Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

salih haluk reşat şentürk

http://blog.milliyet.com.tr/shr

28 Eylül '07

 
Kategori
İlişkiler
 

Kontrolsüzlüğün kontrolü nasıl yapılır?

Kontrolsüzlüğün kontrolü nasıl yapılır?
 

Hepimiz, ya da bazılarımız mutsuz bir hayatımız olduğundan yakınır dururuz. Yaptıklarımızdan,
yapamadıklarımızdan, yaşadıklarımızdan ve başımıza gelenlerden asla hoşnut değilizdir. İki kelimemizden biri yakınma ve şikayet üzerine kurulmuştur. Sabah yorgun kalkarız ama akşam yatmak veya uyumak bilmeyiz.
Gereksiz yere birşeyler satın alır, sonra pişman oluruz. Market arabamızı önce doldurur daha sonra geri bırakırız ve bıraktığımız ürünler o kadar fazladır ki kendimizden utanırız.
Canımız hep bir şey yapmak ister ama tam olarak ne istediğimizde bilemeyiz. Sevmek ve sevilmek
isteriz ama bunun için ne yapacağımızı bilemez, kimi sevdiğimiz, kimden hoşlandığımız konusunda bile bir fikre sahip değilizdir.

Ve bir arabesk şarkının tutkunu olmak yoluna giriveririz. " Batsın bu dünya... "

Aslında bu mutsuzluğun kaynağında tek şey var; biz yani bizim kafamızın içinde olup bitenler...
Yani bir başka değişle düşüncelerimizin kalitesidir. Kendimizi tam anlamadan ve kendimizi sevmeyi, inanmayı
ve içimizdeki enerjiye tam anlamı ile sahip olmadan başkalarına bir şey vermeye çalışıyoruz. Ben kimim, ne istiyorum, neler beni mutlu eder ve gerçekten bunlar böyle mi? Elde etmek istediklerimle ilgili olarak bir bedel ödemeye hazırmıyım. Bunun için yapmam gereken neler var ve bunu yaparken kimlerin desteğine ve yardımına
ihtiyacım var. Hayat tek başına sürmüyor, birileri ile paylaşmayı öğrenmemiz artık son derece önemli bir
özellik oldu .

Geleceğimizi planladığımız oranda kendimizi mutlu hissedeceğimizi bilmemiz gerekiyor. Örneğin, yakında bayram var, bayramda yapabilceklerimizi şimdiden planlamak için oturup birileri ile program yapmak ve bunu kesinleştirmek bile şu önümüzdeki 10-15 günü farklı geçirmemizi sağlayacaktır. Aman hemen hissediyorum dedikleriniz; para...para...para!
Değil vallahi dostlar, eğer öyle olsaydı bütün zenginler mutluluktan fiyonk durumda olurlardı. Az bir harcama ile yapabilecek şeyler bile var sürüyle, mesela ben ne mi yapacağım bayramda;
ilk önce annemi babamı alıp güzel bir kahvaltı edeceğim onlarla... Sonrasında yapacaklarımın başında
havanın durumuna bağlı olarak opsiyonlu olarak belirlenmiş durum da kafamın içinde. Bunların biri oğlumla beraber İstanbul'un eski ara sokaklarında fotoğraf makinalarımızla dolaşmaya çıkmak olacak. Diğeri ise Arkeoloji ve Eski Şark Eserleri müzesini ağır ağır, bilmem kaçıncı kez gezmek olacak.
Belki Sultanahmet Köftecisi'nden yenecek bir köfte, piyaz, belkide mısır çarşısının içinde sağa sola göz gezdirmek
işin devamında...
Tabii bunları yaparken beni deli eden bir şeyden korumam lazım kendimi; trafik..

İşte hayat dediğiniz nedir? ufacık mutluluklara sarılmaktır. Koca sorunların altında ezilme arzusu ise opsiyonel bir şey sadece...

Kendinize iyi bakın..

 
Toplam blog
: 136
: 750
Kayıt tarihi
: 18.02.07
 
 

Devlet Güzel Sanatlar Akademisi mezuniyeti ve askerlik sonrasında başladığım iş hayatım aynı kuru..