Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Nisan '10

 
Kategori
Deneme
 

Küçük kız 2

Küçük kız 2
 

KÜÇÜK KIZ


Küçük kız çok zayıf, çelimsiz bir kız çocuğuydu. Adem dedesi onu yanına aldığında onun yaşamındaki en önemli kişi olmuştu. Özellikle acı yemeye onun sayesinde alışmıştı.

Üvey dedesi bir Arnavut göçmeniydi. Küçük kızı üvey kelimesini asla anlayamamıştı, onun için gerçek dedesiydi. Onu çok seviyordu. Onun iştahının açılması için acı biberlerden değişik şeyler yapıyor ve özellikle acı turşu suyu içiyordu. Dedesinin onu yanına aldığında söylediği sözü hiç unutamıyordu. '

'Seni bir çöp tenekesinden buldum, seni bulmasaydım çoktan ölmüştün sıska kız’’ demişti.

Ahırın karşısındaki tek göz odadan mutfağı olan bir yerde yaşamaya başlamışlardı, bu evde en önemli şey ışıktı. Düğmeye basınca ışık yanıyor ve bu ışık gaz lambasından daha çok aydınlatıyordu. Dedesinin çalıştırdığı minicik bir bakkal dükkanı vardı. Sabahları erkenden kalkıp mangalı yakıyordu, onun için çok keyif verici bir işti ve bakkal dükkanının önünde arkadaşlarıyla oynamak onun en büyük mutluluğuydu.

Bir gün bakkal dükkanında satılan maskelerin hepsinin gözlerini çıkartıp almıştı, dedesi maskelerin gözleri olmadığını görünce çok kızdı. O an çocuk aklıyla nasıl kurduğunu bilmediği bir cümle döküldü dudaklarından.

‘’Dede! onları alınca gözlerini çıkarıp atmayacaklar mı?’’

Büyükannesinin arkasına saklanıp eteklerine sarıldı ve sonra da dedesi gelip kocaman gövdesiyle onu omuzlarına alıp saçını okşamaya başlamıştı bile.

 
Toplam blog
: 118
: 663
Kayıt tarihi
: 11.07.08
 
 

İ.Ü İktisat fakültesi mezunuyum, özel bir şirkette mali işler ve personel müdürü olarak çalışıyorum...