teker teker orataya çıkacaktır yada sümen altı edilip gündemden uzak tutulacaktır. Şimdilik bunlar nedir ne değildir bilmemiz çok güç olsa da bize pek yararlı olmayacaklarını düşünmek hiç te zor değildir.

Gelişmeleri dikkatli takip edelim, umarım ki ben yanılıyorumdur ve ülkemize zarar verecek gelişmeler olmaz. ama unutmayın ki her zaman güç kimde ise su onun tarlasına akar.

Saygılar