Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ağustos '09

 
Kategori
Anılar
 

Krem renkli baba ceketi

Krem renkli baba ceketi
 

Bugün evlilik yıldönümümüz. Kaç yıllık evli olduğumu elbette yazmayacağım. Zaten yıl dediğiniz göreceli bir kavram değil midir? Olağanüstü güzel bir yıl geçirirsiniz, 10 yıla bedeldir. Berbat bir yıl geçirirsiniz, 10 yılınızı alır, götürür. Önemli olan artılarınızın fazla olması ve biriktirdiğiniz anıların güzelliğidir. Ben de iyi bir anı biriktiricisi olduğuma göre, size yıldönümüyle ilgili olmasa da, evlendiğim günü çağrıştıran bir anımı yazacağım.

Büyük oğlumun mezuniyet gecesi yaklaşıyordu. Kızlar çoktan hangi elbiseyi giyeceklerini seçmişler, erkekler de mağaza mağaza dolaşıp takım elbiselerini denemeye başlamışlardı.

Oğlum, oldum olası ince yapılıydı. Mezun olduğu yıllarda da hazır giyim piyasası bugünkü kadar kusursuz değildi ve her beden elbiseyi kolayca bulamıyorduk, özellikle garson beden elbiseleri.( O yıllarda henüz Büyükşehir olmak bir yana, taşra olmaktan yeni yeni kurtulan bir şehirdi Antalya.)

Gönlümüze göre bir takım elbise bulamamıştık onca mağaza dolaşmamıza rağmen. Tek çare terziye diktirmekti. Tabii diktirmenin de riskleri vardı; ortaya nasıl bir elbise çıkacağı, sizin hayalinizdeki takım elbiseyle ne kadar örtüşeceği gibi...

Bütün bunları ve en çok da oğlumun göz açıp kapayıncaya kadar nasıl büyüyüp liseyi bitirdiği, evlenişimin sanki dünmüş gibi yakın olduğunu düşünürken, bir anda eşimin evlendiğimizde tıpkı oğlum gibi ince yapılı biri olduğu geldi aklıma. Tabii ardından da damatlık elbisesi...

Gelinliğim açık krem rengindeydi. Hani şimdilerde ' Kırık beyaz, kirli beyaz, ekru ' diye anılan renklerden. Eşimin takım elbisesini de bir arkadaşı aynı renk kumaştan dikmişti. Çok şık bir ceketi vardı takımın.

Oğluma babasının damatlık ceketini denemesini söyledim, kabul etti ve denedi. Sanki onun için dikilmiş gibiydi, kalıp gibi oturdu üzerine. Ceket işi tamamdı. Altına bir pantolon, içine de bir yelek diktirdik, kusursuz bir takım elbise çıktı ortaya. Oğlum o takım elbiseyle öyle yakışıklı görünüyordu ki...Bir de mezuniyet gecesinin sunucusu olarak oğlumu seçtiler. Bir anne olarak pek çok şey duygulandırdı o gece beni; babasının ceketini giyecek kadar büyümesi, başarılı bir öğrenim hayatının en uzun koşusunu bitiriyor olması, gecenin sunucusu seçilmesi vs vs...

Anı biriktiricisiyim ya? Hem eşimin, hem de oğlumun giydiği o krem renkli ceketi hâlâ saklıyorum. Kim bilir, belki birgün torunum da özel bir gecede dedesinin ceketini giyer.

 
Toplam blog
: 261
: 2212
Kayıt tarihi
: 23.07.07
 
 

1954 Antalya doğumlu ve Antalyalı'yım. Ülkemin ve özellikle bu şehrin sevdalısıyım. Sanatın pek çok ..