Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Haziran '11

 
Kategori
Siyaset
 

Koyun bakalım şapkanızı önünüze…

Koyun bakalım şapkanızı önünüze…
 

Bu yazı pazartesi sabahı yazıldı. 

Yani, kesin seçim sonuçlarının öğrenildiği ilk sabahın ilk yazısı… 

Bir önceki yazımız [yerel ortamda cumartesi ve Pazar günleri gazete yayınlanmadığı için] cumartesi günü yazılmış idi. 

Bu yazının ilk cümleleri şöyleydi: 

İşte bitti!.. 

Parti minibüslerinin çevreye yaydığı o cızırtılı, melodi kıvamlı korkunç sesler sona erdi.” 

Yine aynı yazının son cümleleri ise aşağıdaki gibiydi: 

“Ve yine [bu cumartesi gününden] bu satırları okumakta olduğunuz pazartesi günü için umut ediyoruz ki, o özgür iradelerin birleşmesi ile bu ülke aydınlık yarınlara doğru kulaç atacak, hiç değilse, yüzünü ve yönünü uygarlığa, bağımsızlığa ve aklın egemenliğine doğru dönecektir… 

İnşallah mı; yoksa doğacak çocuk için maşallah mı?.. 

Bunu siz şimdi biliyorsunuz. 

Oysa biz, geçtiğimiz cumartesinin bir türlü geçmek bilmeyen saatleri içinde karanlıkta boşluğa yumruk sallıyoruz…” 

Evet umut ettik, sonra karanlıklarda yumruk salladık ve sonuç olarak, bugünlere geldik. 

Sonuç AKP, % 50!.. 

Efendim, öyleymiş, böyleymiş… Geçiniz! 

Türkiye insanının yarısı Adalet ve Kalkınma Partisi’ne oy vermiş… 

Bu sonucu sindirmek, anlamak ve doğru değerlendirmek zorundayız. 

Dersler çıkartmak zorundayız. 

Öğrenmek, bilmek, gelişmek ve ilerlemek zorundayız. 

Çünkü “hattı müdafaa yoktur; sathı müdafaa vardır…” 

Çünkü bu uzun soluklu büyük bir mücadeledir. 

Ve 12 Haziran 2011 tarihi, bu mücadelenin sona erdiği gün değil, öğrenerek, hataları telafi ederek ve [eğer becerebilirsek] dersler çıkartarak yeniden başladığı gündür., . 

Bu noktada biraz soluklayıp, görebildiğimiz kadarı ile altını çizdiğimiz birkaç noktayı düşüncelerinize iletmek istiyoruz: 

1.- Türkiye halkı, yeterli ölçüde ve nitelikli bir biçimde birleşememiştir!.. Dar görüşle particilik menfaatleri, kurmaylık eksiklikleri ve bireyci eğilimlerin egemenliği bu birleşmenin önüne geçmiştir. 

2.- Güç birliği kavramı, maalesef seçim ittifakı kavramı ile karıştırılmış, gücün toparlanması ve bir noktaya teksif edilmesi yönündeki stratejiler düşünülememiş, kabullenilmemiş ve sonuç olarak hayata geçirilmemiştir. 

3.- Her eğilime ve her farklı fraksiyona gülücükler dağıtılarak sürdürülen “yeni” politikalar, hedef alınan kitle için inandırıcı olmamış ama, aynı zamanda uygulanan çok muhataplı yön değiştirmeler önemli sayıda öncü aydının başka mecralara dümen kırmasına neden olmuştur. 

Bizleri 13 Haziran 2011 gününün koşullarına getiren temel esasla sanıyoruz ana hatları ile bu şekilde özetlenebilir. 

Sizlerden dileğimiz, bunlara ekleyeceğiniz hususlar varsa, ortaya koymanız ve ülkemizi bekleyen zor günlerin direncine omuz vermenizdir.  

soruyusormak@gmail.com 

LÜTFEN “TIK”LAYINIZ: 

www.soruyusormak.com 

www.dnm-ler.com 

www.kitlecizgisi.com 

 
Toplam blog
: 913
: 485
Kayıt tarihi
: 30.01.09
 
 

1942 yılının Şubat ayında Bursa'da (Mehmet Kemalettin'den olma, Emine İffet'ten doğma olarak) dün..