Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Erdoğan Özgenç DOST MECLİSİ

http://blog.milliyet.com.tr/erdoganozgenc

21 Kasım '13

 
Kategori
Güncel
 

Kürdistan ve Lazistan Eyaletleri...

KÜRDİSTAN VE LAZİSTAN…

Büyük savaşlar ve ihanetler sonrasında Türkiye Cumhuriyeti kurulmuş, bu arada ülkede il ilçe köy kasana adları da “Türkiye Cumhuriyeti” ne yakışır şekilde değiştirilmişti…

Başbakan Diyarbakır mitinginde Osmanlıya gittikleri zaman Doğu ve Güneydoğu da Kürdistan Doğu Karadeniz de Lazistan eyaletinin olduğunu görecekler, diyordu…

Başbakan hala Osmanlı devletinin var olduğunu sanıyor ve resmen uçmuş, kendisi sır cahil sanıyor ki herkes kendisi gibi…

Osmanlı tarihini iyi okuyanlar bilir ki; Osmanlıda Kürdistan diye bir bölge de eyalette yoktu…

***

Cumhuriyet kurulmadan önce İngilizler tıpkı bugünkü gibi “Kürtleri” kullanarak doğu illerini ülke sınırlarından koparmak için bir proje üretilmişlerdi. İşte o projenin adıdır “Kürdistan” başka bir şey değil…

İngilizlerin bu etnik kimlik üzerinden yürüttüğü tek proje de “Kürdistan” değildir, bu böyle biline..

Mustafa Kemal Atatürk ise “Kürdistan “ diye bir eyalet olduğunu söylememiştir.

Bakın “Kürdistan” kelimesini nerede ve niçin kullanmıştır, dikkatle okuyalım. (Nutuk sayfa 134 belge 19) 18 Haziran 1919 da Edirne 1.Kolordu Kom. Cafer Tayyar Beye bir telgraf gönderir ve o telgrafta;

“İngiliz koruyuculuğunda bağımsız bir Kürdistan kurulmasına dair İngiliz propagandası ve bundan yana olanlar etkisiz kılınmıştır. Kürtler ve Türkler birleşmişlerdir…”

Yani Kürtler İngilizlerin ayak oyunlarına gelmemiş Türklerle birlikte bağımsızlık savaşlarında yer almışlardır…

Ve ne yazık ki bugün Başbakan İngilizlerin soyunduğu “role” soyunmuş BDP denilen “Kürt” bile olmayan parti hiç tereddüt etmeden utanmadan sıkılmadan Atatürk’ü siyasete malzeme yapmışlar, Kürt halkının duygularını sömürme yolunu seçmişlerdir…

***

Lazistan ise Osmanlı döneminden kalan bir eyalet iken Cumhuriyet kurulduktan sonra yönetimi kolaylaştırmak için gerçekleştirilen bölgesel bir yönetimdi…

Ne bugün ne de tarih boyunca Karadeniz halkının yani “Lazların” bağımsızlık derdinde olmadıkları çok rahat görülebilir.

Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra “Karadeniz Bölgesi “olarak hayata geçmiş ve halen her hangi bir kimlik sorunu aşamadan gönül birliği ile Türklerle aynı kaderi paylaşmaktadırlar…

Her zaman söylerim gerek aleviler gerekse Lazlar tarihimiz boyunca asla ellerine silah alıp dağa çıkmamışlar ve devlete kurşun sıkmamışlardır…

Bu nedenle de Başbakan dâhil hiç kimse bu insanları seçim ve siyaset malzemesi yapmamalı ve yapmaktan behemehâl vazgeçmelidirler…

***  

Ve bugün Kürdistan dedikleri “Bağımsız bir devlet olma” projesidir kimse kıvırmasın. Dünya tarihini çok iyi takip edenler de bilir “Irak’ın tarihi boyunca topraklarında Kürdistan diye bir bölge de yer de olmamıştır…

Bugün ülkemizde tantanayla karşılanan Barzani Irak “Devleti” tarafından resmen tanınmayan hayali bir Kürdistan bölgesi sorumlusu olarak Kürt halkına yutturulmaya çalışılmaktadır.

Peki, nedir bu Başbakanın dahi telaffuz ettiği “Güney Kürdistan”

“Irak içindeki Güney Kürdistan olarak geçen özerk bölge, resmen kabul edilmemiş olmasına rağmen kendi parası, bayrağı ve ordusu olan bir yapılanmadır.

Hatta Irak ordusu ile bu özerk yapılanmanın ordusu geçtiğimiz aylarda karşı karşıya gelmişlerdi.

Yani ortada fol yok yumurta yok ama birileri kendi kafasına göre şayet yerseniz; “Kürdistanı” kurmuşlar bizleri de inandırmaya çalışıyorlar…

***

Tüm dünya biliyor ki hatta 1993 yılında ABD dışişleri Bakanı bizzat ifade etmiştir ki bu Suriye Irak Türkiye ve İran’dan “Kürdistan” safsatası ile koparılacak toprak parçalarının amacı İsrail’e yönelik “güvenlik” koridorunun oluşturulması ve yapılandırılmasıdır…

“One Minute”  tantanası ile koparılan fırtınanın bugünleri işaret edeceği defalarca tarafımdan yazıldı ama tıpkı bugün olduğu gibi hala “safsata” olduğunu sananlar var…

İşin tuhaf yanı “İngilizlerin” başaramadığını Başbakanın başarmak istemesidir. Benim anlamadığım da Başbakan bu yetkiyi nereden ve hangi kanundan alarak kullanmaktadır.

Hatırladığım kadarıyla bu ülkede otuzun üzerinde etnik kimlik var, bunların içerisinde sadece Kürt ve Lazları öne çıkarmak ne derece doğrudur acaba?

Bunun adı ne zamandan beri “ayrımcılık” yani “halkı kutuplaştırmak” değildir, söyler misiniz?

Bence Diyarbakır mitingi Anadolu coğrafyasının “bütünlüğünü” tartışılır hale getirmekten başka hiçbir şeye yaramamıştır.

Devletin en üst kademsinde seslendirilen bu tavizkar konuşmaların AKP nin varlığında sessiz ve derinden gideceğini ve bir gün mutlaka netice bağlayacağını unutmamak lazım…

Hani bazıları diyor ya ”sandık demokrasi demektir…”  

Bağımsızlığı ve özgürlüğü tartışılan bir ülke de ne kadar olacaksa alın size “demokrasi” üstelik sandıklı (?)

Bence Başbakan ve ülkenin ilk ve tek Müslüman Cumhurbaşkanı dahil herkes; bu ülkenin refahı huzur ve mutluluğu için haddini bilmeli, ağızlarından çıkanları kulakları duymalıdır…

İyi akşamlar…

Erdoğan ÖZGENÇ

 
Toplam blog
: 846
: 425
Kayıt tarihi
: 26.06.12
 
 

Emekli banka müdürüyüm ama kart vizitimde "insan" yazıyor. Adana'da ikamet ediyorum. Herk..