Korona

Bir koronadır gidiyor.Adeta başımıza bir kabus gibi çöktü.2020 yılı 17 mart gününden itibaren Türkiye çapında bütün kahvehaneler kapatıldı.Ben sadece kahvehaneleri yazıyorum, daha daha bilmem ne gibi eğlence ve oyun yerlerinin kapısına kilit vuruldu.Dün yani 18 mart 2020 çarşamba günü doğduğum yer olan Amasya ili Taşova ilçesi Ballıca köyümden birileri ile telefonda sohbet ettik.Köyümüze jandarma timleri acaba kahvehanelerden açık olan var mı diye kontrole gelmişler.Köyümüzde iki kahvehane var.Her ikisi de kapanmış.Neyse ki insanlar kahvehaneye gidemeyince arazide gezi yapıyorlar da sosyal medyada olanlar çektikleri fotoğraflarını da paylaşıyorlar, bizler de memleket özlemimizi gideriyoruz.Bu cümden olmak üzere köyde karşı komşum Hatipoğlu Mustafa, Taşkınçay'ın resmini Çermik köprüsünden çekmiş sayfasına eklemiş.Tadına doyum olmuyor seyrettikçe.O fotoğrafları da buraya ekleyeceğim, şayet blog yöneticisinden bu yazıma onay verilirse.17 Mart günü İstanbul-Beylikdüzü'ndeki evimden her zaman olduğu gibi öğle saatlerinde dışarı çıktım.Yol güzergahımdaki kahvehanelerin önünden geçip fotoğraflarını çektim ve hepsinin kapısına kilit vurulmuş.C Kısım'daki Cafe K adındaki kahvehanede ise fotoğraf çekmedim, çünkü önünde 10 kadar kişi sohbet ediyorlardı ve "bu böyle olmaz,açalım kapıyı da içeri girelim" diyenler vardı. O esnada fotoğraf çekmeye kalksam acaba kontrol mü ediyor diye düşünürler diye fotoğraflamadım.Özellikle de Emekliler Kahvehanesi'nin bahçesi bile bomboş idi.İçecek çay dahi gelmeyince bahçesinde oturanlar da yoktu.Bihassa Kuğulu Park içindeki sandalyeler de bomboş idi.Yolda karşılaştığımız tanıdıklarla bile sohbet edemeyip, selamlaşıp ayrıldık.Yanımdan geçen insanlar iki adım öteye kaçıyorlardı, ben de yanıma doğru yaklaşanlardan iki adım öteye kaçıyordum.Genellikle de maske takan insanlar çoğalmıştı.Bu yazıma zaman zaman devam etmek istiyorum.Tarihte hiç akla gelmeyecek günler yaşıyoruz.Adeta bana bir müsamere yani piyes gibi geliyor.Bugün günlerden 21 mart 2020 cumartesi, evimden çıkıp Beylikdüzü Belediye Metrobüs Durak'ındaki meydanda bir banka oturdum.Her bankta 1 kişi oturmakta.İkinci bir kişi oturacak olursa Koruma Alanı'na tecavüz sayılıyor herhalde.Yakındaki beton çöp muhafazası içindeki çöpleri toplamaya gelen Belediye görevlisi önümde durup benimle sohbet etmek istedi.Şakadan "koruma alanıma girme" deyiverdim. O da bana "ben zaten doğuştan koronayım" demez mi".

    Neyse ki dün televizyonda bir kanalda 65 yaş üstü yerine "geriatrik" dendi.Bu söz bana biraz hoş geldi.Ben de 72 yaşımda olduğuma göre demek oluyor ki "geriatrikim".