Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ağustos '09

 
Kategori
Deneme
 

Koşmam lazım hayata

Koşmam lazım hayata
 

by:Ivica Kostic


Ey dünya sana geldim bir gün tanrının emriyle! Büyük sancılarla kıvrandırdım cennetin ayaklarının altına serildiği kadını. Doğanın kanunuydu çokta suçum yoktu; nitekim yüzümü gördüğünde gülümseyişiyle unutmuş gibiydi her anını acısının. 

Duyduğum ilk seslerin ardından ilk nefesimi aldım yaşamdan. İlk nefes ve ilk can acısı. O da doğanın kanunuydu ciğerim havayla doldu. 

Sonra ben ağladım karnım doydu. Ben ağladım istediğim oldu. Emekledim dizlerim acıdı, çözümü yürükmekte buldum. Yavaş geldi yürümek koşmaya çalıştım. Erken çabaydı. Koştukça düştüm. Düştükçe canım acıdı. Dizlerim acısı bu kez kabuklu yaralardandı. 

Arnavut kaldırımlı mahallemin bayırından aşağı beyaz parmak arası tokyalarımla koşmamam için ne de çok tembihlenmiştim oysa... 

Çıkarıp attım ayağımdan onları, madem düşmemin sebebisin yalınayak geliyorum hayat bekle beni diyerek. Ne paslı çiviler engeldi ne de yerde ki cam kırıkları. Durduğumda vardığım yer ilkokulumdu. Çalan her zilin ardından ellerim siyah önlüğümün cebinde yürüyerek bahçeye her çıkışımda koşanları gördüm. Hatta çekilsene ayağımın altından dercesine omuz atanları. 

Koşmayın! Koşunca düşülüyor, düşünce dizler kanıyor!
Biliyorum, hemde iyi biliyorum! Dinlemedim çünkü bana koşma diyenleri bakın hala kanaması durmadı dizlerimin, yüreğimin...

*** *** **** Ey çocukluğum!
Orta yaşa yaklaştığım şu yıllarımda geride bıraktığım deli dolu gençliğim sen de herkez gibi gidiş dönüş bileti aldın geldiğin yerden. 

Hala koşmalarının nedeni, bilmediğin dönüş vaktinin her an kalkış düdüğünün çalabileceği korkusu belkide. Dönmeden geldiğin yere, olgun yıllarımın yapacakları ne kadar da çok çocukluğumun ve gençliğimin yaptıklarından. 

Koşmama engel olma hayat. Varsın düşeyim, varsın kanasın dizlerim. Hem bak büyüdüm de olgunlaştım bile ben artık. Silkeliyip dizime bulaşan tozu toprağı devam etmeyi de öğrendim üstelik. Zaten eskisi kadar hızlı koşamadığım için kanamıyor da artık dizlerim.Kanasada umrumda olmuyor artık... 

Ben artık ne ilk nefesiyle ciğeri yandığı için çığlık çığlığa bağıran, dizleri emeklerken yere sürtünmekten kızaran bebek, ne beyaz tokyasıyla koşarken ayağı takılıp düşen çocuk, ne de düşmemek için koşmaktan vazgeçip avare yürüyen genç kız değilim artık. 

O kadar çok şey var ki beni bekleyen zamanın yetmemesi korkum. Yetişmek için çabam. Yakalamak boş gönderdiğim, geçmiş 10 sefer sayılı treni orta yaş peronunda; yolda alınmayı bekleyen hayat öğretileriyle doldurup yaşlılık durağına vardırmak tüm gaye... 

 
Toplam blog
: 43
: 2651
Kayıt tarihi
: 04.01.09
 
 

Evi, eşi, işi ve çocuklarıyla yoğun şekilde koşturmaca bir hayat yaşarken, kendini ihmal etmeyen, bu..