Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Temmuz '17

 
Kategori
Ruh Sağlığı
 

KT 23: "Abla"nın canı sıkılır

Film festivali biter ve "abla" kürkçü dükkanına döner. Reyting eğrisi, eğri filan değil düpedüz yere paralel seyretmektedir; canı sıkılır.
 
"Abla" bu duyguya yabancı değildir çaresini bilir; yürür! Bu yürüme işi, neredeyse Konsomasyon Taburesi ile akrandır. "Abla" sıkılınca, zamanla ilgili ciddi bir engeli yoksa yürür. Evden işe, şafak sökene dek mesaiye kalmamışlarsa -ki bu az rastlanır bir durum değildir-, işten eve, olmadı ara bir durakta inip yine aynı menzile, yürür de yürür.
 
Yürümenin faydalarını şöyle sıralar: Bir kere kan dolaşımı, bağırsak ve sindirim sistemi tempolu bu yürüyüşten hoşnut kalır; ikincisi iyi kötü bir miktar kalori -net bir sayı vermekte zorlanır, "abla" müzmin topluca bir kadındır, bu konuda detaya girmeye bayılmaz- yakılır ne olsa; üçüncüsü ve en önemlisi düşüncelerinin bir düzene girdiği iddiasındadır. Hızı yüksekse, bir miktar serotonin elde eder ki bu da yabana atılmaz iyi bir şeydir.
 
İyi filmlerden pek çok iyi yaşam tüyosu aldığını söyleyen "abla", bir Uzak Doğu filminde şizofren kızın içgüdüsel bir tavırla doğaya sığındığını görmüştür. Yalana borcu yok; o da ikinci boşanması sonrası, epey uzun bir zaman, küçük kızını kapıp kapıp Yıldız Parkı'na gitmiştir. Bir yıl grup terapisine katıldıktan sonra, orada her iki evliliğini de yürütememiş olmasının tek sorumlusunun kendisi olmadığını öğrenmiş, anlamıştır da çocuk İstanbul'un diğer mekanlarıyla tanışma şansına ulaşmıştır.
 
"Abla", gördüğü lüzum üzerine Konsomasyon Taburesi'nde bizzat oturmaya -devam etmeye- karar verir. 
 
Toplam blog
: 591
: 63
Kayıt tarihi
: 27.07.15
 
 

İstanbul'da 20 yıldan fazla, tasarımcı grafiker olarak çalışırken bir kız çocuğu da yetiştiren "a..