Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Abdullah Bayındır

http://blog.milliyet.com.tr/kul

16 Kasım '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Korku İle ümit arası bir yer var mı bildiğin?

Korku İle ümit arası bir yer var mı bildiğin?
 

Güneşin doğup yükseldiği her gün; bazı insanlar için ümit, bazı insanlar için ise korku iklimine geçişi haber verir.

"Korkarım bugün de borcumu ödeyemeyeceğim", v.b. cümlelerle başlar bazıları güne. Bunlar karamsardırlar hayata bakışlarında. Ama yine de güzel cümledir bu, sorumluluk endişesini belirtmesi sebebiyle. Öyle ya bazıları var ki "amaan! ödemeyeceğim, o düşünsün" veya "ne borcu? benim borcum yok ki" derler inadına dünyevi ve uhrevi mesuliyetlerinin.

Bazıları da güne "Borcumu bugün kesin öderim, şuradan şöyle bir para gelecek, daha olmazsa başka bir borçla bu borcu kapatırım" diyerek başlar. Bu iyimser bir insanın bakışıdır hayata. Ama biraz fazladır bu iyimserlik. Çünkü atını bağlamamıştır sağlam kazığa. "Şu olsa bu böyle olur, bu olsa şu şöyle olur" cümleleri hayatın tavizsiz gerçekliği ile karşılaşınca hızla fısalan bir balon gibi sağa sola uçup gider çoğu zaman. Fakat hakkını yemeyelim karamsarlıktan iyidir böylesi düşünmek. Kafan daha rahat olur, kalbin de aynı şekilde.

Güneşin doğup yükseldiği her gün, kimi insanlar için ise hem korku hem de ümit iklimine geçişi haber verir.

Bu anlayışın mümessili olan zevat güne "ya nasip" diyerek başlar. Bütün önlemini almıştır borcunu ödemek için. Yine de sorana "ödeyeceğim inşallah" der emin olduğu halde ödeyeceğinden. Bir kapıyı açık bırakır her zaman ya ödeyemezsem diye. Veya yoktur o gün ödeyecek durumu elinden geleni yaptığı halde. Yine de "ödeyeceğim inşallah" der büyük ihtimalle ödeyemeyecektir aslında. Bir kapı yine açıktır onun kitabında. Ya ödeyebilecek bir durum olursa diye.

İşte korku ile ümit arasında olmak böyle bir şeydir. İnsan için uygun ruh hali de budur işte. Ne karamsarlık vardır ne de zoraki bir iyimserlik bu bakış açısında. Temkinli bir iyimserlik barındırır bünyesinde, hayata sırıtarak değil tebessümle bakar hep. Korkar elindekileri kaybetmekten, şükreder mutlu olur. "Azıcık aşım, kaygısız başım" der mutlu olmak için. Ama bir yandan da "iki günüm eşit olsa zarardayım "diyerek, hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için çalışır, her an ölecekmiş gibi ahireti düşündüğü halde. Müthiş bir denge vardır her hareketinde. Ne aşırıya gider tutkularında ne de büsbütün ihtirassızdır hayattan isteklerinde.

Ne mutlu hayatı dengede yaşayan orta yolun yolcularına....

 
Toplam blog
: 3
: 1598
Kayıt tarihi
: 09.11.08
 
 

İnsan ve insana dair her şeye ilgi duyan, çevresindeki olayları yorumlamaya çalışan bir eğitimci ve ..