Koptu kervan

Müzik benim herşeyim... müzik benim ruhum, aşkım, nefesim, hayatım, uykum, yemeğim, suyum... müzikle yaşadım ben hep. Lise yıllarımda grubumuzla Yüksel Caddesi’nde sokak müziği yapardık. Bir anda oturduğumuz yerden başlardık, çalmaya, söylemeye... kimi zaman anlamsız cümleler, kimi zaman bağlantısız melodiler, esler, çıkışlar...

Nasıl eğlenirdik. Biz para için değil otururken eğlenelim diye yapardık müziği fakat gelen geçen sağolsun varolsunlar üç beş kuruş atarlardı önümüze. Sokakta çalar çalar sonra da sahne aldığımız mekana gider; orada devam ederdik.

Lakin; sokak müziği farklıdır. Tamı tamına müziktir. Doğaçtır, duygunun en yalın; ilk çıktığı halidir, katkısız. Müziğin aslıdır. Her defasında farklı çıkar, hiç aynısı olmaz sokak müziğinde. Üstelik yaptığınız müziği herkes dinler; istese de istemese de=)) Bir an olsun insanların da duygularını paylaşırsınız. Çaldığınız müziğin etkisiyle dertli, mutlu, aşık, ayrılık acısı çeken biri gelir katılır size. Sevgilisi için şarkı isteyen biri, siz o şarkıyı çalarken arar sevgilisine dinletir. Ya da siz müzik yaparken bir anda sevgilisine evlenme teklifi eder bir aşık. O an ortam canlanır, müzik coşar, tanıyan tanımayan oynamaya başlar. Hava soğuksa birileri size çay ısmarlar karşıdaki Taş Fırın-Ormancı’dan. Ya da bi’ bakarsınız biri çalın! Der getirir şarap şişesini.

Bugünlerimden seneler sonra bir gün İstiklal’de Saint Antoine Kilisesi’nin önünden geçerken bir yaz günü onları gördüm daha doğrusu önce duydum. Müziklerine kapılıp yürüdüm. Karşıma çıkan tipler tam anlamıyla mükemmeldi. İşte bu! Dedim. Nasıl güzel insanlar, uzun saçlar, şile bezi kıyafetler. Grup Koptu Kervan... Saatlerce kalkamadım oradan. Uzun zamandır böyle müzik, böyle duygu, böyle derinlik hissetmedim arkadaşlar. Sokak müziği yapan, gezgin, göçebe bir grup. Müzikleri inanılmaz. İnsana hayatı hissettiriyor.

Aradan bir yaz geçti... Ertesi yaz Cunda Adası’nda alışveriş yapıyorduk. Bir tını duydum, ses yankılanarak bize geliyordu. Müziğin peşine düştüm; ben biliyorum bunu’ dedim. Arkadaşlar dur nereye gidiyorsun dediler, gelin’ dedim. Size mükemmel bir şey göstereceğim. Müziği takip ederek buldum onları. İşte yine karşımdalardı. Tanrı’ya şöyle bir baktım ve

- evet! Bazen gerçekten işini biliyorsun dedim...

Saatlerce dinledim onları. Güneş batana kadar. Ayvalığın muhteşem deniz kokusuyla daha bir başka oldular..

Mutlaka dinleyin arkadaşlar. Göreceksiniz ki hisleriniz titreyecek. Grup; hintçe, yunanca, lazca, kürtçe müzikler yapıyor. Umarım bir gün onlarla karşılaşırsınız. Herkes tanımalı onları, herkes dinlemeli...

Koptu Kervan’a müzik dolu saygılarımla. Çok özledim sizi en kısa zamanda İstiklal’deyim sizinle, bekleyin beniiiiiiiii....

albümlerine buradan ulaşabilirsiniz; http://evrensellmuzik.blogspot.com/2008/10/koptu-kervan-mzik-yasak.html

ya da onları gördüğünüzde kendilerinden de alabilirsinizzz=))

facebook'da bir grupları da var; http://www.facebook.com/photo_search.php?page=3&oid=22751128204&aid=-1&auser=&view=all#/group.php?gid=22751128204