Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ağustos '10

 
Kategori
Deneme
 

Korkuyorum

Korkuyorum
 

Mutlu olmaktan korkuyorum. Sonunda hayal kırıklığı yaşamaktan, gelecekte özleyeceğim anılara sahip olmaktan çok korkuyorum…

Geçtiğimiz yollarda yıllar sonra izini arayıp üzüleceğimi bilmekten, her yerde sana dair bir hatıraya sahip olmaktan, sesinin kulaklarımda çınlayıp görüntünün yüzümde netleşememesinden korkuyorum…

Seni özlemekten, kaybetmekten ve beni bırakmandan korkuyorum…

Neden seni sevdiğim halde söyleyemiyorum? Neden gizliyorum? Neden gözlerimle dudaklarım ayrı telden çalıyor? Neden ve kimden korkuyorum?Aşkını deli gibi haykıramadıktan sonra buna aşk mı derim ben??? Bunları bildiğim halde, kendime defalarca telkin ettiğim halde, neden seni görünce konuşmayı unutuyorum??? Neden küçük bir çocuktan bile aciz oluyor, kekelemeye başlıyor ve susuyorum.Onlardan aciz olduğum kesin. Biliyorum.İnkar etmiyorum. Çünkü onlar defalarca düşmelerine rağmen yürümekten asla vazgeçmiyorlar. İki kelime söylemeyi başarsalar, defalarca tekrar ediyorlar. Ya ben? Ben öyle miyim? Ben küçük bir yanlışımla susuyor, bir daha konuşmuyor ve hayata küsüyorum. Ayağım tökezlese artık hiç kalkmaya çalışmıyorum. Biliyorum ki tüm çabalarım, çırpınışlarım hep boşa. Biliyorum ki boşuna yoruluyorum. Öğrenilmiş çaresizlik yada başka işte. Galiba ben artık mücadele de etmiyorum.

Ben bıkmadım mı sanıyorsun? Ben bundan çok mu memnunum sanıyorsun? Ama olmuyor işte.Bir türlü olmuyor.Ne zaman yeniden başlamaya çalışsam dönüp dolaşıp aynı yere geliyorum. Yani yine hiçbir şey değişmiyor. Sadece biraz daha yoruluyor, biraz daha yıpranıyor ve biraz daha ümidimi kaybediyorum. Hayatın bana kastı olduğunu düşünmeye başladım. Kızma bana ne olur. Mücadele etmediğimi tekrar denemeye çalışmadığımı söyleme lütfen. Artık çok yoruldum. Aynı sonucu almaktan, aynı hayal kırıklığını tekrar yaşamaktan yoruldum. Bu nasıl bir duygu sen bilir misin? Hiç yaşadın mı? Ben her gün defalarca yaşıyorum.

Aslında küçük bir şeyden mutlu oluyorum. Çok fazla bir şey istediğimi sanmıyorum. Gönlüm birazcık mutluluğa meyil etse, çölde su bulmuş gibi seviniyorum. İşte diyorum hayata tutunmak için bir sebep buldum.
Ama ben ona sevinmekle meşgul olurken, bir de bakıyorum ki kaybolmuş…
Artık birileri benim için bir şeyler yapsa şüphelenmeye başlıyorum. Biraz sevinsem, küçük bir şeye mutlu olsam, düşünüyorum. Acaba bunun bedeli ne? Bu küçücük sevinç acaba neler götürecek yine???

Ben mi çok içselleştiriyorum. Hayat mı böyle?

Keşke güvenebilsem. Keşke beni bir gün bırakmayacağını bilsem. Keşke kötü tecrübeler yaşamamış olsam. Hayata yeniden başlayabilsem mesela …

Neden bu kadar geçmişimin esiriyim. Niye bu kadar acizim? Kim beni böyle tutan? Kimin elinde iplerim? Kimin kölesiyim?

 
Toplam blog
: 22
: 534
Kayıt tarihi
: 30.04.10
 
 

Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliği okuyorum. Yalnızlığ..