Konfederasyon Kupası'nda gruplar sonu

Güney Afrika'da düzenlenen FIFA Konfederasyon Kupası'nda grup mücadelesi sona erdi ve yarı final eşleşmeleri de belli oldu. Gruplar beklediklerimize benzer sonuçlar doğurdu, yalnızca İtalya'nın gruptan çıkamaması bu turun en büyük sürprizi oldu. A Grubu'nda son yılların en iyi milli takımı olan İspanya'nın grubu rahatlıkla lider bitireceğini düşünüyorduk; öyle de oldu. Sadece Irak maçında zorlanan İspanya grubu sekiz gol atıp hiç gol yemeyerek kapattı, bunun ötesinde ne kadar iyi futbol oynadıklarını bir kez daha gösterdiler.

Ev sahibi Güney Afrika da etkileyici bir futbol oynamaya çalışıyor. Irak karşısında bir türlü savunmayı aşamayan, yine de gole çok yaklaşan ama topun Parker'a veya Parker'ın topa çarpmasıyla galibiyetten olan Güney Afrika son anda Yeni Zelanda'nın Irak'a çalım atmasıyla yarı final biletini kazandı. Güney Afrika'nın yarı finalde eleneceğine inansam -daha doğrusu, perişan olacağına inansam da- takımın gelecek için iyi sinyaller verdiğini düşünüyorum. Pienaar'ın daha etkili olması ve Parker'ın yanına iyi bir forvet monte edilmesiyle beraber çok etkili olacaktır. Orta alandaki Teko Modise ve savunmadaki Matthew Booth isimlerine dikkat. Booth'un yaşı ilerlemiş ama Modise önümüzdeki yıllarda Avrupa futbolunda da yer alabilir. Irak bütün maçlarında iyi mücadele etti ama bir türlü golü bulamadılar. Güney Afrika maçında şansla beraber iyi direndiler ve bir puanı hak ettiler. İspanya'ya yine çok iyi direndiler. Yeni Zelanda'yı yenmeleri gerekiyordu ama gol pozisyonu bulamadılar ve beraberliğe razı oldular. Irak iyi forvetler bulamazsa uluslararası futbolda yüksek yerlerde bulunamaz. Yeni Zelanda için ''iki kez sıfır çektikten sonra burada galibiyet alabilirler'' demiştim; galibiyet gelmedi ama puanla tanıştılar.

B Grubu ise diğer gruptan daha çekişmeli oldu -ki öyle olacağı belliydi. Brezilya ilk maçında zorlanmasına rağmen son anda gelen penaltıyla Mısır'ı 4-3 yendi ve galibiyetle başladı. Bu galibiyete rağmen özellikle savunmasından memnun olmayan Dunga yerinde değişiklikler yaptı ve takım kalan iki maçını ABD ve İtalya karşısında 3-0 ile kazandı; grubu rahat bitirdi. Brezilya'nın bu turnuvada bize tanıttığı en büyük yıldız adayı 22 yaşındaki Ramires oldu. Orta alanda özellikle hızıyla göze çarpan Ramires gelecek sezon Benfica'da forma giyecek. ABD'nin gruptan çıkabileceğine inanıyordum ama tabii ki bu şekilde değil. Mısır'ın İtalya'yı yenmesinden daha büyük bir sürpriz başka bir şekilde yapılamazdı, herhalde. İlk maçta İtalya karşısında öne geçen ama on kişi oynamanın da etkisiyle çözünen ABD maçı kaybetti. İkinci maçta Brezilya'ya karşı hiç direnemediler. Son maç öncesi Mısır mı İtalya mı derken bir anda patladılar ve 3-0 kazandılar, Brezilya'nın da İtalya'yı aynı skorla geçmesi üzerine averajda öne geçtiler ve yarı finalist oldular. ABD Milli Takımı'nın en dikkat çekici ismi 21 yaşındaki orta saha oyuncusu Michael Bradley. Dört yıldır Avrupa'da top koşturan Bradley, daha üst düzey takımlara transfer olabilir. İtalya ilk maçında ABD'yi geriden gelip yenmesiyle ''Yine mi bir klasik İtalyan turnuvası?'' diye düşünmemize neden olmuştu. İkinci maçta Mısır'a kaybederek sürprize neden oldular. Son maçta ise Brezilya'ya direnemediler. Turnuva boyunca hiçbir şekilde iyi oynamayan İtalya'nın tek iyi oyuncusu Giuseppe Rossi'ydi. Mısır ilk maçta Brezilya'ya karşı 3-1'den 3-3 yaptı ama dramatik bir şekilde kaybetti. İkinci maçta İtalya'ya karşı muhteşem oynadılar ve kazandılar. ''İşte Irak'ın teknik olanı'' diye işaret ettiğimiz takım son maçta ise bozguna uğradı. Mısır'ın tanıtacağım genç bir yıldız adayı yok, bu nedenle takımın yine düşüşe geçmesi de muhtemel.

Yarı finallerde Çarşamba günü İspanya-ABD ve Perşembe günü Brezilya-Güney Afrika karşılaşacaklar. Brezilya'nın çok rahat olarak finale geleceğini; İspanya'nın ise zorlanacağını düşünüyorum. ABD iyi mücadele eder ve rakip de gününde olmazsa yine bir ABD sürprizi görebiliriz ama tabii ki çok zor bir ihtimal. İyi seyirler...