Koza -8-

sonsuz isteklere
saldılar
sonsuz isteklerde arardılar
acıların tıkanan yollarında

-çağıranlar da çoktu-

parça parça girer içlerine:

dolaşır;

kim

niye

ki,

ne?

damarından yakına;
bazen keyife, bazen hüzüne,
dolaşır içlerinde, keyfe-kedere.

ekilen tohumların büyümesini,
eksileni,
azgın zehirli otları,
narin çiçekleri,
gökyüzüne yürüyen ağaçları,
gölgesine saklananları,
kaçacakları,
kaçkınları,
saklantıları,
örümceğin uzattığı ilk ağı,
tutunulanı,
tutunanı,
iyi olacağı,
korkak iyi olacağı,
kötüyü,
tercih edilen kötüyü
cesur kötüyü,
güzeli,
seçilen güzeli,
çirkini,
tembel çirkini,
kirliyi,
temizden uzağını,
temizi,
ak paktan yakını,
yürüyen ve yürüyecek zamanı,
Bilirdi.

yaklaşmak; terbiye.

açlıkla, mesela,

cahillikle,

mesala:

cahilce tercihleri karanlığa götürünce
karanlıkta yüce terbiye...

onları:

çaresizliklere saldılar

karşılamaya sabır...

inandırıp saldılar;

dillerde bekleyen kahır.