Kumpir (Sokak Lezzeti) Maceram ve Öncesi

Değişik bir yemek tarifi düşünürken aklıma rahmetli annemin özellikle de kışın odun sobasına attığı patates ve soğanın közlenmiş hali burnumun ucunda tüttüğünde işte bu günkü 'dün' tarifin dedim. Bundan 52 yıl öncesinin 'köz' tadını da yad etmek varmış. Köz demişken; Gerçi köylerimizde yaşayanlar iyi bilirler sebzelerin közlenerek yendiğini isminden bahsetmeden geçemeyeceğim patlıcan söğüşü o da olmazsa olmazlarımdan bir günde onun tarifini de mutlaka yazmak isterim.

 

Hiç unutmuyorum; Annemin sobadan dikkatlice çıkardığı soğan ve patatesleri çeyrek ekmeğin içine yatırıp tuz ve kırmızı biberle tatlandırıp yerken aldığım zevki etten dahi almadığımı söylesem :) 

Ekmeğin içine patatesi koyarken bir tabağın içinde küllerini temizleyerek koyun ama kabuğunu soymadan, soğana gelince tam tersi, kabukları soyulup ekmeğin içine sıcak sıcak döşeyip yanında da içi yumuşacık közlenen patatesi de koymadınız mı değmeyin yemenin zevkine!

Unutmadan, anacığımın kurduğu nefis karışık turşusu! Tabiri caizse bu da benim (Anne kumpirimdi)

 

2015 yılında kardeşim beni Topkapı sarayına götürmüştü, dönüşte kurt gibi acıkmış bir restorana girerek karnımızı doyurmuştuk hava çok güzeldi malum yaz ayı da olunca gezdikçe gezmiştik. Nihayet minik, minik ayak üstü aperitif yemek yenilen dükkanların olduğu bir semtti adını mutlaka sormuşumdur ama şimdi  anımsayamadım. Kardeşim bana; Kumpiri nasıl yersin dediğinde ona soran gözlerle bakıp - Sakın bana yemedim deme, özelliği olan patatesi yemelisin abla. Ona cevaben - Küçüklüğümden beri közlenmiş patates yedim, Kumpirin ise Türkiye'nin bir çok vilayet ve köylerinde patates olarak bilindiğini biliyorum demiştim. Kumpirleri hazırlayan bey ile hem sohbet ediyorduk hemde nasıl hazırlandığı içine neler konduğunun tiyosunu veriyordu. Neyse tatili bitirip Danimarka'ya döndüğümde o yıldan bu zamana kadar değişik tatlarla hazırladığım kumpirin en alasını sizlere nasıl sunmam gerektiğine böylece karar verdim. Pazardan alacağınız da, patates satıcısı beye; Kumpirlik özel demezseniz ev patatesiyle yaparsınız ama dağılıp elinize gelir ki, yeme zevkiniz gider bu da hiç hoş olmaz! 

 

Sizlere bir tiyo daha dün pazardan dört tane kumpirlik patates aldım hemen, hemen 2 kg geldi. Demem o ki, bir patates 400 gr da olsa içinde ki garnitür, karışımla bir kişiyi rahatlıkla da doyurur. Fırınınızın fanını açmayın eşit ısı akımı gerekmez, fansız olarak pişen patateslerin içinin nemli kalması (yani gerekeni). Aliminyüm folyoya sardığınız patatesleri önceden 200 dereceye açtığınız fırına orta yerine fırın tepsisinin 4 tane içine yerleştirmeden biçakla bir kaç yerinden delin ki içi güzel pişsin. Pişme süresi ise 1 saat. Yine de bir kaç yerine ince uçlu bıçak batırarak tam piştiğini anlayabilirsiniz.

 

Pişen patatesin her birini kendi tabağında hazırlayın. Şöyle ki; Patatesi ortasından bıçakla yarın, içine tereyağı ve kaşar peynirini koyup yavaşça karıştırın. gelelim nevalesine; hepsini karıştırın  en üstüne de tuzla örselenip yıkanan yarım ay şeklinde doğranan kırmızı soğanı ilave edin, sizi yerken kokusuyla sizi rahatsız etmeyecek, özelliklede çalışanlar için ideal diyebilirim. Yok efendim Rus salatasını, Amerikan  veya İtalyan salatasını marketlerde boş yere aramayın özelliklede orta yaşı geçmişsek boş yere kilo kazanmanın ne alemi var değil mi? Kırmızı lahanayı rendeleyin 3 diş sarımsak birazcık yoğurt  en ala kumpir üstü mis gibi salata, buyurun efendim afiyet olsun. Sevgiler..

  

Gelelim iç malzemesine

kırmızı soğan (tuzla örselenip yıkanacak) 

haşlanmış bezelye

haşlanmış mısır

çekirdeği çıkarılmış zeytin

kornişon turşu (hatta karışık ev turşusu)

küçük doğranmış sosis

ketçap

mayonez

acı kırmızı biber sosu