Kötü nedir; kime kötü denir?

Öncelikle şunu bileceksiniz, beğenmediğiniz şey, kızdığınız kimse kötü değildir. Kötülük yapana kötü denir ya yapılanın kötü olup olmadığı konusunda referans gerekir. Bu konuda herkes için tek geçerli referans vardır: Demokrasi eşiği.

Demokrasi eşiği genel konularda o kötülüğün işlendiği ülkenin (Ana Yönetim Birimi(AYB) %50 oy, Halk%25 oy ve meslek uzmanları %25 oy) dan oluşan halk demokrasisi yönetim biriminin “kötü” denilen eylemin/sözün/davranışın kötü olup olmadığına karar verilmesidir. Her üç faktör oy kullanır. Toplam kabul %76 ve üzeri çıkarsa davranış aklanır ve artık ülkede meşru hale gelir.

Demokrasi eşiğinin bu yöntemi özel yönelişlerde (örneğin gay’lik) bu yönelişin mensupları (resmi kayıtlı mensup-gizli üye olmaz ama sembolle kayıt olabilir-) kendileriyle ilgili eylem/söz ya da davranış hakkında oy kullanırlar. Yine %76 ve üzeri oy alınması gerekir. Örneğin gay’ler kendi yönelişlerine %76’nın altında bir oy kullanırlarsa gay’lik ülkede yasak edilir. Hem gay’sin hem de hayır diyorsun, napalım biz!

Referansa ve kabul yüzdesine dikkat edin lütfen. Böyle bir meşrulaştırmada halkın istemediği hiçbir şey o ülkede uygulanamaz. Tek istisna özel yönelişlerdir. Özel yönelişleri genel platformda oylayamayız. Başkalarına ne. Travesti kim ise travestiliğin ülkede meşru olması konusunda da o oy kullanır. Sakallıya kullandırtsak maazallah kellesini vurun der!

Kötülük bizim sistemimizde böyle belirlenecek. Suç ise ayrıca Ahe Kanunları’ndaki cezalandırma sistemine tabi tutulacak.

Peki, neler kötülük olabilir? Bu arada hatırlatmakta yarar var, genel oylamada %76 ve üzeri kötü(yasaklansın) demezse enses bile meşru olabilir. %76 ve üzerinde kabul oyu verilmezse atıyorum Kurban bayramı bile kaldırılabilir. Bana ne, oy kullanan sizsiniz, doğruyu seçeceksiniz. Bir sakallının baş sallamasıyla bu ülkenin doğruları belirlenemez. Bul %76 ve üzeri kabul oyunu Şeriatı getirelim.

Neyin doğru neyin yanlış, neyin kötü neyin iyi olduğunu böyle tespit ediyoruz.  Bu karine geçerli olmakla beraber %76 barajını geçmekte zorlanacak, geçecek ya da geçemeyecek eylem/fikir ve davranışlar hakkında şu yorumlar yapılabilir.

Din, bayarak, Atatürk gibi kavramların onaya tabi tutulmaması söylendi… Türkiye’de kim bunlara karşı çıkabilirmiş ki. Hem diyelim ki Atatürk oylandı ve %76’nın altında oy aldı, bu ülkenin kurtarıcısını yasaklayacak mıyız? Yahut da din. Ülkenin büyük bir kesimi muhafazakâr. Ama bildiğim kadarıyla Müslümanlığa sempati de sınırda.

Bana ne, %99’u Müslüman olan bir ülkede Müslümanlık %76 onay sınırını aşamıyorsa bu Müslümanlığın sorunu. Ha nolur, diyelim bunlar onay almadı kuralları herkes için geçerli olmaz, onay veren kesim için geçerli olur. Ben Atatürk’ü sevmeyen birine zorla seveceksin diyemem. Keza ateiste zorla ezan dinletemem. Bul %76’yı megafonla sokak sokak ezan okuyum; değil mi ama!

Plaj serbestliği de genel oylamaya soksak barajı aşamazdı ama genel (plaja gitmek herkesi ilgilendiren bir konu mu)  değil ki genel oylamaya sokalım. Özel yönelişe girecek ve ihtimal ki barajı geçecek.

Ahlak kuralları ve namus genel (herkesi ilgilendiren) olduğu için genel onaya tabi. Ve korkarım sınırda. Ahlak ve namusu savunanlar %76’yı geçemezse ahlak ve namus kuralları da Ahe Kanunu’nda yer almayacak ve herkes için geçerli olmayacak.

Bazı suçlar için idamı savunanlar barajı aşamazlar. Benim de çok istediğim şu karılarını/kadınları/çocukları tecavüz edip öldürenlerin idamı maalesef gerçekleşmeyecek gibi görünüyor. Kürdistan’ı kurmak isteyenler referandumla belirlenecek. Bütün Kürtler (zazalar dâhil) oy kullanacak. Onların da %76 ve üzeri kabul oyunu bulmaları lazım. Bul %76’yı Kürdistan’ı ben kendi ellerimle kuracağım. Öyle iki buçuk PKK’lı ile Kürdistan kurulamaz. Hayır diyenler ne olacak? İstemeyenler ne olacak? Zorla mı kuracaksınız? Adam Kürdüm ama istemiyorum diyebilir!

Zorunlu askerliğin kaldırılması, kılık kıyafet serbestliği, evlilik kurumunun devamı ya da kaldırılması, kumar,21 yaşından sonra çocukların serbestliği gibi oylama konuları kritik konular tabii ki. Evliliğin kaldırılması oylanacak. %76 kaldırılsın derse kaldırılacak. Dikkat edilirse oylama kaldırılma yönünde yapılıyor. Devamı yönünde olsa %76’yı bulamayabilirdik ve evlilik kanunlardan çıkardı. Kalksın diyenler de %76’yı zor bulur. Ama nolur, bu konudaki tartışmalar biter.

Çalışma mecburiyeti (geliri 100 binin altında ya da aylık kazancı 1000 liranın altında olanlara çalışma mecburiyeti getirilmesi sadece bu durumdakileri ilgilendirdiği için bunlar oy kullanacaklar. Çok istediğimiz bir uygulama, bizim için zor olacak. Fakirlerin çoğu zaten çalışmaları gerektiğini anlayamayacak kadar bilgisiz. Aleyhte oy kullanacaklar ve bu uygulama meclisten geçmeyecek.

Kötü/olumsuz/yanlış şeyler illa da devam etsin ya da meşru olsun deniliyorsa ulemanın ya da doğrucu Davutların itirazları dikkate alınmadan meşruhat oylamasına sokulacak. Umum evlerinin kaldırılması örneğin. Genel bir konu genel oylama yapılacak. Kalkmasını isteyenlerin %76’yı bulacağı şüpheli.

Ağaç Hareketi genel olarak yasakları yasaklayan bir düzen… Bir şeyin ülkede meşru olmasını ve Ahe Kanunları’na girmesini istiyorsanız uygulama onayında %76 ve üzeri kabul oyu almanız gerekir. Aksi takdirde uygulanmasını istediğiniz şey “insanlar dişlerini fırçalasın” dahi olsa meşruhat alamaz.

Bir konunun içinde olan şeyler oylanmaz, konunun tamamı oylanır. Yani mesela hacca gitmeyi oylayalım diyemezsiniz. Din meşruhat almışsa hepsi almış demektir. Yani şimdi bu yazdıklarımız başlıkla uymuyor gibi görünse de aslında kötülük/iyilik-doğruluk/yanlışlık böyle tespit edilir. Birisi çıkacak oradan bu iyi diyecek ben de kabul edeceğim! Sen benim hele bir gözlerime baksana, bende yutacak göz var mı? Hadi koçum yürü! Bul %76’yı gel! %76’yı alan her şey iyi, alamayan her şey kötü. Ben insanlarıma güveniyorum, doğruyu seçeceklerdir!