Kümes store of Galatasaray

Galatasaray ara transfer döneminde Wesley Sneijder ve Didier Drogba gibi iki tane “dünya yıldızını” renklerine bağladı. İsmine kimsenin itiraz edemeyeceği ve tüm dünyada ses getiren, oldukça maliyetli transferler bunlar: Yaklaşık 33 milyon Euro.

E “hamama giren terler” demiş büyüklerimiz, hedeflerin büyükse harcadığın para ve aldığın risk de büyük olacak tabi. İşin maliyet, risk ve verim boyutlarını başka bir yazıda inceleyeceğiz. Bu yazımızda harcanan paranın bir bölümünün geri dönüşünün nasıl sağlanacağına bakalım.

Bunun birkaç boyutu var; reklâm gelirleri, stat gelirleri (kombine, loca, bilet satışları gibi), forma ve GS armalı ürün satışları ve diğerleri.

Forma ve GS armalı ürünleri nerede satacaksın? Şüphesiz ki GS Store’larda. Birkaç kere yazdım, aynı rezalet devam ettiği için bir kez daha yazıyorum:

GS Store’lar tam bir rezalet!

İddia ediyorum, bu “dükkân”larda GS ürünleri satılmıyor olsun, buralara girdiğinizde o fiyatlara hiçbir şey almadan çıkarsınız! Çünkü bunlar adeta bir pazaryerini andırıyorlar. Pazara ne için gidersiniz? Almak için ucuz bir şeyler aramaya. Pazarda bir tişörtü 60-70 liraya alır mısınız? Hayır. Bir mağazadan? Maddi gücünüz yetiyorsa evet.

GS Store dediğiniz yerler tıkış tıkış “küçücük” dükkânlar. Ama taraftarlar buradan alış veriş yapıyorlar, çünkü onlar “ürün” almaya değil “GS armalı ürün” almaya geliyorlar.

Bir yazım (*) üzerine Çorum GS Store sahibi Sayın Çıbıkçı bana bazı eleştirilerde bulunmuştu. Ona gerekli cevapları vermiş ve bir tek soru sormuştum: Sahip olduğu GS Store kaç metrekareydi. Hala cevap vermedi.

Store’lar ve buralarda satılan ürünlerle ilgili eleştirilerimi bir sene kadar önce GS Başkanına mektupla bildirdim. Sayın başkanın mektubu ilettiği ilgili kişi (isim vermiyorum) tarafından son derece kibar ve uzun bir yanıt verildi. Verilen cevabın ilgili bölümleri şöyleydi:

“Mağazalarımızın, Galatasaray markamızın büyüklüğüne yaraşır çapta ülkemizde yaygınlaşamadığı, bulunduğu pek çok lokasyonun ise konum, yerleşim ve pozisyonları itibariyle uygun olmadığı maalesef bir gerçektir.

…Sizin de belirtmiş olduğunuz gibi, “olması gereken asgari standartlar” açısından değerlendirildiğinde bazı mağazaların ya kapatılmaları ya da yerlerinin değiştirilmeleri gerekmektedir. Diğer taraftan, bu mağazaların ticari bir anlam ve değer taşıyıp taşımadıkları da hem mevcut durum, hem de olası potansiyelleri bakımından değerlendirilmektedir.

…Bundan böyle Galatasaray adına yaraşmayacak lokasyonlara, sadece bayrak dalgalansın amacıyla ne mağaza açılacak ne de bayilik verilecektir.”

Bu cevaptan sonraki tarihlerde (biraz önce yazdığım) Çorum GS Store açıldı, değişen bir şey olmadı. Ankara Kızılay AVM’de ve geçenlerde İstanbul Marmara Park AVM’de açılan GS Store’larda da aynı durum söz konusu. AVM’nin güzel yerlerinde Fenerium ve Kartal Yuvası açılmış ancak GS Store yine kıyıda köşede ve küçücük. Ürünlere bakarken iki insan yan yana geçemiyor. Ürünler tıkış tıkış sıkışık ve adeta birbirine yapışık bir vaziyette.

Ürün çeşitliliği (çocuk ürünlerine takımı sevdirecek aslan figürü ve GS arması koymak yerine “1905”yazmanın esprisini anlamadım, çocukların okuma yazması mı var?!) ve formalardaki bayrak rezaletini (şampiyon olan takımın formasına konulması gereken Türk Bayrağı yok) ise daha önce yazmıştım. Böyle bir rezaletin sorumlusu kimdi ve hakkında ne işlem yapıldı hala belli değil.

Kaç kere gittim hala çocuğuma doğru dürüst bir şey bulamadım. Hiçbir şey bilmiyorsanız gidin Feneriumlara bakın bari.

GS Store taraftarına saygısızlığa devam ediyor. Taraftarı sadece “yolunacak kaz” olarak görmeye aynen devam.

Bu politikayla nasıl “yeterince” Sneijder ve Drogba forması satacaklar bilmiyorum.

Bu ilgisizlik artık son bulmalı!

(*) http://blog.milliyet.com.tr/gs-cay-ocagi-kivamli-store-lar/Blog/?BlogNo=374260

(**) http://blog.milliyet.com.tr/galatasaray-formasina-yapilan-yanlis-/Blog/?BlogNo=379189

(***) http://blog.milliyet.com.tr/bu--rezalet--ufleyerek-sonmez-/Blog/?BlogNo=374080