Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Eylül '10

 
Kategori
Kitap
 

Küçük Aptalın Büyük Dünyası

Küçük Aptalın Büyük Dünyası
 

Ya günün birinde Türkiye’deki yazarlar kitap çok okundu diye Pucca gibi yazmaya başlarsa?

Son sayfayı kapattığım zaman aklıma ilk gelen soru bu oldu!

Pucca bir internet yazarı... Blogcu... Sıkı takipçileri olduğunu kitapla ilgili araştırma yaparken öğrendim...

Yazar için “cesur” diyemeyeceğim, cesur olsa gerçek kimliğini kullanır öyle çıkardı okurun karşısına...

Bu işler gizemsiz olmuyor tabi...

Gerçek ismini kullansa bu kadar açık olabilir miydi?

Sanmıyorum...

Üvey babasının tacizine uğraması bile başlı başına bir olay...

Dünyayı iplemeyen bir anne, kendi tabiri ile at hırsızı gibi bir baba, evde çırılçıplak gezen üvey baba, paragöz, kendisi için yaşayan, şatafat içinde ölen bir anneanne, sürekli eleştiren halalar...

Miksere koy karıştır hepsini, alın size Pucca hamuru...

Kız kardeşini kendine yakın buluyor ama O’nu da o kadar az anlatmış ki!

Yazdıklarını pek çok kişi komik buluyor olabilir...

Ben üzüldüm... Hakikaten üzüldüm...

Hatta bazı bölümlerde acıdım kıza!

Kitabın sonunda Erik’in ( erkek arkadaşına bu isimle hitap ediyor, Erik aşağı Erik yukarı) İngiltere’ye gidecek olmasına bir bozuldum, öyle böyle değil...

Sen tut kızla birlikte yaşamaya başla, hiç olmadık bir zamanda git pırlanta yüzük al... İzmir’e kızın ailesi ile tanışmaya gidecekken birden bire vazgeç, İngiltere’de yüksek lisans yapmaya niyetlen...

Hoş kitap orada bitiyor... Adamın İngiltere’ye gidip gitmediği belli değil yani! ( Acaba bu cümleye yazmasa mıydım?)

Hani kitabın içinde argo kelimeler, küfürler fazla olmasa, anne babalara alın bu kitabı yetişmekte olan kızlarınıza okutun diye tavsiyede bulunacağım ama...

Pucca öyle bir yazmış ki; beş cümleden bir tanesi edepsiz...

Evlenmekle kafayı yemiş, 357 sayfa boyunca kaç çocuk girdi bu kızın hayatına...

Bir Almancı... Bir eroinman... Bir tek kaşlı, göbekli ayı... Pekmez... Pekmez’le çıkarken alkollü kafa ile fingirdeştiği gitarist, Pekmez’in en yakın arkadaşı Erik...

Oluyor değil mi böyle şeyler! Bir çift ayrılıyor sonra nasıl oluyorsa kız adamın en yakın arkadaşı ile birlikte olmaya başlıyor...(!)

En son Pearl Harbor’da vardı...

Geçen akşam tekrar izledim o filmi... Rafe Mc Cawley’in uçağı düşünce öldü zannetmişlerdi de... Evelyn ve Rafe’in çocukluk arkadaşı Danny üç ay geçmeden nasıl da mercimeği fırına vermişlerdi...

Sekiz yıl önce filmi izlerken Evelyn’e sinemada “kaşar” dediğimi anımsıyorum...

Geçen gece; film aynı, karakterler aynı faturayı kesecek kimseyi bulamadım... “ Kader” dedim, geçtim olana bitene...

Değiştim demek!

Küçük Aptalın Büyük Dünyası’nı kafalarındaki kadın profilinin değişmesi için hemcinslerimin okumasında fayda var...

Kazın ayağı hiç de sandığınız gibi değil, şimdiden söyleyeyim...

Okuyun şaşıracaksınız!

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..