Komşu mu dediniz!

İnsan korkmalı, endişe duymalı, huzursuz olmalı...

Ama elinden, dilinden, belinden çıkacaklar için.

Ukbayı kazanıp kaybetme ikilemi arasında...

Kim korkmaz ki! Bihakkın görevini yerine getirenler müstesna.

***

Komşu, komşuluk şimdi de komşusuzluk...

Yan yana, altlı üstlü oturan komşular...

Birbirinden bihaber olan komşular.

Kendi kendine konuşanlar, karnından peşin hükümlü konuşanlar, daha neler neler...

Malum "insanlar konuşa konuşa..."

Aslında konuşmak komşulukla alakalıdır.

Ancak özellikle bugünün büyük şehirlerinde (kırsal kesimde kısmen komşuluk ilişkisi vardır) birbirini görmeyen, görseler de görmezden gelen, selam sabah nedir bilmeyen, iki kelime konuşmayan sayısız komşular var.

Komşulukta şu bu ayırımı yok.

Etrafınızdaki 40 ev komşu sayılır.

Komşusuzluk olmaz, çünkü komşu denince, kendimizden bahsederiz aslında.

Şimdi komşularınızı bir düşünün bakalım,

Vay, vay, vay!!!

***

Mani olmam gidene,

Kapatmam kapıları gelene,

Gelen gelir, giden gider...

Gelen hoş gelmiş gönlüme,

Gidene uğurlar ola...

Bir daha çıkmasan hiç yoluma

***

Olaylara bakış açımız, yaşadıklarımız, bize sunulanlar,

Fırsatlar, talep ve beklentiler, davranış ve davranımlarımız…

İnanç, umut ve güven…

İşte bütün mesele bunları yerli yerince hayatına uygulamaktır.

Gerisi kendiliğinden gelecektir.

Yoksa ömür, akan su misali geçiyor.

İsteseniz de, istemeseniz de…

Keşkeler ve pişmanlıklar fayda etmez, bilesiniz!

Kerim BAYDAK

kbaydak61-artan@hotmail.com