Kritik Mayıs Kritik hafta!

Geçen haftanın gündemi Avrupa Merkez Bankası’ndan faiz indirim beklentileri, Japonya’da son beş aydır düşen enflasyon, ABD’de büyümenin beklentilerin altında kalması ve zayıf gelen verilerdi. Tüm bu veri ve beklentiler, piyasalarda parasal teşviklerin devam edeceği beklentisini kuvvetlendirdi.

Bu beklentilerle birlikte global borsalarda yükselişler söz konusuydu. Avrupa tarafında haftalık bazda yüzde 5’lere ulaşan yükselişler yaşanırken ABD borsaları da yeniden zirvelerine yöneldi. Borsa İstanbul (BİST) ise haftalık bazda 83,236 – 85,573 bandında hareket etti ve haftayı yüzde 2,2 yükselişle 85,112 puan seviyesinde tamamladı.

Bu hafta ise yoğun veri akışının yanında Merkez Bankaları’nın faiz kararları takip edilecek. Öncelikle yarın başlayacak ve 1 Mayıs’ta sona erecek olan FED toplantısı ve 2 Mayıs’ta ECB faiz kararları açıklanacak.

Bunun yanında size önümüzde ki haftaların gündeminden de bahsetmek istiyorum. Bu gündem ki 2011 yılında Haziran ve Temmuz aylarında gündemi hayli meşgul etmiş, ABD’nin AAA olan kredi notunu kaybetmesine neden olmuş, dünya borsalarında aylar sürecek olan çalkantının başlangıcı olmuştu… O günlerde 63 bin puan seviyelerini test eden BİST bir haftada 48,000’li seviyelere düşecekti…

Neden bahs ediyorum.

ABD’nin borçlanma tavanından.

Hatırlanacağı üzere 2012 sonunda gündemi fazlasıyla meşgul eden borç tavanı sorunu Senato Temsilciler Meclisi tarafından 19 Mayıs’a ertelenmişti.

2011 yılında yaşanan senaryo tekrar yaşanır mı bilmiyorum ama şimdiden kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in, yeni bir borçlanma tavanı krizi ile ABD’nin kredi notunun düşürülebileceği yönünde uyarısı dikkat çekici...

Bu konu ile ilgili önümüzdeki günlerde çokça yazıp çizeceğiz şimdilik bir erken uyarı olarak hatırlatmak istedim.

Bugün gündem olarak yurtiçinde Nisan ayı tüketici güveni verisi açıklanacak Yurtdışında Avrupa tarafında, Euro Bölgesi Nisan ayı ekonomik görünüm anketi verileri takip edilecek. ABD’de ise Mart ayı kişisel gelir ve harcamalar, Mart ayı bekleyen ev satışları verileri takip edilecek.

Biliyorsunuz yazılarımın sonunda endeksin teknik değerlendirmesini yapıyorum. Ancak mevcut durumda endeksin teknik olarak değerlendirilecek bir tarafı da kalmadı. Tamamen haber ve beklenti bazlı ilerliyoruz. Geçmiş tecrübelerimden bu seviyelerden mal dağıtıldığını düşünüyorum. Yatırımcıların kârdan başka bir şey düşünmediği bir dönemdeyiz ki böyle zamanlarda iki defa dikkatli olmak gerekmekte. Çok değerli arkadaşım Mustafa ÖZTÜRK’ün birkaç hafta sonra çıkacak olan ve benim çıkmadan önce okuma şansı yakaladığım kitabında söylediği gibi alıcıların arkası kesilirse fiyatlar hızla düşmeye başlar. Son haftalarda yurtdışında yerleşik kişilerin portföyündeki hisse senedinin haftalık bazda ya düştüğü yada değişmediğini de göz önünde bulundurduğumuzda iki kere dikkat etmek gerektiğini düşünüyorum…

Bu dönemde hisse senedi portföylerinin bir kısmının nakitte kalması doğru olacaktır.

Son olarak yazımı bir Çin atasözü ile sonlandırmak istiyorum.

Balıklar oltayı değil yemi, insanlarda tehlikeyi değil kârı görürler...

Esra YILMAZ