Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Kasım '13

 
Kategori
Deneme
 

Korkaklık o kadar kötü değildir; içinde insani değerler barındırır

Korkaklık o kadar kötü değildir; içinde insani değerler barındırır
 

Birisi sizden korkuyorsa sadece korkusundan değil, belki insanlığındandır. Kavga, kötülük olmasın der. Ya birimize bir şey olursa der. Yani sizi de düşündüğü için korkuyordur.

Kimse kimseden korkmasa, o buna vursa bu ona vursa; bir taraf alttan almasa, çekilmese, kavgalar ölümüne sürse ve hiç bitmese, kan gövdeyi götürse…

Bir kişi sadece korktuğu için sizden çekinmez; kavganın yanlış olduğunu düşünüyordur ki gerçekten kavga yanlıştır. Ama işte kişi böyle insani şekilde düşünmesine karşılık korkaklık gibi rencide edici bir damga yiyor. Kavgadan kaçan erkeği takdir eden kadın yoktur. Bu da kadınların bu konuda yeteri kadar olgunlaşmadığını gösterir. Sevgili kadınlar isterseniz bizler yiğitlik özleyen cahil bakışlarınızı mutlu edecek derecede ölümüne kavga eder sizlerin saçma istekleriniz uğruna ölürüz, ya da öldürürüz. Mezarlarımızdan da ellerinize yakmanız için kına yollarız! Erkekler kavganın neyle sonuçlandığını, neye mal olduğunu iyi bildikleri için bu konuda kadınlar kadar değildirler; onursuz demesinler diye mecburen kavga ederler.

Rakibiniz insansa yani can taşıyorsa ve değmeyen/gerekmeyen bir kavgadan kaçmışsanız benim için korkak değil insansınız. Şu gördüğünüz salıncaktan bile korktuğunu söyleyen Kerim Korkut defalarca kanlı yumruklu kavgalara girmiş, üç kişinin üzerine dalmış fakat kavgada kendin kadar karşıyı da düşünmen gerekiyor.

Adamın on çocuğu var. Tamam, hepsinin yeri ayrı. Hepsine ayrı üzülür ama ülkemizde de olduğu gibi bunlar affedersin şey sürüsü gibi şurada burada dalıyorlar. Birisine bir şey olsa ne olacak, adam diyor ki tohumuna para mı verdim, arkada dokuz tane daha var. Ama sizin bir tane ya da iki tane. Gözün gibi sakınıyor, bir şey olacak diye ödün kopuyor. İşte bu bilmem kimin, bilmem nerenin şey sürüsü gibi çocukları senin çocuğunu dövdükleri zaman çocuğun korkak oluyor, onlar yiğit oluyor.

Anlattık işte yiğit değil umarsız. Senin bir tane aslanın Cudi dağlarında savaşıp şehit düşmüyor mu? Korkak olsa ne işi var orada. O yiğit/kavgacı/dövüşçü denilen ısmarlama çapulcu sürülerinin ne kadar yiğit olduklarını savaşlarda ya da benzeri yerlerde gördük, görüyoruz. Üçü beşi bir olup kahvede şurada, burada kabadayılık yaparak senin benim dünya beyefendisi çocuğumuzu dövdüklerinde cahil toplum onları överken çocuğun başı önde eve gelirse aldırmayacaksın.

Ben birisiyle kavga ederken önce onu düşünürüm. Ya bir şey olursa, yaralanır ölürse… Anne babası var, belki kendi anne baba çocukları var, onu evde bekleyen karısı var… Döveceğim, vurup öldüreceğim yiğit diyecekler de başım göğe mi değecek. Hele de sevgilisinin yiğit olup olmadığını anlamak için onu kavga ettiren aptal bir kız için dövüşenler salaktır. Erkek adam kavga etmez; erkek adamın kavgası hayatladır. Bazen kavgalara rastlarsınız. Birsi sopa yediği halde ısrarla kavganın bitmesini ister. Bu kişi kendini değil karşısındakini düşünüyor olabilir. Vurup öldürmek kolaydır. Önemli olan kavga anında insan olabilmektir. Ve burada yiğit döven değil dövülendir.

Erdem diyorsunuz işte; gereksiz bir kavgadan (ki bütün kavgalar gereksizdir) kaçan kişinin davranışı erdemdir. Ve o kişi benim gözümde hiçbir şekilde korkak değildir. Erkekleri kavga ettirenler daha çok kadınlardır. Aptal kadınların dolduruşuna gelerek sakın kavga etmeyin. Korktuğum şeyler vardır ama korkaklık ayrı bir şey. Benim dedem Conk bayırında on düşmana karşı süngü savaşı vermiş, ben korkak olabilir miyim? 

 

 

  

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..